Münir Aydın / Haber-yorum

Cinsel istismara maruz kalan kızın suç duyurusu ile ortaya çıkan olayla ilgili tutuklanan 4 uzman çavuş, bir üst mahkemeye yapılan itiraz ile serbest bırakıldı.

Türkiye`de adalet kavramının boğazdan aşağıya inmediği bir dönemi yaşamaktayız. Hukuk skandallarının ardı arkası kesilmezken, devleti idare eden yöneticilerin heva ve heveslerine göre eleştirdiği bir adalet sistemi ile karşı karşıyayız. Zulme maruz kalan kendileri veya yakınları olunca avazı çıktığı kadar bağıran idareciler, aynı zulme bir başkası maruz kalırsa "hukuka müdahale edemeyiz. Bu etik değildir." açıklamalarını yaparlar.

İçerisinde adaleti barındırmayan saraylarda muhafazakar insanlara ceza yağdırılırken, tecavüzcüler, tefeciler ve her türlü melaneti işlemekten utanmayanlar "hukuk" kisvesi altında serbest bırakılıyor. Ve bunun adına da "adalet" deniyor.

Ülkeyi milyarlarca lira zarara uğratan hortumcular, devletin malına açıkça zarar verip huzur bozan bozguncular, sokakları savaş alanına çeviren çapulçular ve 16 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunan sapıklar serbest bırakılırken, mazlum halka yardım elini uzatan, toplumsal sorunları yaptıkları etkinliklerle çözmeye çalışan ve amacı sadece ve sadece hakka ve halka hizmet etmek olan STK yöneticileri ise cinayet işlemiş gibi cezalandırılır. İşte Türkiye`nin adalet anlayışı bu kadar...

Kurtlar Fırat`ın kenarında kuzu bırakmazken birileri kalkıp Hz. Ömer (ra)`in adaletinden dem vurur. Alın adaletiniz de sarayınız da sizin olsun.