Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi, bir dizi temaslarda bulunmak üzere Bitlis’e geldi. Hava yoluyla Muş’a, oradan da kara yoluyla Bitlis’e gelen Kirişçi, Bitlis Valiliğini ziyaret etti.
Buradaki ziyaretin ardından Kirişçi, tarım sektör temsilcileriyle bir araya gelerek, sorunlarını dinledi.
Burada açıklamalarında Kirişçi, Türkiye’nin çalışanları ve merkez taşra teşkilatı itibariyle 5’nci bakanlık olduklarını söyledi.
Ormanların önemli olduğunu belirten Kirişçi, “Tabi ki Bitlis, orman alan bakımında yüzde22 ile Türkiye geneline göre biraz düşük olsa da neticede orman çok önemli. Geçtiğimiz yıl temmuz ayında başlayan yangınlarda gördük ki sadece orman ağaçlarımız değil, orman içindeki canlılarımızda bunun bedelini ödedi. Bizlerin de bireyler olarak daha proaktif, daha birtakım tedbirleri bir an önce uygulamak, ormana sahip çıkmak durumunda olduğumuz anlaşılmış oldu.” dedi.
“Belirli tarihlerde orman alanlarına girişi yasaklayacağız”
“Her yıl 3 binin üzerinde orman yangınları oluyor.” diyen Kirişçi, “Bunlardan sadece 10-15’i, bilemediniz 20’si kamuoyuna mal oluyor. Diğerleri o cefakâr orman çalışanlarımız tarafından gece gündüz yürüttükleri faaliyetlerle söndürülüyor. Sadece yangın var, bu yangını söndürmek için yeterli araç gereçleriniz var değil, aynı zamanda bu yangınların olmaması için de birtakım tedbirler almak durumundayız. Belirli tarihlerde orman alanlarına girişi yasaklayacağız. Bu da uygulanması gereken bir uygulama. Vatandaşlarımızın piknik olarak kullandığı alanlarda dahil bazı tedbirleri almak durumundayız.” ifadesini kullandı.
“Türkiye su zengini bir ülke değil”
Türkiye’nin su zengini bir ülke olmadığını hatırlatan Kirişçi, şunları kaydetti:
“Tabi Türkiye su zengini değil. 574 milimetrelik yıllık ortalama yağışımız var. Bitlis gibi her ilimiz şanslı da değil. Bitlis’te bin 100 milimetrenin üzerinde. Bu tabi Türkiye ortalamasının neredeyse 2 katına yakın. Suyu idareli ve verimli kullanmak zorundayız. Su zengini olsak bile doğru kullanılmaz ise tıpkı bilinçsiz gübre kullanımı gibi, bilinçsiz su kullanımı da toprağı ve bitkiyi yorar. Bu konularda da son derece hassasız.”
“Stratejik ürünlerde kendi kendimize yetmeliyiz”
Bitlis’in, tipik Türkiye olarak görmek istedikleri tarımsal fotoğrafı gösterdiğinin altını çizen Kirişçi, stratejik ürünlerde kendi kendilerine yetmeleri gerektiğini belirtti.
Kirişçi, “Bitlis tipik bizim Türkiye olarak görmek istediğimiz tarımsal fotoğrafı gösteriyor. Nedir bizim görmek istediğimiz fotoğraf? Stratejik ürünlerde kendi kendimize yetmeliyiz. Diğer ürünler konusunda da üretimimizi yapmalıyız. Bu ürünlerin fazlasını da gerek ülke içine gerekse de ülke dışına insanların hizmetine, pazara sunabilmeliyiz. Eğer sizin meralarınız yeterli değilse, siz evinize mutfakta yemek yapmıyor, sürekli birilerinden bir pizza, birilerinden bir burger, bir döner siparişi veriyorsunuz. Bu sürdürülebilir bir şey değil. Sürdürülebilir olan bu hayvanların ihtiyacı olan ürünlerin de o bölgede yetiştiriliyor ve bunu hayvanlara yediriliyor olması lazım. Üreticilerimizin, üretiminin çok kıymetli ve değerli olduğunu bir kez de Bitlis’ten ifade etmek istiyorum. Gördük ki bir Rusya-Ukrayna savaşı oldu. Cebimizde paramız var ama hiçbir şey satın alamıyoruz. Veyahut teknolojimiz var, kullanamıyoruz. Niye? Çünkü onlar bizi doyurmuyor. Bizi doyuran ülkemiz üreticisinin ürettiklerinin bizdeki gıda ve yem olarak karşılığıdır.” diye konuştu. (İLKHA)