Genç Memur-Sen Malatya İl Başkanlığı işgalci terör çetelerinin Mescid-i Aksa’ya yaptığı saldırı ile ilgili yazılı basın açıklaması yaptı.
Genç Memur-Sen Malatya İl Başkanı Oğuzhan Önver, “Yıllardır bütün dünyanın gözleri önünde Filistin topraklarında bir insanlık trajedisi yaşanmaktadır. Filistin’de dün Mübarek Ramazan ayının ikinci Cuma Namazını eda etmek üzere; sabah namazında Mescidi Aksa’da toplanmaya başlayan kardeşlerimize yapılan saldırı ile israil güçleri zalim ve işgalci olduğunu bir kez daha göstermiştir. israil polisi, işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleyerek 152 Filistinli kardeşimizi yaralamış ve zor kullanarak Kıble Mescidi'nin içine kadar girmiştir. Savaş halinde bile uluslararası hukukun gereği olarak dokunulamayacak olan ibadethaneler, İşgalci İsrail güçlerinin hukuk tanımaz tavrı ile tahrip edilmiş ve yüzlerce mazlum Müslüman Kıble Mescidinde ters kelepçe ile yüzüstü yere yatırılarak adeta esir alınmıştır.” diye anımsattı.
Önver, “Rahmet, bereket ve mağfiret ayı olan Ramazan’ı Şerifin Müslümanlar arasındaki dayanışması, İslam düşmanlarını teyakkuza geçirmiş durumdadır. İşgalci israil güçleri, Müslümanların birliğine karşı sergilediği şiddet seremonisini bir kez daha ortaya koyacağının işaretini, Ramazan ayının arifesinde yaptığı provokasyonlarla vermişti. Her ne hikmetse bütün bir yıl boyunca hiçbir şekilde vuku bulmayan hadiselerin Ramazan’ı Şerifin arifesinde ortaya çıkması manidardır. Topların, tankların, savaş uçaklarının hatta ve hatta kimyasal silahların hayâsızca kullanıldığı bir işgalde, işgalcinin güya mağdur olduğu algısı yaratılmaya çalışılmaktadır. Bilinmesini isteriz ki Müslümanlar bu senaryoların artık farkındadır. Şiddet için meşruiyet zemini hazırlayanların mağduriyeti, ancak ve ancak kara bir mizahtan ibarettir. Müslümanları kışkırtmak amacıyla Mescid-i Aksa etrafında yaşlı, genç, kadın çocuk demeden katliam yapan, postallarla Kıble Camii’nin içinde terör estirip ibadet eden insanlara gaz bombalarıyla, kauçuk kaplı mermi ve ses bombaları ile saldıran, camide bulunan Kur’an-ı Kerimleri yerlere atıp üzerlerinde tepinen korsan devlet israil’in son kışkırtmalarından biridir bu.” dedi.
Başta Birleşmiş Milletler olmak üzere bütün uluslararası aktörleri de insan hak ve hürriyetleri noktasında sergiledikleri ikircikli tavırlarından vazgeçerek siyonist israil’e karşı tavır almaya davet ettiklerini kaydeden Önver, “Uluslararası güçlerin, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısındaki tepkisi hepimizin malumudur. Müslümanlar, bilhassa Filistin ve Kudüs mevzu olduğunda da aynı tavrın gösterilmemesi bu aktörlerin samimiyet ve meşruiyetine de gölge düşürmektedir. Defalarca ifade ettiğimiz üzere bilinmesini isteriz ki; Kudüs, bizim nazarımızda bir mihenktir. Her bir karışı İlahi vahyi insanlığa bildiren peygamberlerin izlerini taşıması hasebiyle Kudüs; insan olma şuuru, selamete erme bilinci ve sulhun mihengidir. Mescidi Aksa’da Harem’i Şeriftir. Müslümanların ilk kıblesidir. Biz Müslüman Gençler olarak ne pahasına olursa olsun kutsal beldeye ve ilk kıbleye sahip çıkmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Kim ne yaparsa yapsın asla yılmayacak ve genç nesillere bırakılan en büyük mirasın bilincinde hareket etmekten geri durmayacağız.” İfadelerini kaydetti.
İşgal rejiminin ilk kıblemize yaptığı alçakça saldırıları kınadıklarını belirten Önver, Zalimin zulmüne dur diyeceklerini ve Kudüs için kıyama durduklarını kaydetti.
“Başta Filistin halkı olmak üzere zulme maruz kalan kim olursa olsun sahip çıkmayı ve adil ve yaşanılabilir bir dünya için mücadele etmeyi sürdüreceğiz”
Önver, son olarak şunları söyledi: “Bu duygu ve düşüncelerle; biz bugünün gençleri ve yarının büyükleri olarak temin ederiz ki; asla ve asla bu meselenin peşini bırakmayacağız. Bu inanç ve kararlılıkla başta Filistin halkı olmak üzere zulme maruz kalan kim olursa olsun yeryüzünde iyi insanlar halkasını çoğaltıp adil ve yaşanılabilir bir dünya için mücadele etmeyi sürdüreceğiz. Mevcut dünya sisteminde, yeni inisiyatif alanları ve yeni sorumlulukların ortaya çıktığı bir süreçle karşı karşıya olduğumuzun bilincindeyiz. Yaşanabilir, adil bir Dünya ufkunu muasır bir sisteme taşıma hedefi ile hareket edeceğiz. Müslüman gençler olarak Küresel örgütlerin karşısında örgütsüzlük nedeniyle zayıf düşüp dağılmaya ve mağlup olmaya geçit vermeyeceğiz. Geleceğin teminatı olacak örgütlülüğü tesis ederek, inşa ve ihya yolculuğunda insanlık için iyilik meşalesi olma mücadelesini bütün şer ve karanlık zihinlere karşı sürdüreceğiz.” (İLKHA)