Mübarek Ramazan ayının çocukların dini eğitim almaları açısından önemli bir fırsat olduğunu belirten Gündoğar, çocuğun büyüklerine bakarak oruç tutmak istemesi, iftarı dört gözle beklemesi, sahura kaldırmaları için anne ve babasını tembihlemesinin, çocuk için paha biçilmez yaşantı olduğunun altını çizdi.
Gündoğar yaptığı yazılı açıklamada, "Hayatlarının başında olan çocukların ileriki yaşlarda hayatlarını mutlu bir şekilde devam ettirmeleri onların küçük yaşta alacakları eğitime bağlıdır. İnsanın maddi ve manevi dünyasını aydınlatan dini değerler ve prensiplerin de çocuk yaşta verilmesi bu değerlerin hayatımızda kalıcı olmasını sağlamaktadır." dedi.
"Ramazan ayı çocukların dini terbiye almaları için önemli imkânlar sunmaktadır"
Çocukların dini bir terbiye almaları için Ramazan ayının fırsat olduğunu dile getiren Gündoğar, "Çocukların dini terbiye almaları için önemli imkânlar sunmaktadır. Ailede Ramazanla beraber başlayan hareketlilik çocukların güzel bir heyecan yaşamasına sebep olmaktadır. Ramazan'ın başlangıcı, hilalin görülmesi, sahura kalkmalar, iftar telaşı, evde okunan Kur’an hatimleri çocuğa unutulmaz hisler yaşatmakta ve bu tecrübeler onun hayatına farklı bir renk olarak yansımaktadır. Çocuğun büyüklerine bakarak oruç tutmak istemesi, iftarı dört gözle beklemesi, sahura kaldırmaları için anne ve babasını tembihlemesi çocuk için paha biçilmez yaşantılardır. Tam gün oruç tutup büyük bir heyecanla iftarı beklemesi, sonrasında arkadaşlarıyla bu anılarını paylaşması çocuğun ruh dünyasına çok büyük katkılarda bulunmaktadır." ifadelerini kullandı.
"Erkek çocuğun babasıyla, kız çocuğun annesiyle camiye teravihe gitmesi ayrı bir zenginlik"
Çocukların ileride mütedeyyin ve duyarlı bir Müslüman olmasının küçük yaşta alacağı dini eğitime bağlı olduğunu belirten Gündoğar, şöyle devam etti:
Erkek çocuğun babasıyla, kız çocuğun annesiyle camiye teravihe gitmesi ayrı bir zenginlik olarak onun dini yaşantısına girmektedir. Camide cemaatin namazını gözlemlemesi, onları taklit ederek namaz kılması, çocuğun zihin dünyasını anlamlı kılmakta, dini eğitimini zenginleştirmektedir. Dini yaşantısının üzerine bina edeceği temel taşları çocuk bu yaşlarında camide, cemaatte gördüklerini yaparak döşemiş olmaktadır. Bütün bu güzellikler ve zenginliklerin yegâne sebebinin Yüce Allah olduğu, çocuğun zihnine bu güzel yaşantılarında yavaş yavaş nakşedilmektedir. Oruç, namaz, iftar, sahur, teravih, zekât, fıtır sadakası, zekât, bunların hepsi Ramazan ayı ile çocuğun zihnine kazılır ve unutulmaz kılınır. Ramazan ayında çocukların heyecanla yaşadığı bu güzel tecrübeler onun ileri yaşlardaki dini hayatını aydınlatan birer kandil görevi göreceklerdir. Çocuğun bu heyecanı onu ilerde namazını kılan, zekâtını veren, namazını aksatmayan, Rabbine iyi bir kul olarak için gayret eden bir kişiliğe bürünmesine vesile olacaktır.
Gündoğan, ebeveynler olarak daha duyarlı davranılması gerektiğini belirterek, "Anne ve babalar olarak çocuklarımızın Ramazan ayının bu manevi sofrasından doya doya faydalanmalarını sağlamak temel görevimizdir. Çocukların bu saf ve tertemiz zihinlerini ilahi lütufların yağmur gibi yağdığı bu rahmet ve mağfiret mevsiminden istifade ile yoğurmak, onların manevi hayatlarını en güzel şekilde beslemek temel görevimiz olmalıdır." dedi. (İLKHA)