İnme (felç) dünyada ve ülkemizde kalıcı sakatlık ile hayati risk nedenleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. İnme geçiren kişilerde aniden ortaya çıkan bir tarafta güçsüzlük, uyuşma veya konuşma zorluğu en sık görülen belirtiler arasında bulunuyor. İnme belirtileri bazen geri dönüşlü olabilirken, bu rahatsızlığa doğru müdahale edilmediğinde sıklıkla kalıcı hasar oluşabiliyor.
İnme; tüm dünyada ölüm riski oluşturan nedenler arasında üçüncü sırada yer alıyor.
Üsküdar Üniversitesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Nihal Özaras, 29 Ekim Dünya İnme Günü nedeniyle inme (felç) hakkında İLKHA'ya değerlendirmelerde bulundu.
İnme nedir?
İnme, beyinde damar tıkanması veya kanamaya bağlı olmak üzere beynin bir bölümünün etkilenmesi ve buna bağlı olarak genellikle vücudun bir yarısında güçsüzlük şeklinde gördüğümüz bir klinik tablodur, şeklinde konuşan Özaras, "Genellikle vücudun sağ ya da sol yarısında kolda ve bacakta güçsüzlük şeklinde kendisini gösterir. Bu duruma bazen yutma güçlüğü, konuşma güçlüğü, denge ve görme problemi gibi problemler eşlik edebilir." dedi.
"Değişik faktörlere bağlı olarak genç yaşlarda da görülür"
Prof. Dr. Nihal Özaras
İnme sıklığının ilerleyen yaşlarda arttığını hatta yaşlılığın önemli bir risk faktörü olduğunu dile getiren Özaras, "Yaş ilerledikçe inmenin sıklığı artmaktadır. Ancak değişik faktörlere bağlı olarak genç yaşlarda da görülür. Özellikle damarsal problemler, kalp hastalıkları, pıhtılaşma bozuklukları gibi bazı hastalıklar varsa ya da madde kullanımı, yoğun alkol kullanımı gibi kişi olumsuz yaşam tarzlarına sahip ise genç yaşta da inme görülmesi olasılığı vardır." diye belirtti.
İnmenin tedavisi mümkün müdür?
İnme tedavisinin akut döneminde bazı girişimsel metotlarla yapılabildiğinin altını çizen Özaras, "Daha sonrasında ise yoğun rehabilitasyonlarla hastalarda güzel cevaplar alabiliyoruz. Fizik tedavi ve rehabilitasyona çok erken dönemde başlanması beyinde nöroplastisite dediğimiz olayları tetikler. Nöroplastisite nedir? Beyinde daha önce kullanılmayan nöronal bağlantıların aktif hale geçmesi, görevinin yapamayan beyin bölümünün görevini başka bölümlerin üstlenmesi ve bu sayede beynin daha önce pasif olan yollarının aktifleşmesi ve beynin bir nevi kendisini yenilemesi şeklinde söyleyebiliriz. Nöroplastisiteden dolayı fizik tedavi ile ve yoğun rehabilitasyon programları ile inme tedavisinde güzel sonuçlar almaktayız." diye belirtti.
"İnmede en önemli şey tabi ki oluşmasını engellemektir"
Hasarların kalıcı olmasının geçirilen inmenin tipine ve şiddetine bağlı olarak değiştiğini belirten Özaras, "Maalesef bazı hasarlar önlenemiyor ve kısmen de olsa kalıcılığı devam ediyor. Ancak küçük tutulum varsa ve yerine göre hasarlarda geri dönüş olabiliyor. İnmede en önemli şey tabi ki oluşmasını engellemektir. Bu nedenle düzenli olarak tansiyon ve şeker hastaları gibi kronik hastalıklar varsa onların tedavilerini aksatmamak gerekiyor. Mutlaka koruyucu olarak düzenli takiplerde bulunmak gerekiyor. İnme geçirildiyse de rehabilitasyona en erken zamanda başlamak gerekiyor ki güzel sonuç alınabilsin. "ifadelerini kullandı. (İLKHA)