Mustafa Karakaş/DOĞRUHABER
Gerçekten garip bir ülkeyiz. Her şeyimiz bize özgü.
Biraz kokteyl, biraz çakma, biraz karışım tarzı..
Ne diyordu Özgür Özel, 'Bu ülkede yılbaşı gecesi aldığı bir bileti kumar görmeyen, bir iki kadeh içkiyi günah saymayan bir Anadolu Müslümanlığı var. Onun günahına da katlanıp bu ritüeli yaşayan bir Anadolu Müslümanlığı var.'
Garip bir hal!
Mesela sosyalist söylemler kullanır ama Amerika’nın lejyoneri olur. Bu ülkede bi de böyle bir solculuk var.
İşte bu hilkat garibesi durum yetmezmiş gibi şimdi bir de hem milliyetçi hem de solcu bir parti kuruldu.
Şaka değil! Ciddiyim: Milliyetçi Sol.
Gençlik yılları 70’lerin sonlarına denk gelenlere yani 80 ihtilalini yaşayanlara Milliyetçi Sol bir parti kuruldu deseniz afallarlar herhalde.
Öyle ya 80’li yıllara girilirken Türkiye Milliyetçi kesim ile Sol kesim arasında korkunç olaylara, ölümlere şahit oldu.
2020’li yıllar ise bambaşka.
Artık Sol ve Milliyetçilik bırakın yan yana olmayı iç içe (hatta tek çatı) olabiliyor.
Milliyetçi Sol Parti'nin kuruluşu için İçişleri Bakanlığı'na başvuruldu.
Başvuruyu yapan Gazeteci Hüseyin Alpay.
Rahşan Ecevit'in kurduğu Demokratik Sol Halk Partisi'nin (DSHP) son genel başkanı olan Hüseyin Alpay sol gelenekten bir isim. Partisini "Kökleri bu topraklara ait, halkımızın manevi değerleriyle çelişmeyecek yerli ve sol bir parti" olarak tanımlıyor.
Alpay, son günlerin trend ideolojisi olan "Türkçülük"ü de sürdüreceklerini söylüyor.
Hem sol, hem Türkçü nasıl olunur bilemeyiz.
Zaten bu toprakların özelliğidir kendine has olma.
Normal koşullarda sol ideoloji milliyetçiliğe iyi gözle bakmazken bu ülkede Türkçülük yapacak Sol bir parti kurulmak üzere...
Bir de sosyalizmi kuracağız diyecek bir Milliyetçi Parti kurulaydı iyice hercümerç olaydı.
Ya da "Hilafeti getireceğiz" diyecek bir Kemalist Parti .
Niye dalga geçiyorum biliyor musunuz?
Partilerin oy almak için bu kadar yamulmasına, bukalemun gibi halden hale şekilden şekile girmesine izin veren seçmeni suçluyorum.
Muhtemelen seçmen net olsaydı partiler bu kadar rengarenk takılmazdı.
Bir fikirleri, bir duruşları olurdu.
Hadi biriniz de Savrulanlar Partisi’ni kurun da tam olsun.