Ukrayna Savaşı’nın 2. Dünya Savaşı sonrası kurulan küresel ekonomik düzeni çöküş sürecine soktuğunu düşünenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Kutuplaşmanın giderek arttığı, Batı-Rusya ekseninde savaş yaptırımlarının giderek ağırlaştığı, Batı-Çin ekseninde ise ticaret savaşlarının arka planda devam ettiği bu yeni dünya düzeni, Financial Times’ın baş yazarı Martin Wolf ’a göre de “açık ticareti tehlikeye soktu”.

“Yerel hataların ve küresel sürtüşmelerin damga vurduğu yeni bir dünya düzenine geçiyoruz” diyen Wolf, özellikle ABD’nin sorunları ‘çözmeye’ çalışmak yerine, ulusalcılık ve yabancı düşmanlığı söylemleriyle öfkenin başta Çin olmak üzere ‘adil olmayan’ rakiplere yöneldiğini aktarıyor. Bu öfke ABD’de hem demokratlar hem cumhuriyetçiler tarafından destek görürken, Çin de daha içe dönmeye başladı ve Ukrayna Savaşı bu ayrımı daha da derinleştirdi.

 Bu yeni düzenin çok büyük sorunlar yarattığına değinen Wolf “Dünya sistemi çatırdayabilir, muhtemelen de öyle olacak” dedi.

Bankacılıkta "fırtına öncesi sessizlik" uyarısı

FT’nin uzun yıllar bankacılık sektörü editörlüğünü yapmış Patrick Jenkins, merkez bankalarının enflasyon şokuyla sıkılaşmada vites yükseltmesinin önümüzdeki dönemde bankacılık sektörünü de olumsuz etkileyeceğine dikkat çekerek “Bankalar karamsar ekonomik görünümden kaçamayacak” değerlendirmesi yapıyor. Fed, ECB ve BoE başkanları Jerome Powell, Christine Lagarde ve Andrew Bailey’nin Portekiz Sintra’da ECB Forum’da yaptıkları açıklamalara atıfta bulunduğu makalesinde Jenkins “çoğu bankanın müşterilerin ödemesinde sorun yaşanmadığını söylediğini” aktarıyor ancak ekliyor “Buradan çıkartılacak sonuç kesinlikle fırtına öncesi bir sessizlik yaşanıyor olmasıdır”. Jenkins, özellikle 2022’inde ECB’nin istisnai şekilde stres testine sokmayacağı Avrupa bankalarının zorlanabileceği görüşünde.