HDP'nin sokağa çıkma çağrısıyla yaşanan 6-8 Ekim olaylarında PKK yandaşları tarafından vahşice katledilen Yasin Börü ve arkadaşları, HÜDA-PAR Mersin Gençlik Kolları tarafından Akdeniz Belediyesi konferans salonunda düzenlenen programla anıldı.
Sunuculuğunu Abdullah Biçer’in yaptığı program sinevizyon gösterimiyle başladı.
Kur’an-ı Kerim tilavetiyle devam eden program, HÜDA-PAR Mersin İl Gençlik Kolları Başkanı Habib Armağan’ın selamlama konuşmasının ardından Özlem Ajans sanatçıları 6-8 Ekim ile alakalı ezgiler seslendirdi.
Program, Araştırmacı Yazar İbrahim Yaz’ın günün anlam ve önemine binaen değindiği konuşmasının ardından Gençlik Kolları tarafından düzenlenen tiyatro gösterimi ile devam etti.
Ardından okunan şiirle beraber Ferhat Pınar Hoca'nın yaptığı dua ile son buldu.
HÜDA-PAR Mersin Gençlik Kolları Başkanı Habib Armağan
Açılış konuşmasını yapan HÜDA-PAR Mersin Gençlik Kolları Başkanı Habib Armağan, “6-9 Ekim olaylarında vahşi bir şekilde insanlıktan nasibini almayanlar tarafından şehit edilen başta Yasin Börü olmak üzere şehit olan Hasan, Hüseyin, Turan, Riyad ve Cumali ağabeylerimizi anma programını Hür Gençlik olarak yapmaktayız. Şüphesiz Allah yolunda savaşıp öldüren ve öldürülen müminlerin canlarını ve mallarını Cennet karşılığında satın almıştır. Verdiği sözü Allah’tan daha çok tutan kimse yoktur. Bu bağlamda Habil’den başlayan şehadet silsilesine genç yaşta Yasin’de katıldı. Daha 16’sında bir gençti. Barbarlar tarafından vahşice şehit ettiler.” ifadelerini kullandı.
“6-8 Ekim denildiğinde yüreğimizin parçalandığı manzara gözlerimizin önüne geliyor”
Araştırmacı Yazar İbrahim Yaz
Günün anlam ve önemi ile ilgili konuşma yapan Araştırmacı Yazar İbrahim Yaz, “Yasin Börü ve arkadaşlarının şehit edilişinin 8’inci yılındayız. Her yıl özellikle 6-8 Ekim denildiğinde yüreğimizin parçalandığı o hazin manzara gözlerimizin önüne geliyor. 6-8 Ekim’de neden böyle bir vahşet yaşandı, bu kin ve öfkenin sebebi neydi. Malumdur kir İslami bir mücadele yürütüldüğü zaman müminlerin önlerinden daima bu tip vukuatlar ve sorunlar gelir. Bazen katliam ve vahşetlerle, zindanlarla, hicretlerle imtihan olunur. Ama şu muhakkak ki Allah’ın dinini yüceltmek, tevhid bayrağını dalgalandırmanın bir bedeli var ve bu mustazaf müslümanlar da bunun bedelini daima vermişlerdir.” şeklinde konuştu. (İLKHA)