Kılıçdaroğlu`ndan yemin için tek şart
``Ne zaman yemin edeceksiniz?`` sorusunu Kılıçdaroğlu, ``Bu kadarlık bir açıklama yapmam yeterli`` diyerek, yanıtlamadı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hiçbir zaman ``parlamentoyu kilitlemek ya da parlamento çalışmasın`` diye özel bir düşüncelerinin olmadığını belirterek, ```Amacımız Türkiye`deki demokrasi ayıbını gidermektir`` dedi.
Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanı Cemil Çiçek`i ziyaretinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
``Bizim hiçbir zaman parlamentoyu kilitlemek, parlamento çalışmasın diye özel bir çaba harcamak gibi bir düşüncemiz olmadı`` diyen Kılıçdaroğlu, ``Böyle bir anlayışımız da olmadı. Parlamentoya saygımızın gereği olarak, yemin etmedik ama Genel Kurulda bulunduk. Amacımız Türkiye`deki demokrasi ayıbını gidermektir`` şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, ayrıca, ``Sayın Cumhurbaşkanımıza da önermiştim. Sayın Başkana da aynı öneriyi yaptım. Bu konunun çözümü ile ilgili olarak grup başkanvekilleri davet edilir, onlar bir araya gelirler, otururlar sorunun çözümü ile ilgili iradelerini beyan ederler ve bu süreci hızlandırmış olur. Bu da bir talebimiz olarak kendilerine aktarıldı`` ifadesini kullandı.
CHPGenel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanı Cemil Çiçek`le görüşmesinde ``yemin krizi`` konusunun açıldığını belirterek, ``Bu konunun çözümüyle ilgili grup başkanvekilleri davet edilir, onlar bir araya gelir. Bu talebimizi Sayın Başkan`a aktardık`` dedi. Kılıçdaroğlu, Çiçek`in de grup başkanvekillerini davet edeceğini söylediğini belirtti.
Kılıçdaroğlu, TBMM BaşkanıCemil Çiçekile yaklaşık 1 saat süren görüşmesine ilişkin gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Görüşmenin, Çiçek`i kutlamak için gerçekleştiğini ancak ``yemin krizi`` konusunun da açıldığını belirten Kılıçdaroğlu, ``uzun uzun konuştuklarını`` kaydetti.
TBMM Başkanı Çiçek`in ``sorunun çözümüyle ilgili düşüncelerini sorduğunu`` aktaran Kılıçdaroğlu, bu sorunun Türkiye`nin bugüne kadar yaşadığı, demokratik anlamda en ciddi sorunlardan birisi olduğunu vurguladığını aktardı.
Kılıçdaroğlu, görüşmede, Cumhuriyet tarihinde ilk kez parlamentonun seçilmiş, hüküm giymemiş, mahkum olmamış ancak tutuklu milletvekilleriyle açıldığını, bu sürecin demokrasi ayıbı olduğunu, demokrasi anlayışlarında ciddi bir zafiyet doğurduğunu, bunun Türkiye`nin sorunu olmakla beraber uygar ülkelerde de anlatmakta zorlanabileceklerini dile getirdiğini anlattı.
GerekBirleşmiş Milletlergerek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gerek Anayasa`nın 90. maddesi gereğince, hukukun üstünlüğünün ne kadar önemli olduğunu ifade ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
``CHP`nin bu tavrının Meclisi boykot olarak adlandırılmaması gerektiğini, bu tavrımızın özünde insan haklarının yattığını, çünkü seçme ve seçilme hakkı bir insanlık hakkıdır... Vatandaş oyunu vermiştir, milletvekillerini seçmiştir. Bu milletvekilleri mahkum değildir sadece tutukludur. Bunların parlamentoya gelip yemin etmeleri gerekir. Önlerinde bir anayasal, yasal engel yok. Uluslararası sözleşmelerden kaynaklanan bir engel yok. Engel; sadece takdir hakkıyla ilgili bir engeldir ve bu sorun yasama organının temel sorunlarından birisidir. Bizim hiç bir zaman parlamentoyu kilitlemek, parlamento çalışmasın diye özel bir çaba harcamak gibi bir düşüncemiz olmadı, böyle bir anlayışımız da olmadı. Parlamentoya saygımız gereği yemin etmedik ama gelip parlamentoda bulunduk. Amacımız; Türkiye`deki demokrasi ayıbını gidermekti. Sayın Başkan`a şunu da söyledim: Aslında hükümetin bize teşekkür etmesi lazım. Nedeni de şu: Eğer bir demokrasi ayıbını ortadan kaldırıyorsak, Türkiye`ye Cumhuriyetini Batı dünyasında demokrasisi gelişmiş bir ülke konumuna getirmek istiyoruz. Amacımız o. Kimse kalkıp da Batıda bize `Türkiye`de niçin hapiste milletvekilleri var?` demesin diye.``
-``BİLEK GÜREŞİ OLARAK GÖRMEK YANLIŞ``-
Kemal Kılıçdaroğlu, Çiçek`e başka bir konuyu daha dile getirdiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
``Sayın Başkan`a, başka bir konuyu daha ifade ettim: Bir olay düşünün dedim. Sayın Başbakan, Sayın Cumhurbaşkanı, AB, anamuhalefet olarak biz ve diğer muhalefet partileri, uzun tutukluluk sürelerinden şikayetçi. Hepimizin şikayetçi olduğu bir konuyu çözmüyoruz. Niye çözmüyoruz? Biz ortak aklımızı niye egemen kılmıyoruz? Bir araya gelelim ve bu sorunu çözelim. Biz çözümsüzlük değil... Bunu bir bilek güreşi olarak görmek de yanlış, bu bir demokrasi, insan hakları, insanlık sorunudur. Bu sorunu çözmeyeceksek, anayasa gibi devasa alanı nasıl bir araya gelip çözeceğiz? Bu açıdan kendileri bu sorunun çözümüne katkı vereceklerini ifade ettiler. Kendilerine teşekkür ettim.
Sorunun çözümüne kim katkı verirse ona şükran borçluyuz. Katkı özellikle şu açıdan olacak; Türkiye`de demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü kuralını egemen kılıyoruz demektir, bunu egemen kıldığımız zaman da Türkiye`de artık insanlar, sağlıklı, iyi çalışan yasaları, yasama, yürütme, yargı organlarının birbirine müdahale etmediği, sağlıklı çalışan bir demokratik ortam içinde yaşıyoruz, artık daha rahat nefes alabiliriz diye bir düşünceye kapılacaklardır. Bugünkü baskı anlayışını büyük ölçüde ortadan kaldırmış olacağız.``
-``TALEBİMİZ OLARAK AKTARILDI``-
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül`e sunduğu öneriyi, TBMM Başkanı Çiçek`e de bulunduğunu ifade etti.
Bu konunun çözümüyle ilgili olarak grup başkanvekillerinin davet edilmesini öneren Kılıçdaroğlu, sözlerini, ``Onlar bir araya gelirler, otururlar, sorunun çözümüyle ilgiyle iradelerini beyan ederler ve bu süreci hızlandırmış olur. Bu da bizim talebimiz olarak kendilerine aktarıldı. Sayın Başkan, `Tabii, grup başkanvekillerini davet ederim, konuşuruz. Madem böyle bir talep var...` dedi`` şeklinde sürdürdü.
``Ne zaman yemin edeceksiniz?`` sorusunu Kılıçdaroğlu, ``Bu kadarlık bir açıklama yapmam yeterli`` diyerek, yanıtlamadı.
AA