21 OCAK 2022 11:03
FacebookTwitterPinterestLinkedInWhatsAppE-postaYazdır
Suriye'de 4500 yıllık bir mezarda bulunan koşum hayvanlarına ait DNA'lar analiz edilerek, Göbeklitepe'de bulunan 11 bin yıllık eşek kemiği ve günümüz Suriye Yaban Eşeklerinin DNA'ları ile karşılaştırıldı. Mezardaki melez binek hayvanı iskeletlerinin, Sümer tabletlerinde yer alan savaş arabalarına koşulan 'Kunga'lar ile aynı tür olduğu tahmin ediliyor.
Çivi yazılı tabletler ve mühürler, Mezopotamya'da evcil atların kullanılmaya başlanmasından çok önce, M.Ö 3. binlerde, özellikle diplomatik törenlerde ve savaş araçlarında kunga adı verilen çok değerli binek hayvanlarının kullanıldığını belgelemekteydi. Ancak kungaların ne cins bir koşum hayvanı olduğu tespit edilemiyordu. Bugüne dek kazılarda ortaya çıkan bulgular, Kungaların zoolojik sınıflandırılmasına dair bilgi vermiyordu.
Suriye'nin kuzeyindeki Umm el-Marra'daki Erken Tunç Çağına ait eserlerin bulunduğu kraliyet mezarlığında gerçekleştirilen arkeoloji kazılarda ortaya çıkan ve 4500 yıllık olduğu tespit edilen koşum hayvanlarına ait iskeletler, büyük ihtimalle Kunga adı verilen binek hayvanlarının soyunun aydınlatılmasını sağladı..
Araştırmayla ilgili sonuçlar, Science Advances'te 14 Ocak tarihinde yayınlanan "İnsan yapımı en eski melez hayvanların genetik kimliği, Suriye-Mezopotamya kungaları" (The genetic identity of the earliest human-made hybrid animals, the kungas of Syro-Mesopotamia) başlıklı makalede yayınlandı.
Makalede yer alan bilgilere göre; Umm el-Marra'daki kraliyet mezarlığında bulunan ve ilk etapta bir tür at iskeleti olduğu sanılan hayvanlardan elde edilen DNA'lar incelendi. DNA'dan elde edilen genomun analizine göre hayvanın annesi Suriye yaban eşeği, babası ise soyu 1929'da tükenen Asya yaban eşeği.