DİYARBAKIR- Cezaevinde bulunan hasta tutsaklara dikkat çekmek amacıyla Diyarbakır’da bulunan bazı STK’lar, ortak bir açıklama yaparak, hasta mahpusların bir an önce serbest bırakılmasını istedi. Kurumlar adına açıklama yapan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, açıklamada adı geçen tüm kurumlarla birlikte Cumhurbaşkanı, Adalet Bakanı ve Türkiye İnsan Hakları Kurumu’na içerisinde hasta mahpusların isimlerinin yer aldığı bir mektup göndererek, hastaların durumuna dikkat çekeceklerini söyledi.
 
İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, son 4 ay içerisinde 4 hasta mahkûmun çeşitli hastalıklardan öldüğünü söyleyerek, bu şahısların isimlerini ise; Şahabettin Yücel, Hacı Nasır, İrfan Eskibağ, Gürgün Kurt olarak açıkladı.
 
‘Hasta mahkûmların yaşamları pamuk ipliğine bağlı’
Önceki yıllarda da onlarca hasta mahpusun aynı akıbete maruz kaldığını hatırlatan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Bilici, şimdi de yüzlerce mahpusun ölümle burun buruna kaldığını ifade ederek, “Sağlıklı bir tedavi ortamı olmadığı için cezaevleri ölüm evleri haline geliyor. Ölüm sınırında olan çok sayıda ağır hasta mahpus, tüm girişimlere rağmen serbest bırakılmıyor. Cezaevlerinde hasta mahpus sayısı her geçen gün artarken, mevcut hastaların sayısı ise ölümler nedeniyle her geçen gün azalıyor. Yaşamları pamuk ipliğiyle bağlı ağır hasta mahpuslara ilişkin olarak Adalet Bakanlığı’nın duyarsız yaklaşımı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin insana verdiği değerin göstergesidir ve ne yazık ki utanç vericidir” dedi.
 
Cezaevlerinde yaşanan hak ihlâllerinin ortadan kaldırılmasının ‘gerçek bir barış’ın önkoşulu olması gerektiğini dile getiren Bilici, cezaevlerinde ki ölümlerin toplumsal barışı zedeleyen önemli bir sorun olarak ortada kalacağının altını çizdi.
 
‘Uygulanabilir yasal düzenlemelerin önündeki engeller kaldırılmalıdır’
Bilici, hasta mahpusların kalan yaşam sürelerini hastanelerin mahkûm koğuşlarında geçirmesi ve yakınlarından uzak tutulması; hastaların psikolojilerinin bozulmasına, kötü beslenmelerine, vücut dirençlerinin zayıflamasına neden olacağını ifade ederek, hasta mahkûmlar ile ilgili olarak ise şu önerilerde bulundu:
 
“- Cezaevlerinde kişisel bakımlarını yerine getiremeyecek derecede fonksiyon kaybı olanlarla, ölümcül hastalıkları bulunan hastaların tahliye kararları konusunda titizlikle ve hızla karar verilmelidir.
-Cezaevlerinde barınan mahpusların evrensel hukuk çerçevesinde ve en temel insan hakları esas alınarak yaşam koşulları düzenlenmeli; şiddet, işkence ve kötü muamele uygulamaların önüne geçilmelidir.
-Gerek evrensel hukuk ilkeleri, gerek en temel insan hakları, gerekse kamu vicdanı açısından öncelikle ölümcül hastalığa yakalananlar konusunda daha açık ve daha az yoruma yer bırakacak yasal düzenlemeler acilen yapılmalı ve uygulanabilir olmasının önündeki engeller kaldırılmalıdır.”
-İnfazların ertelenmesi hususunda gecikmelere neden olan ve objektif olmayan kararlarda imzası bulunan Adli Tıp Kurumu bir an önce devreden çıkarılmalı, tam teşekküllü devlet hastanelerinin ve üniversite hastanelerinin vereceği raporlar yeterli görülmelidir."
 
Bilici’nin konuşmasından sonra, BDP Eşbaşkanı Yardımcısı Meral Danış Beştaş da bir konuşma yaparak, hasta mahpusların içinde bulunduğu duruma dikkat çekti. Cezaevlerinde ölümü bekleyen hasta mahpuslar konusunda iktidarın üç maymunları oynadığını belirten Beştaş, “Biz iktidarın bu infaz sisteminin, cezaevlerine yönelik bu politikaların asla tesadüf olmadığını, bunun bilinçli bir politika olduğunu biliyoruz. Dünyanın hiçbir ülkesinde hükümetteki parti bu benim işim değil, yargının işidir diyemez. Şu anda Türkiye’de hasta tutsaklar ölüme giderken, bu kendiliğinden bir ölüm olmayacaktır, bu bir cinayettir. Bunun hukuktaki karşılığı da budur. Adli Tıp Kurumu yüzde 80 engelli olan hastalara bile cezaevinde kalabilir raporu vermektedir. Bu asla bilimsel, tıpta karşılığı olan bir yaklaşım değildir. Adli Tıp Kurumu düşman ceza hukukunun kurumlarından biri olarak bu yaklaşımıgöstermektedir. Bir an önce yasal değişiklikler yapılarak, hasta tutsakların cezaevinden salıverilmesini talep ediyoruz” dedi. (Osman İçli / Sedat Aslan-İLKHA)