Geçtiğimiz yıl Kanada'da Katolik Kilisesi'ne ait bir okulun bahçesinde 215 yerli çocuğa ait cesedin bulunmasının ardından benzer bir durum ABD'de ortaya çıktı.
Ülke genelinde yerli Kızılderililerin kaldığı yatılı okullarının bulunduğu 53 alanda 500 mezar tespit edildi.
İçişleri Bakanı Deb Haaland yaptığı basın açıklamasında, "Bu çocukların her biri kayıp bir aile üyesi ve korkunç sistemin bir parçası olarak hayatlarını kaybettiği için bu dünyadaki amacını gerçekleştiremeyen bireyler. Kızılderili yatılı okul politikalarının sonuçları yürek burkucu ve inkâr edilemez. Yerli halkların büyümeye ve iyileşmeye devam edebilmesi için bu politikaların kalıcı mirasına hitap etmek benim önceliğim." dedi.
İçişleri Bakanlığı'nın yaptığı soruşturma sonucunda hazırlanan rapora göre Kızılderililerin çocuklarını asimile etmek amacıyla 37 eyalet veya bölgede faaliyet gösteren 400'den fazla okul, 19. yüzyılın başlarından başlayarak 150 yıl boyunca çalıştı. Söz konusu okullarda çocuklara yönelik cinsel saldırı, duygusal istismar yaşandı.
Rapora göre okullarda, Kızılderili çocuklarının kendi dillerini konuşmaları yasaklandı, onlara İngilizce isimler verildi, sistematik kimlik değiştirme metodolojileri uygulandı. Çocukların kendi dillerini konuşması veya kültürlerini uygulaması durumunda ise hücre hapsi, aşağılama, kırbaçlama, yiyecek vermeme, tokatlama ve kelepçeleme gibi yöntemlerle cezalandırıldıkları belirtildi.
Bakanlık, mezarlarda gömülü çocukların adlarını, yaşlarını ve kabile bağlantılarını içeren ikinci bir rapor hazırlayacağını duyurdu.
Geçtiğimiz yıl Kanada'da Katolik Kilisesi'ne ait bir okulun bahçesinde 215 yerli çocuğa ait cesedin bulunmasının ardından ABD İçişleri Bakanlığı da ülke genelinde benzer bir soruşturma başlatmıştı. (İLKHA)