Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim Bir-Sen) Gaziantep Şubesi'nin 7'nci Olağan Genel Kurulu yapıldı. Tek liste ile gidilen kurulda mevcut Başkan Ahmet Gök, ikinci kez güven tazeledi.

Şahinbey Kültür Merkezi'nde düzenlenen kurulda, açılış konuşmasını yapan Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök, davalarının İ'la-yı Kelimetullah ve İttihad-ı İslam davası olduğunu söyledi.

"Kamu görevlileri adına temin edilen kazanımların altında imzamız vardır"

Yaptıkları mücadeleler sonucunda elde ettikleri kazanımları aktaran Gök, yeni müfredat programları ile eğitimin vesayetçi karakterinden arındırıldığını belirtti.

Gök, "Okullara Kur'an ve siyer derslerinin konmasında, öğretmene ve öğretmenlik mesleğine saygınlık kazandırılmasında sendika olarak etkimiz, katkımız vardır. Türkiye'nin normalleşmesinde, sivilleşmesinde, haksızlıkların, mağduriyetlerin giderilmesinde bir sivil toplum kuruluşu olarak büyük emeğimiz ve mücadelemiz; kamu görevlileri adına temin edilen kazanımların altında imzamız vardır." ifadelerini kullandı.

 

"Mücadelemiz ve taleplerimiz devam edecek"

Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen olarak yaptıkları çalışmaları ve kazanımları anlatan Gök, "Başörtüsü yasağının kaldırılması, 8 yıllık kesintisiz eğitim ve katsayı zulmünün sona erdirilmesi, yeni müfredat programlarıyla eğitimin vesayetçi karakterinden arındırılması, Kur'an-ı Kerim, Siyer-i Nebi, Temel Dini Bilgiler derslerinin okullarda okutulması, Milli Güvenlik dersinin kaldırılması, öğretmenlere nöbet ücreti verilmesi, doçentlik jürisinde görev alanlara ücret verilmesi, geliştirme ödeneğinin hayata geçirilerek süresinin uzatılması, 4/C'lilerin 12 ay istihdam edilmesi ve ardından kadroya geçirilmesi, sınav ücretlerinin artması, emekli maaşına ve ikramiyesine özel artış yapılması, taban aylığa mahsus zam alınması, Cuma namazı ve hac izninin kamu personel mevzuatına dâhil edilmesi, 3600 ek göstergenin alınması, beklentileri karşılamaktan uzak olsa da Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun çıkması ki önümüzdeki dönem Meslek Kanunu'nun iyileştirilmesi için çaba harcayacağız." dedi.

"Bu dava İttihad-ı İslam davasıdır"

"Bizim bunların çok ötesinde toplu sözleşme masalarına sığmayacak kadar büyük ve kutlu bir davamız var" diyerek konuşmasını sürdüren Gök, şunları söyledi:

Bu dava İ'la-yı Kelimetullah, bu dava İttihad-ı İslam davasıdır. Ben elhamdülillah Müslümanım. Bir dedem Fatih'tir, bir dedem Selahaddin. Kalbim küçük bir kuş gibi merhametli, bedenim koca bir dev gibidir. Bastığım toprak Anadolu'dur. Gözlerim Kudüs'e bakar, alnım Mekke'ye dönük, kalbim Medine'de atar. Evet, ben Afrika'da siyah, Avrupa'da beyazım. Amerika'da kızıl derili, Asya'da sarıyım. Ben Selahaddin-i Eyyubi kadar Kürt, Fatih Sultan Mehmet kadar Türk'üm. Ben, Selman-ı Farisi kadar Acem, Tarık bin Ziyad kadar Arap'ım. Ben ümmetim. Ben ecdadın mirasını kuşanmış, Anadol'uyum.

İslam ümmetinin içinde olduğu duruma dikkat çeken Gök, "Ecdat dünya sahnesinden çekildiği günden beri ümmetin ve dünya mazlumlarının durumu ortadadır. Yemen, Filistin, Doğu Türkistan, Keşmir, Arakan, Bangladeş, Patani, Sudan, Somali, tüm Afrika, Bosna, Kosova ve daha saymakla bitmeyecek mazlum beldeler, bu dünya neler gördü neler." diye konuştu.

"Başörtüsü takma hakkı Allah'ın kadınlarımıza vermiş olduğu bir haktır"

Son günlerde yaşanan başörtüsü tartışmaları ile ilgili de konuşan Gök, "Birilerinin halen milletin sinir uçlarıyla oynamaya çalıştığını görüyoruz. Buradan başörtüsü mevzusunu ortaya atan bazı siyasilere seslenmek istiyorum; bu hususta samimi misiniz değil misiniz bunu bilmiyorum. Ancak sizin şunu bilmeye ihtiyacınız olduğunu düşünüyorum; başörtüsü en temel insan haklarından biri olan inanç özgürlüğünün vücut bulmuş halidir. Daha önemlisi başörtüsü takma hakkı Allah'ın kadınlarımıza vermiş olduğu emrin gereği bir haktır. Allah'ın vermiş olduğu bir hakkı kullanmak için kimseden izin istemeyiz. Zihin gerisinde başörtüsünü yeniden yasaklama arzusu taşıyan ucubelere de buradan açıkça sesleniyorum; Sütçü İmamların ve Şehitkamillerin torunları burada dimdik ayaktadır." diye konuştu.

Gök, "Gelinen noktada safları sıklaştırmaya mecburuz, çünkü açıkça görülüyor ki değerlerimize cephe almış olan millet düşmanları halen pusudadır. Ülkemizde masonik yapılar ve sabetaist dönmeler halen güçlü ve halen etkindir. Bunun en önemli sebebi ise bizim dağınık ve düzensiz oluşumuzdur. Ancak ümitsizlik yok, ye'se düşmek yok, yılmak yok. Allah bizimle beraberdir. Karanlığın en yoğun olduğu an güneşin doğumunun en yakın olduğu andır. Alemlerin Rabbi olan Allah'a yemin olsun ki siyonizmin ve emperyalizmin önünde asla diz çökmeyeceğiz, asla sömürülmeyeceğiz, ezilmeyeceğiz. Vatanımızı, milletimizi, ümmeti canımızdan çok seveceğiz ve bileceğiz ki Müslümanlar ancak ve ancak kardeştir." şeklinde konuştu.

Kurulda bir konuşma yapan HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanı Faruk Göçer ise, "İnsanı ve toplumu sadece emek ve mülkiyet ilişkisine indirgeyen bir sendikacılık anlayışı yerine toplumun maddi ve manevi değerlerini önemseyen bir sendikacılık anlayışının benimsenmesi önemlidir. Böyle bir çalışmanın öncüsü olduğu için de merhum Mehmet Akif İnan'ı rahmetle anıyoruz." dedi.

"Manevi buhranın farkındayız"

"Son zamanlarda ülke olarak maddi ve manevi açıdan zor bir süreçten geçiyoruz" diyen Göçer, şunları söyledi:

"Dünyanın çok farklı bölgelerinde milyonlarca insan bir lokma ekmeğe, bir yudum suya muhtaçtır. Öte yandan kendilerini seçkin gören bir tabaka da lüks ve şatafat içinde ellerindeki nimeti israf etmektedir. İnsanlar arasındaki güven ve huzurun temini ancak adalete uygun bir paylaşma ile mümkündür. HÜDA PAR olarak çıktığımız bu yolda ilk günden bugüne kadar en büyük hedefimiz yaşadığımız bu topraklara hakkı ve adaleti hâkim kılmak, İslam medeniyetinin aziz değerlerine sahip çıkacak bir toplum inşa etmektir. İnşa edeceğimiz bu toplumun en değerli sermayesi ise gençlerdir. Son zamanlarda toplum olarak bazı imtihanlardan geçiyoruz. Yaşadığımız ekonomik sorunlar ve bununla beraber genç kardeşlerimizin yaşadığı manevi buhranın farkındayız. Toplumu ilgilendiren birçok sorunla mücadele etme kapsamında Memur-Sen camiasıyla aynı çözümler etrafında birleşiyoruz. Yine sayın Başkan Ahmet Gök ile ümmetin en büyük meselesi olan Filistin, Kudüs ve Mescid-i Aksa sorunları çerçevesinde şehrimizin meydanlarında omuz omuza beraber hareket ettik." (İLKHA)