Bir dönem HDP'de siyaset yapan Bilgen, partiden neden ayrıldığını şu cümlelerle açıkladı;
"HDP’ye hangi niyetle girdiysem aynı niyetle ayrıldım. Benim için değişen hiçbir şey yok. Ne kişisel bir kariyer hesabıyla HDP saflarında yer aldım ki çok riskli bir tercih. Ben farklı bir çevrede yetişmiş bir kişi olarak sonuçta Kürt sorunun barışçıl çözümünü benimsediğim için, insan haklarını önemsediğim için orada bir dayanışma tavrı ortaya koydum ama bununa artık işlevsizleştiğini, anlamsızlaştığını, istediğim sonucu elde edemediğimi görünce de yine aynı amaca hizmet için yolumu ayırdım. HDP tabanının daha çok kırgınlık duygusu taşıdığını hissediyorum. Terk edilme, yalnız bırakılma gibi bir duygu. Çok anlaşılmayacak bir psikoloji değil, iyi niyetli bir yaklaşım. Çok daha kötü bir dille sosyal medyada hakaret ve tehdit söylemlerini kullananlar var ama ben onun 5-6 milyonluk seçmen kitlesini temsil ettiğini düşünmüyorum. Toplumsal kaygı ve duyarlılıkla tercih ettiğini HDP seçmeninin bildiğinden eminim. Farklı biri kaygıyla başka bir hesap içerisinde olmadığımı en azından taban çok net biliyor. Parti içerisinde bu tartışmayı uzun zamandır yapıyorum. Bir tıkanıklık yaşadığımızı, bu tıkanıklığı aşmak için risk almamız gerektiğini, yeni bir hamle ve konsept geliştirmemiz gerektiğini defaten ifade ettim. HDP’yi suçlamıyorum."