İşgalci israilin İstanbul başkonsolosluğu önünde düzenlenen basın açıklamasına, Filistin davasına sahip çıkan çok sayıda kişinin yanı sıra vakıf gönüllüleri ve HÜDA PAR yetkilileri katıldı.

"Kudüs kıyamete kadar bizim olacaktır"

Basın açıklaması öncesinde bir konuşma yapan HÜDA PAR İstanbul İl Başkanı İsa Güvendik, "Böyle bir günde yine Kudüs'ü, Mescid-i Aksa'yı yalnız bırakmayıp seslerine ses oldunuz. Onları yalnız bırakmadığımızı, her daim yanlarında durduğumuzu tekrar tekrar gösterdik, yine gösteriyoruz. İşgalciler oradan çıkmadıkları sürece, işgalden vazgeçmedikleri sürece, dünya zalimleri işgalcilere destek vermekten vazgeçmediği sürece biz ne Filistin'den ne Mescid-i Aksa'dan ne de Kudüs'ten asla vazgeçmeyeceğiz. Şunu açık ve net söylüyoruz ki; Kudüs ve Mescid-i Aksa Hazreti Süleyman'dan, Hazreti Ömer'den, Selahaddin'i Eyyubi'den bugüne kadar bizimdir. Kudüs ve Mescid-i Aksa Allah'ın izniyle kıyamete kadar bizim olmaya devam edecektir. Onlar her ne kadar işgalci olsalar da, her ne kadar Ramazan ayında oradaki kardeşlerimize zulmetmeyi alışkanlık haline getirseler de İslam coğrafyasının her yerinde olduğu gibi ülkemizin de her yerinde ve İstanbul'da Filistin, Kudüs ve Mescid-i Aksa özgür olana dek oradaki kardeşlerimize nefes olmaya devam edeceğiz." dedi.

Allah'a hamd, peygamber efendimize salat ve selam ile başlayan basın açıklamasını vakıf adına okuyan Şerafettin Güler, Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın Allah tarafından mukaddes kılınan bir mekân, Müslümanların ilk kıblesi, üçüncü Haremi Şerif ve peygamber efendimizin miraca çıktığı yer olduğu hatırlattı.

"Müslümanlar, Kudüs'ü özgürleştirmek ve işgalci siyonistlerden temizlemek ile mükelleftirler"

Güler, "Kudüs, Müslümanların, ümmetin vahdet ve birliğinin sembolüdür. Ümmet onunla izzet kazanır ve onsuz da esareti yaşar. Kudüs düştüğünde ümmet düşer, Kudüs düştüğünde insanlık düşer. Bu dava ümmetin ortak davasıdır. Kudüs İslam ümmetinin onurudur, izzetidir, şerefidir. Müslümanlar, Kudüs'ü özgürleştirmek ve işgalci siyonistlerden temizlemek ile mükelleftirler." diye konuştu.

"Ümmet yaşananlardan sorumludur ve Kudüs'ün yeniden fethinde gücü nispetince mesuliyet taşımaktadır"

Siyonistlerin işgal ve saldırılarına dur denilmemesi halinde aynı akıbetin farklı İslam coğrafyalarında da yaşanabileceğini belirten Güler, "Bir asra yakındır ümmetin ilk kıblesi, İslam'ın mukaddes toprakları, İslam'ın ve Müslümanların en azılı düşmanları olan siyonist Yahudilerin işgali altındadır. Büyük şeytan Amerika ve İslam düşmanı Batılı devletlerin desteğiyle barbar siyonistler, İslam ümmetinin onuruna, izzetine, namusuna, kutsallarına göz dikmiş, saldırmaktadır. Siyonist katiller ilk kıblemiz Mescid-i Aksa'nın hürmetini ayaklar altına almakta, orada ibadet eden Müslümanlara saldırmakta, en kutsal üçüncü mabedimize necis çizmeleri ile girmektedirler. Her gün Kudüs'ten, Filistin'in diğer şehirlerinden gelen cinayet ve katliam görüntüleri ekranlara düşmekte, siyonistler kadın çocuk, genç yaşlı dinlemeden mazlum Filistin halkını katletmektedir. Bu katiller sürüsüne dur denilmezse bugün Kudüs'ün esaret altında olması gibi, yarın İstanbul, Tahran, İslamabad, Kahire, Mekke, Medine ve diğer İslam şehirleri de benzer tabloyla karşı karşıya kalacaktır. Ey İslam ümmeti! Ey Müslüman idareciler! Ey İslam âlimleri, kanaat önderleri, aydınlar, hürriyetlerine düşkün müminler! Gözlerinizi açın! Ümmete emanet olarak bırakılmış olan bu mübarek topraklar için mücadele etmek, sadece Filistin halkına bırakılacak bir sorumluluk değildir. Tüm ümmet yaşananlardan sorumludur ve Kudüs'ün yeniden fethinde, gücü nispetince mesuliyet taşımaktadır. Filistinli Müslümanlar, bütün İslam âleminin yükünü omuzlarında taşıyarak ümmetin izzetini korumaya çalışmaktadırlar. Bakınız aziz İslam kahramanlarının neler yaptıklarına! İntifada Siyonist işgalcilerin de kalbine dayandı. Artık sözde başkentlerinde bile Müslümanların kahredici direnişlerinden emin olmayan, sokaklarda korka korka dolaşan Siyonistler var. Allah’ın izniyle direniş şahlanıyor! Batı Şeria, işgal altındaki 1948 toprakları ve bütün Filistin birer Gazze olma yolunda. Yeni bir intifadanın ayak sesleri siyonist işgalcilere kâbuslar yaşatıyor. Siyonist işgalcilerin yıkılışı yakındır. Bu, Allah'ın ve resulünün müjdesidir." şeklinde konuştu.

"Ümmetin özgürlük ve izzeti Kudüs'ün özgürlük ve izzetine bağlıdır"

Bugün bizler de bu davaya sahip çıkmaz ve Kudüs’ün özgürlüğü için üzerimize düşen vazifeleri yerine getirmezsek, hepimiz vebal altında kalırız." diyen Güler, konuşmasını şu şekilde tamamladı:

"Zalimlerin esareti altında, zillet içerisinde debelenir ve ebedi âlemde de hesabını veremeyiz. Müslümanların ortak davası olan Kudüs’ü ümmetin vahdetine vesile kılmak, ihtilaf ve suni ayrılıkları bu dava için bir tarafa bırakmak ve Siyonist İsrail’e karşı yekvücut olmak gerekmektedir. Bilindiği gibi bugün Dünya Kudüs Günü. Bugün Müslümanlar dünyanın dört bir tarafında meydanlara akın etmiş, Kudüs davası için bir araya gelmiş vaziyette. Bugün günlerden Kudüs. Ümmet evlatlarının elleri Kudüs için duada. Yükselen haykırışlar Kudüs için. Gün; Kudüs için feryat etme, fedakârlık yapma, Kudüs davasını omuzlama, Kudüs için feda olma günüdür. Ümmetin özgürlük ve izzeti Kudüs'ün özgürlük ve izzetine bağlıdır. Gelin hangi millet, parti, tarikat, cemaat ve hareketten olursak olalım, vahdet ve uhuvvet içerisinde, Allah'a dayanarak Kudüs'ün düşmanlarına karşı mücadele edelim. Kudüs'ü özgürleştirerek ümmete özgürlük, bağımsızlık ve izzet yolunu açalım. Bu vesileyle tüm Müslümanların Kudüs Günü'nü tebrik ediyor, en kısa zamanda bu günün özgür Kudüs'te ve Mescid-i Aksa'da kutlanmasını yüce rabbimizden diliyor, bu dava uğrunda mücadele eden ve bedel ödeyen tüm kardeşlerimizi minnetle yâd ediyoruz. Rabbimiz, bizleri de bu yüce dava uğrunda mücadele eden şerefli kullarından eylesin." (İLKHA)