Son dönemlerde ekonomide yaşanan dalgalanmalar, artan hayat pahalılığı ve resmi rakamlara göre enflasyonun yüzde 70'i aşması gibi sebeplerle alım gücü ciddi oranda düşen asgari ücretli, işçi ve dar gelirli kesimler, yaşanan sıkıntılardan ciddi manada olumsuz etkilenen kesimlerin başında geliyor. Enflasyon karşısında ezilen asgari ücretliler, işçiler, emeklilerin durumu ile ilgili yazılı açıklama yapan Hak Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (HAKSİAD), asgari ücretliye yapılan zammın yetersiz olduğunu, yeniden bir düzenleme yapılması gerektiğini, 3600 ek gösterge ile yapılacak düzenlemenin tüm emeklileri kapsaması gerektiğini vurguladı.

"YAŞANAN KRİZ KISA SÜREDE BİTMEYECEK"

Açıklamada, "2022 yılbaşında asgari ücrete yapılan yüzde 50'lik yüksek orandaki zam bugüne geldiğimizde yani altı aylık bir süreçte alım gücünün hızla düştüğü, yüksek enflasyon ortamında maalesef yetersiz kaldı. Ücretlere yapılan zam oranı çalışanların yaşam standartlarına olumlu yansımadığı gibi refah artışına da katkı sağlamadı. Yaşanan bu zor durum hem Türkiye ekonomisinin kendine has yapısal problemlerinden hem de global ekonomideki ciddi sıkıntılardan kaynaklanmaktadır. Enflasyon oranımız her ne kadar resmi verilere göre yüzde 70'i bulmuş görünüyorsa da sokaktaki enflasyon bundan çok farklıdır. Bu haliyle uygulanan ekonomik politikaların bu durumu düzeltemeyeceği aşikârdır. Yaşanan bu yüksek enflasyon, yüksek enerji maliyetleri, navlun giderlerindeki artışlar küresel krizin yerelde ise Türkiye'deki krizin kısa zamanda sona ermeyeceğini, daha da derinleşeceğini göstermektedir. Bu durum ise iş dünyasının maliyetlerini artırmaktadır. Yılbaşında yapılan yüksek zam oranına iş dünyasının vermiş olduğu destek, var olan ekonomik krize karşı hükümetin yanında olduğunu göstermek babında çok anlamlı ve önemlidir. Ancak dünyanın ve Türkiye'nin içerisinde bulunduğu ekonomik olumsuzluklar nedeniyle bu yüksek asgari ücret artışı yeterli olmadı. Bugün gelinen nokta yapılan yüksek orandaki asgari ücretin zammının yetersiz olduğunu göstermektedir. Bu ücret ile çalışanlar hayat standartlarını ve refah seviyelerini düzeltememekte küskün bir dar gelirli profili oluşmaktadır." denildi.

"HÜKÜMETİN ASGARİ ÜCRET KONUSUNDA ATACAĞI OLUMLU ADIMLARI DESTEKLİYORUZ"

HAKSİAD olarak ücretli çalışanların ve emeklilerin refah seviyesinden daha iyi pay almaları gerektiğine inandıkları vurgulanan açıklamada, "İşveren tarafında ise beklenen ücret artışları enerji ve navlun giderlerindeki anormal artışlarla birlikte hesaplandığın da maliyet yükü artmakta üretim yapmak zorlaşmaktadır. Bizler HAKSİAD olarak çalışanlarımız sayesinde iş yaptığımıza inanıyor ve hem yaşanabilecek bir takım sosyal problemlerin önüne geçmek, hem de çalışanlarımızın refah düzeylerinin yükseltilmesinin bir insani yaşam hakkı olduğuna olan inancımızdan dolayı, işçi ve işverenlerin paniğe kapılmadan bu süreci atlatmaları gerektiğine inanıyoruz. Hükümetin 'Asgari Ücret' konusunda yapacağı olumlu çalışmalara katkı sunacağımızı belirtiyor ve gelinen noktada olumsuz ekonomik veriler ve yüksek enflasyon karşısında asgari ücretin yetersiz kalmasından dolayı yeniden bir asgari ücret artışının olması gerektiğine inanıyoruz. Bu vesile ile işverenlerin üzerinde oluşacak olumsuz maliyet etkilerinin ise düşürülecek vergi ve SSK primleri ile karşılanması, oluşan olumsuzlukların hiç olmazsa bu dönemde çalışana, işe ve işverene asgari hasar ile atlatılmasını önermekteyiz. Önümüzdeki yaz döneminde turizmde yaşanacak olumlu gelişmelerin, mevsimsel yaş sebze ve meyve fiyatlarında yaşanacak düşmelerinde ekonomiye bir nebze olsun katkı sağlayacağına, atılacak olumlu adımlarla ve alınacak önlemlerle bu sürecin desteklenmesi gerektiğine inanmaktayız." ifadelerin yer verildi.

"BU ZOR ZAMANDA KAMU KURUMLARI FUZULİ MASRAFLARDAN KAÇINMALI"

Aynı ücret iyileştirmesinin emekliler içinde geçerli olması gerektiği belirtilen açıklamanın devamında şunlar kaydedildi: "3600 ek gösterge ile verilecek maaş farklarının tüm emeklileri kapsayacak şekilde genişletilmesini düşük ücret alan çalışan ve emeklilere verilecek maaş artışlarının hem piyasalarda ekonomik hareketliliği artıracağına hem de bu insanların yapacakları harcamalarla küçük işletmelerden başlayarak tüm sektörlerin işleyişine olumlu katkı sunacaklarına inanmaktayız. Bu zor ekonomik şartlarda hem ücretli olarak çalışan vatandaşların hem de devlet ve hükümet nezdindeki tüm kamu kurum ve kuruluşlarının gereksiz harcamalardan fuzuli masraflardan kaçınması gerekiyor. Vatandaş kendi üzerine düşeni yaptığı gibi devlet ve hükümetin de kendi üzerine düşen ekonomik sıkıntıya göre hareket etmesi gerektiğinin farkında olmalı. Bu vesile ile ülkemizin ve milletimizin yararına atılacak olumlu adımların yanın da olacağımızı kamuoyuna duyururuz." (İLKHA)