Daiyarbakır'ın İslam orduları tarafından fethedilişinin 1383'üncü yıl dönümü kapsamında etkinlikler devam ediyor.

 

Lice'ye bağlı Duru Mahallesi'nde bulunan Ashab-ı Kehf Mağarası yerleşkesinde düzenlenen Ashab-ı Kehf Uyanış Etkinliği etkinliği Diyarbakır Dini Yüksek İhtisas Merkezi Müdürü Fatih Çatmakaş'ın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Program'da günün anlam ve önemine ilişkin konuşan Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Tanrıverdi, Ashab-ı Kehf gençlerinin özellikleri üzerinden örnekler vererek toplumun Rabbine karşı dürüst olması durumunda ilerleyeceğini, gelişeceğini ve Allah-u Teala'nın yardımını hak edeceğine dikkat çekti.

"Onlar hem rablerine hem de birbirlerine karşı dürüsttü"

Ashab-ı Kehf'in gençler topluluğu olduğunun altını çizen Tanrıverdi, "Kur'an-ı Kerim'in tabiriyle rablerine inanan bir grup gençtirler. Allah-u Teala onlardan bahsederken kaldıkları mağaranın özelliklerini dahi söylüyor. Kur'an-ı Kerim'de onlara bu kadar yer verilmesinin sebeplerinden birincisi Dakyanus karşısında Allah'a inandıklarını söylediklerinde ayağa kalkarak bunu çekinmeden haykırmalarıdır. Yani onlar rablerine karşı dürüsttü." dedi.

Söz konusu gençlerin bir diğer özelliğini de aktaran Tanrıverdi, "İkincisi, yardıma ihtiyaç duyduklarında sadece mü'min arkadaşlarından isterler. Nitekim Yemlihan ismindeki arkadaşlarından yardım istemiş ve onlara el uzatan bu arkadaşları da onlarla beraber uykuya daldı. Güneş takvimine göre 300, kameriye göre 309 yıl uyandıklarında ne tırnak ve saçları uzamış ne de elbiseleri çürümüştü. İşte onlar rablerine olduğu gibi birbirlerine karşı da dürüsttü. Bu da şunu gösteriyor ki bir toplum ister eski peygamberler döneminde ister günümüzde birbirlerine ve rablerine karşı dürüst olsalar kime onların karşısına geçemez. İlerlerler, gelişirler ve Cenab-ı Allah'ın yardımını hak ederler." ifadelerini kullandı.

"Ashab-ı Kehf gençleri Allah’a iman etmiş büyük insanlardır"

Tanrıverdi'nin konuşmasının ardından  Lice Kaymakamı Muhammed Evlice selamlama konuşması yaptı.

Konuşmalardan sonra katılımcılara hitapta bulunan Diyarbakır Valisi Ali İhsan Su, Diyarbakır fethinin 1383’üncü yıl dönümü faaliyetlerini hep birlikte gerçekleştirdiklerini belirterek, Ashab-ı Kehf mağara arkadaşları olan Yemliha, Mekselina, Mesina, Mernuş, Debernuş, Sezanuş, Kafetatayyuş ve köpekleri kıtmir'in bulunduğu mağaranın altında düzenlenen programla onlara dua edip şefaatlerini istediklerini dile getirdi.

Diyarbakır’ın İslam'ın Anadolu'ya açılan kapı olduğunu dile getiren Vali Su, "Ashab-ı Kehf mağara arkadaşları hükümdar Dakyanus’un şerrinden kaçıp Allah’a iman etmiş büyük insanlardır. Nitekim Cenab-ı Hak onları Kur’an-ı Kerim'de 'Onlar Allah’a iman etmiş genç delikanlılardı' şeklinde nitelendirmiştir. Onlar, 'Biz ancak Allah’a iman ederiz' diyorlardı. Ashab-ı Kehf'in dirilişi burada gerçekleşmiştir. Kameri takvime göre 309 yıl uyuduktan sonra Cenab-ı Hak onları uyandırmıştır." şeklinde konuştu.

İl Müftüsü Lütfü İmamoğlu'nun yaptığı dua sonrası okunan ezanla beraber öğle namazı kılındı. Davetlilere verilen yemek ikramının ardından program Grup Tillo'nun seslendirdiği ilahi ve ezgilerle sona erdi. (İLKHA)