Bingöl İl Müftüsü Mustafa Topal, yaşlılara merhamet etmenin, Efendimizin tavsiyesi olduğunu söyleyerek gelenek ve göreneklerin, toplumun arşivi ve hafızası olan yaşlılarla yeni nesillere aktarıldığına vurgu yaptı.

“Yaşlılar toplumsal hafızamızdır”

Müftü Topal açıklamasında, “Yaşlılarımız toplumumuzun çok büyük değerleridir. Peygamber Efendimiz aleyhisselam hadis-i şeriflerinde, ‘hayır ve bereket büyüklerinizde/büyüklerinizle beraberdir’ buyurur. Burada çok büyük bir mana vardır. Yaşlılar toplumun birikiminin olduğu kimseler, toplumun hafızası ve adeta toplumun arşivleridir.” dedi.

“Yaşlılarımıza merhamet etmemiz lazım”

Yaşlıların toplumda birçok açıdan önemli ve değerli olduğunu söyleyen Müftü Topal, “İnancımız olsun, sosyal yapımız ve gelenek göreneklerimiz olsun tüm bunları bir arada tutan, toplumu bir arada ve diri tutan ve topluma hayat katan hususların bir sonraki nesle nakli bakımından yaşlıların çok büyük değer sahibi olduğunu ve çok büyük görev yaptığını biliyoruz. Dolayısıyla onlara merhamet edip içimizde bulunmalarını ve onların rahat hayat yaşamalarını sağlamamız lazım. Peygamber Efendimiz aleyhisselamın da buyurduğu gibi yaşlılarımıza merhamet etmemiz lazım. Yaşlılarına merhamet etmeyen ve çocuklara sevgi duymayan toplumda sevgi saygı olmaz merhamet de olmaz. Bu sebeple bizim onlardan öğreneceğimiz çok şeyler var. Toplumda yaşlılara değer verilmezse toplumun kökü sarsılmış olur. Çünkü biz kökümüzü onlardan alıyoruz. Yani gelenek ve görenekler yaşlılarla aktarılır.” ifadelerine yer verdi.

“Yaşlılarımız toplum içinde yaşamadığından geleneklerimiz çocuklarımıza yansımıyor”

Aile büyüklerinin bir arada yaşamaları gerektiğinin önemini bir örnekle açıklayan Topal, “Toplumumuzda aile 'çekirdek aile' diye düşünülüp değerlendiriliyor. Bu çekirdek ailede ana baba düşünülmüyor. Yani nene-dede düşünülmüyor. Anne baba ve çocuklardan ibaret görülüyor. Dolayısıyla nene-dede bunun içinde düşünülmediği için toplumun arşivi olan gelenek ve göreneklerin, toplumun hayat damarı olan unsurların yani neneler ve dedeler düşünülmüyor. Yaşlılarımız toplum ve aile içerisinde yaşamadığından geleneklerimiz çocuklarımıza aksetmiyor ve bu da bizi zor durumda bırakıyor. Şimdiki çocuklarımız maalesef geçmişimiz yeterli bilinmiyor. Hâlbuki geleneklerimiz okumaktan ziyade bizzat nene ve dedenin dizi dibinde oturularak ve torunlar onların dizlerinde uyutularak öğretilir. Maalesef biz bundan mahrumuz. Dolayısıyla toplumun arşivi ve hafızası olan büyüklerimizden çocuklarımız yeterli bilgileri alamadan köklerinden habersiz yetişiyor. Bu da toplum hayatımız için çok büyük sıkıntı oluşturuyor.” dedi.

Müftü Topal, son olarak, “Dinen ve sosyal olarak üzerimize düşenleri yerine getirebilmek için yaşlılarımıza gerekli hürmeti mutlaka göstermemiz lazım. Onlara toplum içerisinde layık oldukları yeri vermemiz lazım ki bu gelenekler de bizden sonrakilere aktarılsın.” şeklinde konuştu. (İLKHA)