Mezopotamya ovasında sıcakların etkisini arttırmasıyla birlikte hasat vakti geldi ancak kuru araziler hem çiftçiyi hem de vatandaşı düşündürüyor.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde hasat vaktinin habercisi olan sıcakların gelmesiyle birlikte, çiftçiler aylarca yağmur, çamur, toz demeden uğraştıkları arazilerden mahsulü toplamak için sıcaklığa aldırmadan işe başladı.
Hem son yıllarda bölgenin yağmur alamaması hem de elektrikle su getirmenin büyük meblağlar oluşturması nedeniyle bazı çiftçiler kuru arazi sorunuyla karşı karşıya kalıyor.
Çiftçiler son birkaç yıldır ektikleri ekinin hasadından fayda göremediklerini ve sürekli zarar ettiklerini belirtirken devletten bu sorunun çözümü için yardım talep ediyor.
"Hasretle beklediğimiz GAP'ın bitmesi en büyük temennimizdir"
Dünyada gıda güvenliğinin giderek öneminin arttığını ifade eden HÜDA PAR Mardin İl Başkanı İsmail Çevik, birçok mega bir proje hayata geçirilirken GAP gibi önemli bir projenin 33 yıldır hala bitmediğini belirterek GAP'ın bitme sürecinin hızlanması gerektiğini söyledi.
Çevik, "Elhamdülillah hasat döneminin başındayız. Şu an da Mardin ilimizin Artuklu-Kızıltepe ilçelerinin arasında bir bölgedeyiz. Mardin bölgesinin yüzde 30'u kuru arazi olarak ekilmektedir. Bu sene mevsim şartlarından dolayı kuru araziler ekim maliyetini dahi çıkaramayacak şekildedir. Kızıltepe İlçe Başkanımız ve çiftçilerimizle birlikte arazileri dolaştık. Bu arazilerin, masraflarını dahi çıkaramayacağına şahit olduk. Bölgemizin şöyle bir durumu var; sulu araziler çiftçilerimizin kendi imkanlarıyla kazdığı kuyulardan yaptığı sulamayla ürün elde edebiliyorlar. İmkân kısıtlılığından veya başka nedenlerden dolayı kuyu kazamayan çiftçilerimizde birkaç yıldır masraflarını çıkaramayacak seviyededirler. Sulu arazi eken çiftçimiz de şöyle bir sıkıntıyla karşı karşıya kalıyor: Özel kuyu kazıldığı, elektrikle sulama yapıldığı ve bölgemizde Çukurova, Kahramanmaraş, Yalova benzeri yerlerdeki gibi sulama olmadığı için sıkıntılar yaşanıyor. Bizim bölgemizin geçen seneki sulama fiyatları az önce bahsettiğimiz bölgelere göre dönüm başı 10 kat fiyat fark ediyor. Bu yıl çiftçilerimize yaptığımız ziyaretlerde geçen sene dönüm başı bin TL olan fiyatın bu sene 3 bin-4 bin TL'ye kadar çıkacağını söylediler. Buğdayın, gıda güvenliğinin bu kadar önem arz ettiği bir dönemden geçerken özellikle yetkili mercilerin bu konuya ciddi bir şekilde kafa yormaları gerekir." ifadelerini kullandı.
"Mardin genelinde 2 buçuk milyon dönümlük arazi kuru olduğu için işletilemiyor"
Mardin'de büyük ölçekte arazilerin kuru arazi olarak kaldığını ve bunların işlenmediğine dikkati çeken HÜDA PAR Kızıltepe İlçe Başkanı Abdullah Kavan, "Doğrusu her yıl bu mevsimde özellikle hasadın kaldırıldığı dönemde çiftçilerle ilgili analiz ve takibatı yapıyoruz. Aslında geçen yıllarda da birçok meselede özellikle elektrikle ilgili mağduriyetlere ilişkin birçok sefer bunu dile getirmiş, yetkililerle görüşmüş ve bu meselenin çözümüyle ilgili birçok açıklamamız olmuştu. Bu sefer daha çok kuru araziler üzerinden yoğun bir şikâyet aldık. Çiftçi ve halkımızın mağdur olduğuyla ilgili bizzat sahada meseleyi görmeye çalıştık. Sahaya geldiğimizde özellikle bu kuru arazilerin, biçerdöverlerin içerisine giremeyeceği bir tabloyla karşı karşıya kaldık. Tabi bu mesele uzun yıllardır konuşulan bir mesele ve belki Konya ve Şanlıurfa ovasından sonra en çok Mardin Ovası ciddi bir ova olarak kabul ediliyor. Özelde Kızıltepe'de halkın çoğunun geçimi çiftçilik ve arazi üzerinedir. Yaptığımız tespitlerde Mardin genelinde 2 buçuk milyon dönümlük arazinin kuru arazi olduğu ve bunların işletilemez halde olduğunu gördük." diye konuştu.
"Halk, Güneydoğu Anadolu Projesi'ni (GAP) umutla bunu bekliyor fakat 30 küsur yıldır bu mesele çözülmedi"
Kısa-orta ve uzun vadede yapılması gerekenler hakkında çözüm önerilerini sıralayan Kavan, şunları söyledi:
Uzun yıllardır buna bir çare bulunmasıyla ilgili HÜDA PAR olarak bazı önerilerimiz vardı. Kısa-orta-uzun vadede bu problemlerin çözümüyle ilgili gerek hükümetin gerek yetkililerin bir adım atması gerekir. Kısa vadede kuyuların kazılması gerekiyor ki çiftçilerimizin de ifade ettiği gibi tamamıyla külfeti yüksek bir çözüm. Bunun devlet destekli olması gerekiyor. Eğer uzun vadede düşünürsek 1989'dan itibaren Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) var ve bu halk umutla bunu bekliyor fakat 30 küsur yıldır bu mesele çözülmüş değil. Tabi bu durumdan sadece çiftçiler tek değil, hayvancılıkla uğraşanlar da bundan ciddi manada etkileniyor. Çünkü yağmurun yağmadığı dönemlerde meralar olmadığı için bu sefer buğday, arpa ve saman değer kazanıyor. Bu yönüyle meseleye bakıldığı zaman bunun saplarından istifade edilemiyor. Birçok besici hayvancılığı bırakmak zorunda kalıyor çünkü bu sadece çiftçilerin değil besicilerin de meselesidir. Hatta bu, süt ve süt ürünlerine de sirayet ediyor çünkü hayvancılık olmadığı zaman birçok süt ve süt ürünü de ya ortadan kalkıyor ya da çok maliyetli bir duruma geliyor. Bu işlemeyen arazilerin acilen işlenmesi gerekir ve bu konuda hükümetin ve devletin adım atması gerekiyor.
"Devlet yetkilileri bu duruma el atmazsa çiftçilik artık çekilmez bir hal alacak"
Yetkililerin kuru arazi için su sorununu çözmesi gerektiğini ifade eden çiftçi Mehmet Kılıç, durumun böyle devam etmesi halinde çiftçiliğin artık çekilmez duruma geleceğini söyledi.
Kılıç, "Bu yıl nisan ayında yağmurun yağmaması nedeniyle arazide kuraklık meydana geldi. Gördüğünüz gibi başaklar dane tutmadı. Tarım İl Müdürlüğü, İlçe Müdürlüğü ve bütün yetkililerinin bu kuru arazilere el atması gerekir. Kızıltepe bölgesinin yüzde 10'undan fazlası kuru arazidir. Biz ve bizden yukardaki bütün arazilere bu yıl biçerdöver girmeyecek. Yapsak bile masrafı çıkmayacak. Bu yıl da arazimizi, yağmurun yağmaması nedeniyle biçemedik. Devlet yetkilileri bu duruma el atmazsa çiftçilik artık çekilmez bir hal alacak. Böyle devam ederse bir daha ekim yapamayacağız. Ekim yapabilmemiz için sulu tarıma geçmemiz gerekiyor ki onun da külfeti yüksek. Buradaki kuyuların derinliği yaklaşık 500, hatta bazı yerlerde 600 metre derinlikte oluyor. Elektrikle sulama yapıldığında da içinden çıkılamaz bir hal alıyor. Onun için devletin buraya ya güneş paneli yapması gerekiyor ya da GAP'ın acilen bitirilmesi gerekiyor. Yoksa susuz tarlaların sahipleri çiftçiliği bırakmak zorunda kalacak." dedi. (İLKHA)