ANKARA - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisince Samsun Cumhuriyet Meydanı`nda "Büyük Oyunu Bozmaya Haydi Tarih Yazmaya" sloganıyla düzenlenen Milli İradeye Saygı Mitingi`ndeki konuşmasına alandakileri, Samsun`u ve ilçelerindeki vatandaşları selamlayarak başladı.

Erdoğan, Karadenizlilerin söyleyeceğini kemençeyle sazla, tulumla söylediğini vurgulayarak, "Kılıçdaroğlu`nun dediği gibi İskoçya gaydaysıyla söylemez, Karadeniz`in tulumuyla söyler. Karadeniz, yağmacılara söyleyeceğini söyledi. Vandallara diyeceğini çoktan dedi" ifadesini kullandı.

Hesapları alt üst oldu

Başbakan Erdoğan, Gezi Parkı odaklı gelişmelere ilişkin, "Bunların İstanbul`daki muhteşem karşılamayı görünce oyunları bozuldu, bunların Adana`daki, Mersin`deki coşkuyu görünce oyunları bozuldu. Bunların hesapları alt üst oldu. Ankara`daki ilgiyi görünce oyunları zaten bozulmuştu. Sincan`daki, Kazlıçeşme`deki, Kayseri`deki aşkı, sevdayı, muhabbeti görünce oyunları bozuldu. İşte şimdi Samsun `ben buradayım` diyor. İşte şimdi Samsun bu oyunu bozuyor, bu tuzağı alt üst ediyor" dedi.

Erdoğan, "Onlar milyonlarca tweet atsınlar bizim tek bir besmelemiz oyunları bozar, onlar yaksınlar yıksınlar, yağmalasınlar, bizim tek bir la havlemiz bütün tuzağı bozar" şeklinde konuştu.

Oyunlara dikkat edin

CHP`nin politikalarını eleştiren Erdoğan, şöyle konuştu: "Genç 20 yaşındaki evlatlarımız, 25 yaşındaki evlatlarımız bunları bilmiyor tabii. Onlar yokluğu yaşamadılar. Onlar AK Parti iktidarındaki tokluğu gördüler, bolluğu gördüler. Onun için bunu birbirinden ayıramıyorlar. Şimdi bu tokluk, bu bolluk içinde maalesef oynanan tuzağı göremiyorlar"

Erdoğan, "Bir tanesi müftünün karısıyım diye ortaya çıkıyor. Hale bak, müftünün karısıyım diye başına da bir örtüyü takmış. Aman bu oyunlara dikkat edin. CHP`nin geçmişinde bu oyunlar çoktur. Aman bu oyunlara gelmeyin. Bir kadına yakışmayacak hakaretler eden, sonra CHP`nin bir ilçe başkanının karısı olduğu bu kadının ikiyüzlülüklerini gördük" dedi.

Hukuku ayaklar altına aldılar

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu olaylar en başından itibaren çok büyük bir ilkesizlik, çok büyük bir art niyet üzerinden yürütüldü. Sürekli yalan söylediler, sürekli manüpilasyon yaptılar, sürekli yalan haber yayınladılar, hakaret ettiler, sövdüler, hakkı çiğnediler, hukuku ayaklar altına aldılar"

"Bu ülkede giyimine karışılan varsa sadece benim başörtülü kardeşlerim olmuştur" diyen Erdoğan, "Yıllarca onlara zulmedilmiştir. Onlara tekme tokat vurulmuştur. Hala şu olaylarda bile maalesef bizim başörtülü birçok kadın, kızlarımız taciz edilmiştir. Gerçekler ortada. Tahammül edemiyorlar, dayanamıyorlar. Sen ne giyiyorsan giy ama başkasına da saldırma, o da istediği gibi giyinsin. Bu ülkede başı açık, başı örtülü el ele omuz omuza dolaşsın. Niye rahatsız oluyorsunuz?" ifadelerini kullandı.

Türkiye`nin uluslararası gücünü gölgelediler

Erdoğan, "Şimdi buradan, Samsun`dan soruyorum: Üç hafta devam eden bu gösterilerden kim kazandı? Ben kimin kazandığını söyleyeyim mi, sandık olarak söylemiyorum, başka türlü. Faiz lobisi kazandı, Türkiye`nin hasımları kazandı, rant lobisi kazandı, Türkiye`nin rakipleri kazandı. Peki bu gösterilerde kim kaybetti, tabii ki az da olsa Türkiye ekonomisi kaybetti, Türkiye`nin turizmi kaybetti, Türkiye`nin imajını, Türkiye`nin uluslararası gücünü gölgelediler, lekelediler" dedi.

Başbakan Erdoğan, "Farkına varamadığınız bir oyunda maalesef hepiniz birer gönülle nefer olarak kullanıldınız, ey gençler. Maalesef aldatıldınız, böyle bir oyuna kurban edildiniz. Dikkat edin, `Mustafa Kemal`in askerleriyiz` diye yola çıktılar, faiz lobisine parasız neferlik yaptılar. Öyle miydi, yoksa Gazi Mustafa Kemal`de faiz lobisinin neferi miydi, eri miydi? İşte bunlar bu, tutarsız bunlar. Ulusalcıyız diye yola çıktılar, Türk bayrağının yakılmasına seyirci kaldılar" diye konuştu.

Brezilya`da da aynı oyun oynanıyor

Brezilya`da da aynı oyunun oynandığını belirten Başbakan Erdoğan, "Semboller aynı, afişler aynı, Twitter, Facebook aynı, uluslararası medya aynı. Aynı merkezden idare ediliyorlar. Türkiye`de başaramadıklarını şimdi Brezilya`da başarmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Oyun aynı oyun, tuzak aynı tuzak, maksat aynı maksat" dedi.

Erdoğan, "Bütün bunlardan sadece Türkiye değil, Pakistan`dan Amerika`ya, Yemen`den Cezayir`e, Mekadonya`dan Almanya`ya kadar her bir kardeşim rahatsız oldu. Oralarda gösteriler yaptılar bizlere destek için, yanınızdayız diye. Onlar hani bazı yerleri ayağa kaldırdıklarını zannediyorlar ya ama şu şanlı harekete, şu milli değerlerine sahip çıkan AK Parti iktidarına dünyanın dört bir yanından da ayrıca destek geliyor her yönüyle" dedi.

Kendi ülkesini şikayet ediyor

Erdoğan, "CHP`nin Genel Müdürü kalkmış Almanya Başbakanı Merkel`e mektup yazmış. Haberiniz var değil mi? Kendi ülkesini oraya şikayet ediyor. Hala Genel Başkan olamadı Genel Müdürlükte kaldı. Bu gidişle de zaten olmaya niyeti yok. Milletiyle konuşmak yerine gidiyor başka ülkelerin liderlerine ağlıyor. Türkiye düşmanı Esed ile nasıl işbirliği yaptıysa şimdi de gidiyor Türkiye`yi Avrupa`da istemeyenlerle işbirliğine hazır olduğunu ifade ediyor. Nerede Türkiye`nin aleyhine bir tezgah varsa inanın CHP`nin Genel Müdürünü o tezgahın üzerinde görürsünüz" dedi.

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu süreçte Türkiye ekonomisi gücünü test etti. Bu süreçte Türkiye demokrasisi gücünü test etti. Bu süreçte en önemlisi de kardeşliğimiz çok önemli bir sınavdan geçti. İşte bu kardeşlik. Bu çok önemli. Bu iktidarı yemeye Allah`ın izniyle kimsenin gücü yetmeyecek.

Bu oyunlar bu tuzaklar, bu çirkin tezgahlar bizi yolumuzdan asla alıkoymayacak, yıkılanın daha iyisini yapacağız, tahrip edileni tamir edeceğiz. Türkiye`nin milli gelirini geçtiğimiz 10,5 yılda 3 katına çıkardık, önümüzdeki 10 yılda inşallah bir 3 kat daha arttıracağız.

Akil İnsanlar Heyeti şehirlerimizi dolaşırken bazı küçük gruplar, şehirlerimizde gösteriler yaptılar, tahrikler yaptılar. Kimdi onlar? En başta Ulusalcılar. İşte o Ulusalcıların maskesi şu son gösterilerde düştü. Çözüm sürecine karşı çıkan, Akil İnsanlar Heyetlerini tehdit eden o Ulusalcılar, Ankara`da Türk bayrağının yakılmasına seyirci kaldılar"