Katliamın üzerinden sekiz yıl geçmesine rağmen, sivillere yönelik ihlaller devam ediyor.
Doğu Guta'da katliam
Yıllarca akıllardan çıkmayacak katliam başladığında saatler gece 02.30'u gösteriyordu.
Gutalı siviller kimyasal katliama uykuda yakalandı.
Baas rejimi güçlerinin çok sayıda kimyasal gaz yüklü roketle düzenlediği saldırı dış dünyaya ise sabah saatlerinde ulaştı.
Saldırıdan etkilenen bölgeler arasında Muadamiye, Dareyya, Ayn Terma, Cobar, Muleyhe, Kefr Batna, Cisreyn, İrbin, Hamura, Zamalka ve Duma vardı.
Sabaha doğru 05.00'da ayrı bir kimyasal saldırı daha gerçekleştirildi.
Katliamın boyutları
Gün doğduğunda dünya korkunç katliamın boyutlarını öğrenmeye yeni başlamıştı.
Saldırı sonrası birçok farklı rakam ortaya atıldı.
Yerel kaynaklar, katliamda en az 1300 sivilin öldüğünü açıkladı.
Ölenlerin büyük bir kısmını, oldukça küçük yaşta olan ve kimyasal saldırıya karşı dayanıksız olan çocuklar oluşturuyordu.
Ölenlerin bedenlerinde herhangi bir iz bulunmuyordu. Saldırıda en öldürücü kimyasal gazlardan sinir ajanı sarin gazı kullanılmıştı.
Saldırı sonrası sahada yapılan araştırmalar, deliller, video ve fotoğraflar, kimyasal katliamı Baas rejiminin gerçekleştirdiğini ortaya koyuyordu.
Ancak dünyanın sessizliği arasında, Baas rejimi Suriye'de devam eden yıllarca kimyasal gazları ve yasaklı silahları kullanmaya devam etti.
"Üzerlerine buz koymayın, üşürler"
Saldırı sonrası bölgeden aktarılan görüntüler ise tüyler ürperticiydi.
Hayatını kaybeden binlerce sivilin yan yana sıralanmış cesedi, üzerlerine buz konulan bebek cesetleri, çocuklarının başında ağlayan anne ve babalar, anne babasız kalan çocuklar, yakın tarihin en büyük trajedilerinden birini oluşturdu.