Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "İl Buluşmaları" kapsamında gittiği Sivas’ta, İl Müftülüğü tarafından Ulu Camii’nde düzenlenen "Sabah Namazı Buluşması" programına katılarak sabah namazını kıldırdı.
Erbaş, namazın ardından yaptığı konuşmada, kulların Allah’a şükür borcu olduğunu ve bunu da Allah’a ibadet ederek ödenmesi gerektiğini belirterek, "Çocuklarımız, gençlerimiz bize neden ibadet ediyoruz diye sorduklarında cevabımız; ‘yavrum Allah’a şükür borcumuz var’ olmalı." dedi.
Salgın döneminde hastaların ne kadar zor nefes aldıklarını hatırlatan Erbaş, "Sadece bir nefes alabilmek için destek makinelerine bağlı kaldılar. Daha sonra sağlığına kavuşan pek çok kardeşimiz ile görüştük, ‘Ya Rabbi nefesimi rahat alıp vermeyi nasip eyle, alnımı secdeden kaldıramayacağım’ diye dua ettiklerini söylediler. Bir nefes alıp verebilmek bile alnın secdeden kaldırılmamasını gerektiren büyük bir nimet, büyük bir lütuf." diye konuştu.
"Kur’an kurslarımızda çocuklarımıza sevgi, saygı ve dürüstlüğü öğretiyoruz"
Erbaş, gençlerin ve çocukların eğitimleri konusuna da değinerek, şöyle konuştu:
Gençlerimiz ve çocuklarımız bizim için çok önemli. Onları küçük yaşlarda namaza alıştırmaya çalışalım. Onların ellerinden tutalım camilere getirelim. Peygamber Efendimiz; ‘Çocuklarınız 7 yaşına gelinceye kadar onlara temel dini bilgileri öğretiniz.’ buyuruyor. Bugün eğitim bilimcileri diyorlar ki; ‘İnsanoğlunun karakter yapısının yüzde 70’i 7 yaşından önce oluşur.’ Bakınız Peygamber Efendimizin 1400 sene önce söylediği sözle bugün eğitim bilimcilerin yapmış olduğu araştırmalar örtüşüyor. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak 4,5,6 yaşındaki çocuklarımızı Peygamber Efendimizin bu tavsiyesine ittibaen Kur’an kurslarımızda eğitiyoruz. Kurslarımızda çocuklarımıza onların zihinlerinin alabileceği kolaylıkta Rabbimizi, Peygamber Efendimizi tanıtıyoruz. Sevgi, saygı, dürüstlük, doğruluk, yalan söylemenin kötülüğü, küçükleri sevmeyi, büyükleri saymayı, vatan ve millet sevgisini onların akıllarının alabileceği derecede çocuklarımıza öğretmeye gayret ediyoruz.
"Yapılan her iyiliğin veya güzel davranışın Allah katında bir karşılığı var"
Yapılan her iyiliğin veya güzel davranışın Allah katında bir karşılığı olduğunu dile getiren Erbaş, "İnsanoğlunun amel defterinin kapanmaması için şu üç şeye dikkat etmesi lazım. Birincisi hayırlı evlat yetiştirmek, ikincisi ilminden istifade edilen alim. Yazdığı kitaplarıyla, yetiştirdiği talebeleri ile amel defterinin açık kalmasına vesile olur. Üçüncüsü ise sadaka-i cariyedir. Yani camiler, okullar, köprüler ve insanlığa hizmet edecek eserler yaptırmak bu da insanın amel defterinin açık kalmasına vesile oluyor." ifadelerini kullandı. (İLKHA)