Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Mayıs ayı yönetim kurulu toplantısı, Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği`nin ev sahipliğinde Marmaris`te yapıldı.

Cettia Beach Otel`de gerçekleştirilen toplantıya Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, Güney Ege Otelciler Birliği (GETOB) Başkanı Bülent Bülbüloğlu, Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Gülçin Güner, Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkan Yardımcısı Burhanettin Sili, TÜROFED Genel Koordinatörü Necip Boz, Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği (ATİD) Başkanı Savaş Çolakoğlu, Bodrum Otelciler Derneği (BODER) Başkanı Halil Özyurt, Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GÜMTOB) Başkanı Başkanı Haluk Beceren, Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Sururi Çorabatır, TÜROFED Yönetim Kurulu Üyesi Begüm Büyükakyel, Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (DENTUROD) BaşkanıŞeref Karakan, Fethiye Otelciler Birliği (FETOB) Başkanı Yavuz Torunoğulları, Kuşadası Otelciler Birliği (KODER) Başkanı Tacettin Özden, Kuşadası Otelciler Birliği (KODER) Yönetim Kurulu Üyesi Şinasi Hurda katıldı.

"ALKOL YASASINI DESTEKLİYORUZ"

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, "Tütün ve alkol kullanımının kolay erişebilir ve özendirici olmaması lazımdır. Türkiye`nin dünyayla bütünleşmiş bir ülke olarak dünyadaki var olan standartlar çerçevesinde düzenlemeler yapması en doğal hakkıdır" dedi.

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, alkollü içki satışına yapılan düzenlemeye ilişkin,"Tütün ve alkol kullanımının kolay erişebilir ve özendirici olmaması lazımdır. Çünkü bunlar insan sağlığına zararlı ürünlerdir. Kolay erişebilirliğini ve özendiriciliğini engellemek için her türlü yasa yapılabilir. İnsan sağlığını tehdit ettiği için tütün ve alkolün özendirilmemesi gerekir.

Dünyada da bu konuyla ilgili birçok ülkenin yapmış olduğu uygulamalar ve düzenlemeler vardır. Türkiye`nin dünyayla bütünleşmiş bir ülke olarak dünyadaki var olan standartlar çerçevesinde düzenlemeler yapması en doğal hakkıdır" dedi.

Yasanın, turistik işletmeleri olumsuz etkileyeceğine inandıkları bölümlerine müdahil olmaya çalıştıklarını belirten Ayık, "Tütün ve alkol ürünleri kolay erişilebilir ve özendirici olmamalı. Yasanın ruhunda bunun olması gerektiğini yetkililerle paylaştık. İnsan sağlığına zararlı olan bu gibi ürünlerin özendirici olmaması için gerekli kısıtlamalar yapılabilir. Dünyanın birçok ülkesinde de benzer uygulamalar var. Türkiye, dünyadaki uygulanan standartlar çerçevesinde düzenlemeler yapmakta haklı" diye konuştu. Söz konusu yasada turizm işletme belgeli tesisler için bazı muafiyetlerin korunduğuna dikkati çeken Ayık, sosyal hayatı etkileyen bu tür yasalarda fazla detaya girilmeden çerçeve çizilmesiyle yetinilmesi gerektiğini ifade etti. Turizmin Türkiye için hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Ayık, "Turizmden elde edilen gelir, hemen hemen ihracatla aynı seviyede. Bu tür yasalar hayata geçirilirken bu gerçekler dikkate alınmalı. Uygulamada ve yorumlamada bazı farklılıklar olabilir. Farklı yorumlamalara yol açabilecek kısımlar eğer mümkün ise yeniden gözden geçirilebilir" dedi.

"HERŞEY DAHİL SİSTEMİ "ÖCÜ" GİBİ GÖSTERİLMESİN"

Otellerde uygulanan "her şey dahil sistemi" konusundaki eleştirilerin hatırlatması üzerine Ayık, sistemin pazarın ve tüketicinin getirdiği bir uygulama olduğunu ifade etti. Her şey dahilin kıyı kesimindeki otellerde olduğuna işaret eden Ayık, şöyle devam etti: "Türkiye`ye gelen 35 milyon turistin yüzde 55-60`ı kıyılarda tatilini geçiriyor. Geri kalan kısım ise Türkiye`nin diğer bölgelerini tercih ediyor. Kıyılar dışındaki tesislerde her şey dahil sisteminin uygulanması söz konusu değil. Turizm sektörü büyüdükçe bunun bir sorun olarak görülmeyeceğine inanıyoruz"

Her şey dahil sisteminin bir "öcü" gibi gösterilmemesi gerektiğini anlatan Ayık, kıyıların turizmde hızlı büyümesinde bu sistemin önemli bir katkısı olduğunu dile getirdi.

Türkiye`nin bu sistemin etkin kullanılmaya başlamasıyla 2000 yılından itibaren turizmde yükselmeye başladığını kaydeden Ayık, her şey dahil sisteminin disipline edilmesi ve kavram kargaşasından kurtarılması gerektiğini vurguladı.

Kaynak: Ajanslar