Belarus’un kendi isteğiyle nükleer silahtan vazgeçtiğine dikkati çeken Lukaşenko, "Bunun karşılığında ne aldık? Gerçek uluslararası yasal garantilerin yerine vaatler, Budapeşte Memorandumu gibi boş ve desteklenmeyen anlaşmalar, Belarus’ta durumun istikrarsızlaştırılmasına yönelik bitmeyen girişimler." dedi.

Lukaşenko, Batı’nın benzer senaryoyu Ukrayna’da da uyguladığını söyleyerek "Diğer ülkelerde darbe düzenleme pratiği ve bu zorluğa yanıt vermeyi başaran devletlerin yaptırımlarla cezalandırılması, uluslararası hukuk normlarına nasıl uyuyor? Artık bu soruyu soran bile yok. Cevabımız net olmalıdır. Bu, kabul edilemez ve kazananların olmayacağı 3. Dünya Savaşı'nı başlatma riskini taşıyor" şeklinde konuştu.

Güvenlik alanındaki durumun sadece Avrupa’da değil, tüm dünyada kötüleştiğini belirten Lukaşenko, sorunların Asya’da da yaşanmaya başladığını dile getirdi. Lukaşenko, "Barışı koruma hizmeti sunan Batılı ülkeler, aslında sadece yangını körüklüyor ve gerilimi azaltmakla ilgilenmiyor. Amaçları kavga yaratmak, herkesi bölmek, pazarlara ve kaynaklara kontrolsüz erişim sağlamaktır." ifadelerini kullandı.

Söz konusu sorunlara karşı koyma yönündeki girişimlerin pekiştirilmesi gerektiğini vurgulayan Lukaşenko, ticareti geliştirecek yeni ulaşım koridorlarına ihtiyacın olduğunu söyledi.

Avrasya bölgesinde ekonomi ve ticari alanında büyük potansiyelin olduğunu belirten Lukaşenko, Asya ülkeleri ile etkileşimin kendileri için öncelikli olduğunu belirterek "Asya’nın zamanı geldi. Bu zamanı kaçırmamak çok önemli." dedi.