İSTANBUL- Birçok vakıf ve derneği bünyesinde barındıran “Kur'an'a Davet Platformu"nun ülke çapında tertip ettiği, “Kur'an'a Davet Panelleri"nin ikincisi İstanbul Bahçelievler Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. “Kur’an ve Davet” konulu panel, Mevlüt Akbal’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Rıdvan Dinçer’in oturum başkanlığı yaptığı panelde, Kalemder İstişare Kurulu Başkanı Ahmet Kalkan ve İLKAV Yönetim Kurulu Üyesi Emrullah Ayan konuşmacı olarak katıldı.
Kalkan: Tebliğ görevini terk etmek şerrimizedir
Kalemder İstişare Kurulu Başkanı Ahmed Kalkan konuşmasında, “Kur'an'da iyiliği emretme ve kötülükten sakındırma sorumluluğu” konusunu anlattı. İslam dininin bireyselliği, sadece insanın kendisini kurtarma anlayışını doğru görmediğini ifade eden Kalkan, “İslam dini insanların, inzivaya veya manastıra çekilip, kendilerini kurtarmaya değil topluma çıkıp, insanları ıslah etmelerini önemli bulmuştur” dedi. “Hayırlı insan olabilmek için hayrı yaymak gerekiyor” diyen Başkan Kalkan, bütün peygamberlerin hayrı davet etmemiş olmaları halinde onca çileye katlanmayacağını söyleyerek, hayrın önemine değindi. “İyiliği emretme ve kötülüğü reddetme” görevini terk etmenin hayrımıza değil şerrimize olacağını kaydeden Kalkan, batıl davalar için insanların amaçlarına ulaştığını ifade ederek, Müslümanların ise kendi, gerçek davaları için gayret göstermemelerinin yanlış olduğunu belirtti.
Tebliğ ederek, kendimizi kurtarabiliriz
İnsanlara tebliğ yapıldığında, “Dünyayı sen mi kurtaracaksın?” gibi sorularla karşılaşıldığını ifade eden Ahmet Kalkan; “İyiliği emrederek ve kötülüğü reddederek belki karşımızdaki kişiyi kurtaramayabiliriz ama hiç değilse kendimizi kurtarırız. Kendimizi kurtarmanın yolu tebliğ etmekle geçiyor… Neticeyi dünyada alamasak bile ahrette alacağız” diye konuştu.
Ayan: davetçi merhametli olmalıdır
İLKAV Yönetim Kurulu Üyesi Emrullah Ayan ise “Kur’an’a Davet Sürecinde Hikmet” konusunu anlattı. Kur’an’a davetin tebliğin omurgası olduğunu ifade eden Ayan, davetin yani tebliğin bıkmadan tekrar tekrar tekrarlanması gerektiğini belirtti. Tebliğci olmak için sağlam bir inanç sahibi olmak, bilgili olmak ve örnek bir yaşayışın gerekli olduğunu vurgulayan Ayan; “Tebliğci olmak için ayrıca sabırlı, şefkatli, merhamet sahibi olmalıyız. Adam kazanma gayreti içerisinde tevazu sahibi olunması gerekiyor” şeklinde konuştu. (Yasir Çelik – İLKHA)