Diyarbakır'ın Ergani ilçesinin tarihi, kültürü, coğrafik ve sosyolojik durumunu araştıran Dicle Üniversitesi; Diyarbakır Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, Ergani Kaymakamlığı ve Belediyesinin katlılarıyla "Geçmişten Günümüze Uluslararası Ergani" temasıyla sempozyum düzenledi.

Dicle Üniversitesi 15 Temmuz Kültür ve Kongre Merkezinde düzenlenen sempozyum Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Araştırma Görevlisi Rıfat Ablay'ın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakoç'un üniversitenin çalışmaları, Ergani Kaymakamı Ahmet Karaaslan'ın Ergani'nin tarihi ve kültürel zenginlikleri içerikli selamlama konuşmalarının yanında Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Oktay Bozan, yapılan araştırmalar neticesinde Ergani ilçesinin kültürel zenginliklerine ilişkin elde ettikleri bilgileri paylaştı.

"Ergani, İpekyolu güzergahında stratejik kavşak özelliği taşıyan bir yerdir"

Diyarbakır ve çevresinin sahip olduğu coğrafi konumu, ekonomik potansiyeli ve toplumlar nezdindeki konumu nedeniyle dikkat çeken bir yer olduğunu belirten Bozan, bu özelliği nedeniyle Anadolu, Kafkaslar, Irak ve İran Merkezli imparatorluklar tarafından sürekli ele geçirilmek istenen bir yer olduğunun altını çizdi.

Diyarbakır'ın, bünyesinde birçok medeniyetin kurulmasına beşiklik ettiğini, bir kültür ve medeniyet merkezine dönüştüğünü sözlerine ekleyen Bozan, bu yönüyle de aynı zamanda bir inanç ve irfan merkezine dönüştüğünü ifade ederek sempozyuma konu teşkil eden Ergani hakkında bilgi aktardı.

Bozan, "Ergani'ye baktığımızda eski çağ devletlerinin subartu dedikleri Yunan kaynaklarının Mezopotamya diye isimlendirdikleri ve İslam Tarihi kaynaklarının ise El-Cezire dedikleri hattın hemen Kuzey batısını oluşturmaktadır. Burası Güneydoğu torosların hemen kuzeyini oluşturan tarihi İpek Yolu güzergahında olan stratejik bir kavşak özelliği taşıdığını görüyoruz. Bu özelliği dolayısıyla tarihin dinamik merkezlerinden birisi olduğunu söylemek mümkündür." dedi.

"Ergani, İyaz bin Ganem tarafından fethedilerek Anadolu'ya ve Kafkaslara açılan fetih üssü haline gelmiştir"

Ergani'nin sahip olduğu birçok farklı ismi, kuruluşuna dair hikayeler, bağrında taşıdığı değerleriyle önemli bir yerleşim merkezi olduğunun altını çizen Bozan, "Sırtını Zülküf Peygamberin makamına dayayan ve ayaklarının altında Hilar ve Çayönü gibi önemli üretim devriminin gerçekleştiği münbit bir coğrafyada kurulduğunu söyleyebiliriz. Aynı zamanda diriliş şairi ve İslam medeniyetinin önemli müdafilerinden Sezai Karakoç'a ilham veren bir şehirdir." ifadelerini kullandı.

Ergani'de yapılan arkeolojik kazıların getirisini de ele alan Bozan, "Arkeolojik kazılar, her gün geçmiş kavimlerin hikayesi ve ayak izleri hakkında yeni bilgiler fısıldamaktadır. Muhtemelen bu konudaki çalışmalar ileriki zamanlarda tarihin yeniden yazılmasına ve bu anlamda yeniden okunmasına yeniden şekil verecek bir yer olduğunu görüyoruz." şeklinde konuştu.

Ergani'nin tarihteki coğrafik konumunu aktaran Bozan, "Ergani Orta çağ'da Roma ve Bizans ile Sasani'nin mücadele ettiği, birbirine karşı kozlarını paylaştığı önemli bir sınır bölgesi olduğundan uzun süre büyük devasa imparatorlukların mücadele sahası olmuş ve savaş yorgunu düşmüş olan bir beldedir. Doğu-Batı çatışması içerisinde 7'nci yüzyılda Tevhid mesajı ile tanışacak bu coğrafya, Hazreti Ömer döneminde İyaz bin Ganem tarafından barış yoluyla elde edilmiş Anadolu'ya ve Kafkaslara açılacak fetih basamağı ve üssü haline gelmiştir." diye belirtti.

"Ergani için yeni bir tasavvur ve yeni bir gelecek oluşturmayı hedefliyoruz"

Düzenlenen sempozyumun tarihe sunacağı manevi katkılara işaret eden Bozan, şu ifadelere yer verdi:

"Bölgede hâkim olan milletlerin inanç ve değerlerini ortaya çıkarmak, Kur’an-ı Kerim'de adı geçen ve Ergani ile ilişkilendirilen tevhit rehberlerinin hikayelerini ve onların mücadelesini anlamak ve bunları kuşanmak amacımız olduğunu söyleyebiliriz. Ergani’nin edebi ve kültürel kimliğini ortaya çıkarmak, bunun üzerinden yeniden kuşanmak ve gelecek nesiller için bir tefekkür imkânı oluşturmayı hedefliyoruz. Ergani’nin tarihsel birikimini, kültürel kimliğini, ekonomik potansiyelini ve turizm ile ortaya çıkarılıp böylece Ergani için yeni bir tasavvur yeni bir gelecek oluşturmayı hedeflemek istediğimizi söyleyebiliriz. Zira yapmak istediğiniz tarihi çalışmanın bir hafıza ortaya çıkarmayı hedeflediğini görüyoruz. Tarihin bir hatırlama olduğunu, tarihin bir pusula olduğunu ve tarih bir gelecek olduğunu dikkate alarak böylece Ergani için bu sempozyumun önemli olduğunu düşünüyoruz."

Bozan, "2 gün boyunca devam edecek olan “Geçmişten Günümüze Uluslararası Ergani Sempozyumu” hakikaten olağan üstü bir teveccühün olduğunu görüyoruz. Ergani’nin siyasi tarihinden idari yapısına, ekonomik potansiyelinden metfun olan Peygamberlerle ilgili bilgilere, halk sağlığından inanışlarına, vakıf geleneğinden nüfus kütüklerine ve Müslim ile gayrimüslim münasebetlerden kültür varlıklarına kadar birçok değişik alanda tebliğlerin sunulduğunu görmek mümkündür." dedi.

Bozan'ın konuşmasının ardından sempozyum, programa katılan Yıldırım Bayazıt Üniversitesi Prof. Dr. Ahmet Kalkan'ın sunumuyla devam etti.

Dicle Üniversitesi 15 Temmuz Kültür ve Kongre Merkezinde başlayan sempozyum, 26 Kasım'da Ergani Fen Lisesi konferans salonunda düzenlenecek oturumla nihayete erecek. (İLKHA)