Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Ege Bölgesinde bulunan Yapıcıoğlu, İzmir ve Manisa programlarından sonra partisinin Uşak İl Başkanlığı tarafından Belediye Sosyal Tesisler Toplantı Salonunda düzenlenen programa katıldı.

Programda; katılımcılar HÜDA PAR'a taleplerini, beklenti ve önerilerini dile getirdi.

Toplantıda STK temsilcileri, muhtarlar ve kanaat önderlerine hitap eden Yapıcıoğlu, partisinin çalışmaları ve misyonu hakkında katılımcılara bilgilendirmede bulundu.

 

"Her birimiz aynı şekilde düşünmek zorunda değiliz ama ortak paydamız var"

Covid-19 salgınının etkisinin hafiflemesinden bu yana bir yılı aşkın süredir memleketleri tek tek gezdiklerini ve hatta fırsat bulduklarında köy ziyaretleri de gerçekleştirdiklerini belirten Yapıcıoğlu, "Gittiğimiz şehirlerde oradaki STK'ları, muhtarları ve basınıyla bir araya gelmeye gayret ediyoruz. Buradaki gayemiz birinci elden vatandaşlarımızla temas etmek ve her görüşte insanımızla bir araya gelmek, yaşanan sorunlara ilişkin çözüm önerilerini dinlemek ve varsa bize dair soruları cevaplandırmaktır. Her birimiz aynı şekilde düşünmek zorunda değiliz ama ortak paydamız var." dedi.

Yapıcıoğlu, "Yakından tanıştığımızda ortak paydalarımızın ayrıştığımız noktalardan çok daha fazla olduğunu göreceksiniz. Eğer memleketin ayrı yörelerinde farklı dünya veya siyasi görüşlere, inançlara mensup insanlarımız bir araya gelip daha yakından birbirlerini tanısalar, inanıyorum ki sorunlarımızın önemli bir kısmı çözülecektir." ifadelerini kullandı.

"Eleştiri; sadece birinin yanlışlarını ortaya koymak değil, o işin doğrusunu ve olması gerektiğini de söylemektir"

Siyasi parti temsilcilerinin kullandıkları üsluba dikkat çeken Yapıcıoğlu, "Malumunuz seçim yaklaştıkça siyasi tartışmalar sertleşiyor. Birbirlerine muhalif olan partilerin kurmuş oldukları cümleleri duyduğumuzda rahatsız oluyorum. Üslup çok sert ve bir o kadar da katılaşma söz konusu ki birisi hakikati dile getirse karşıdaki parti veya partili ona karşı çıkıyor. Kendisine yakın siyasi görüşteki insan saçma sapan bir şey söylese kendi taraftarları çılgınca alkışlıyor. Bu sağlıklı bir durum değildir." şeklinde konuştu.

Sadece muhalefet etmek için muhalif olmamak, yanlışları olduğu gibi ortaya koyup çözüm bulmak gerektiğini dile getiren Yapıcıoğlu, eleştirinin sadece birisinin veya bir fikrin yanlış-kötü yönlerini ortaya koymak ya da yanlışlığını ispatlamak olmadığını belirterek asıl eleştiriyi, "bir yanlışlığı ortaya koyarken aynı zamanda o işin doğrusunu ve olması gerektiğini de söylemek" olarak tanımladı.

Yapıcıoğlu, "Şimdi bunları olabilecek en sağlıklı şekilde yapabilmek adına gittiğimiz her yerde insanlarımızı temsil edenleri bir araya getirmeye çalışıyor, onlardan görüş alıyor, onların gözünden ülkenin fotoğrafını çekmeye çalışıyoruz. Bize yönelik soruları varsa o sorulara ilişkin kendi çözümlerimizi ya da bakış açımızı iletmeye çalışıyoruz. Eğer bu bakış ve çalışma tarzımız diğer partilere ulaşırsa Türkiye daha güzel yerlere gelecektir." diye belirtti.

"Kişinin hangi görüşe yakın olduğu önemli değil, insansa muhteremdir"

Sorun çözecek mercide olmasalar da sorunları ilgili makamlara iletip takipçisi olabileceklerinin altını çizen Yapıcıoğlu, şunları söyledi:

Sizlerin herhangi bir konuda dile getirmek istediğiniz görüş, öneri, eleştiri ya da sorun varsa bunları not alacağız. Bugün o sorunları çözecek mecra değiliz ama madem siyaset yapıyoruz o zaman vatandaşımızın herhangi bir sorunu varsa o sorunu çözüme kavuşturma sorumluluğumuz vardır. Bu sorunları sizin adınıza çözebilen makamların masasına bırakabilir, işin takipçisi olabiliriz. Bu konuda elimizden gelen gayreti sarf ettik, edeceğimizi de buradan taahhüt ederim. Çok kıymetli projelerimiz var. İktidara gelirsek bütün sorunları çözeceğiz demiyoruz ama iktidara gelmezsek bile elimizde bir şey varsa mutlaka onu da masaya bırakacağız. Bize göre siyaset böyle yapılmalıdır.

Memleketin en büyük sıkıntılarından biri yoğun partizanlık yapılması olduğunu söyleyen Yapıcıoğlu, "Partimizin sloganı 'önce insan öncelik adalet'. İnsan merkezli siyaset yapıyoruz. İnsan derken de sadece HÜDA PAR rozeti taşıyanları kastetmiyoruz. İnsan suretinde yaratılmışsa, hangi görüşe yakın olduğu önemli değil, insansa muhteremdir, eşref-i mahlukattır." ifadelerini kullandı.

"Hizmeti kendi partililerimize değil, görevlendirildiğimiz makama hizmet etmek bizim için bir borçtur" diyen Yapıcıoğlu, adaletin yeniden tesis edilmesini birinci hedef olarak ilan ettiklerini belirterek "Şu anda memleketin birçok sorunu var. Ekonomiden işsizliğe, gelir dağılımı adaletsizliğinden kadroların dağıtılmasına, vergi yükünün paylaşılmasından eğitim sistemine her birinin bazen yalın bazen doğrudan adaletle bağlantısı vardır. Mesela mülakatlarla ilgili sıkıntılardan biri de; yazılı sınavda tam puan alan birinin mülakatta '58 aldın' diyerek elenmesi ya da başka birinin işe yerleşmesi için bir yerlerde nüfuzlu tanıdıklarının olmasıdır." şeklinde konuştu.

Dezavantajlı gruplara yönelik görüşlerini de aktaran Yapıcıoğlu, "Dezavantajlı tüm gruplar için dezavantajlarını hissettirmek, bir yük ya da anormal olarak değerlendirmek anormalliktir. Dezavantajlı grup içerisinde çocuk, yaşlı, kadın olabilir. Genel anlamda dezavantajlı insanların durumlarını onlara hissettirmemek için ne gerekiyorsa onu yapmak lazım. İnsanın en şerefli mahlukat, belki kâinatın özü ve aynı zamanda meyvesi olmasından dolayı kendi ayakları üzerinde durup çevrimiçi yaşayabilmesi için gerekli tüm şartları oluşturmak lazım. Bu sadece otizm değil, tüm gruplar için yapılmalıdır." dedi. (İLKHA)