Müslüman bir genç tarafından örnek alınacakların Hazreti Muhammed ve onun ashabı olması gerektiğini ifade eden Siyer Araştırma Derneği Başkanı İlahiyatçı yazar Sinan Konuk, Müslüman gençliğin nasıl olması gerektiği ilgili İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Gençliğin Hazreti Muhammed'in Sallallahu Aleyhi Vesellem ahlakı ile ahlaklanabilmesi için siyeri okumaları gerektiğini söyleyen Konuk, Peygamber efendimizin Sallallahu Aleyhi Vesellem ahlakın en zirvesinde olduğunda belirtti.
Müslümanların şimdi ibadetlerini kulluğunu bazı mekan ve zamanlara hapsettiğini ifade eden Konuk, sahabenin dünyasında böyle bir anlayışın olmadığını, hayatının tamamını Ramazan ayı gibi geçirdiğini söyledi.
Allah Resul'ünün hayatını öğrenmek için, Kur'an'a ve hayatını anlatan siyer kitaplarına başvurmamız gerekiyor diyen Siyer Araştırma Derneği Başkanı İlahiyatçı yazar Sinan Konuk, "Ahzâb Suresi 21. ayette "Allah 'ı ve ahiret gününü umanlar, Allah'ı çokça zikredenler için, Allah Resulünden güzel bir örneklik vardır." buyrulmaktadır." dedi.
"Peygamber efendimizin hayatının anlatıldığı kitaplara başvurmamız gerekiyor
Herkesin örnek aldığı hayatların olduğunu vurgulayan Konuk, "Gençliğin en çok sıkıntı duyduğu şeylerden bir tanesi de kendilerine örnek şahsiyetler bulamamasıdır. Bir futbolcu veya bir sinema aktörünü, gençliğin örnek almasının sebebi, onların önüne güzel örnekler sunamadığımız içindir. Bizim yapmamız gereken, diğer insanların hepsini aradan çıkarıp Allah Resulüyle insanları buluşturmaktır. Bunun en güzel yöntemlerinden bir tanesi de peygamberimizin hayatının anlatıldığı kitaplara müracaat etmektir. Dolayısıyla Resulullah'ın hayatına, örnek almak, ideal Müslüman profili ortaya çıkarmak anlamında bakmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.
"Siyeri okuyabilirsek, hayatımıza taşıyacak çok iz buluruz"
Allah Resulünün, Kalem Suresi'nde muhteşem bir ahlak üzere olduğunun haber verildiğini vurgulayan Konuk, "Yani biz, onun ahlakı ile ahlaklanmak için siyeri okumalıyız. Resulullah'ın ahlakına baktığımız zaman, ahlakın her alanında zirve halindedir. Çünkü ayet de bunu söyler: 'Sen muhteşem, çok güzel bir ahlak üzeresin.' Şöyle düşünelim; cahiliye toplumu içerisinde Peygamberimiz neden Peygamber olarak seçildi? dediğimizde, bu ayet bize cevap verir. Çünkü onun ahlakı gibi ahlak sahibi olan hiç kimse yoktu ve yaşadığı toplumda kırk yıl boyunca Peygamberlik gelmeden önce, Muhammed Resulullah'tan önce Muhammedü'l Emin'di. Biz güvenilir, dürüst ve doğru olmayı kimden öğreneceğiz? Birincisi kuran, ikincisiyse Resulullah'ın hayatıdır. Bu bakış açısıyla siyere yaklaşırsak ve siyeri okuyabilirsek, hayatımıza taşıyacak çok iz buluruz." şeklinde konuştu.
"Müslüman bir genç nasıl olur, Mus'ab bin Umeyr'de görülebilir"
Sahabe nesli için, Beyyine ve Tevbe Suresi'nde geçen, "Allah onlardan, onlarda Allah'tan razı olmuştur." ifadesini kullandıklarını belirten Konuk, bu cümlelerin, dünden bugüne hiçbir nesil ve şahsiyet için kullanılmadığına dikkat çekti.
Allah'ın sahabe neslinden ve yaptıklarından razı ve memnun olduğunu söyleyen Konuk, "Allah onlardan neden razı olmuş diye sorduğumuzda, Hazreti Ebubekir'de doğruluk, Hazreti Ömer'de adalet, Hazreti Osman'da hayâ ve Hazreti Ali'de de ilim ve cesaret ön plana çıkmaktadır. Mus'ab bin umeyr'e baktığımızda da ideal bir genç, Müslüman bir genç nasıl olur onu görmekteyiz." dedi.
Sinan Konuk
Ümmü Eymen'in, Hazreti Ebubekir ve Hazreti Ömer'in kendisini ziyareti esnasında onları ağlayarak karşılamasına ve sebebi sorulunca da "Hep buraya üç kişi gelirdiniz, bugün o resimde bir kişi eksik" dediğini ifade eden Konuk, Hazreti Ömer'in ölümü hatırlatması üzerine, Ümmü Eymen'in şunları söylediğini belirtti:
Resulullah aramızda iken, Allah bizimle konuşuyordu. Allah Resulü bizim içimizden ayrılınca, Allah bizimle konuşmayı kesti. Allah Resulü aramızda iken, bize neyi doğru neyi yanlış yaptığımızı, Allah ona bildiriyordu, o da bize bildiriyordu. O gidince, biz hayatımızda neyi doğru neyi yanlış yaptığımızı bilmiyoruz. Allah Resul'ünün hayatını bilmemek, siyere vakıf olmamak ve hayatını üç beş tane kitaptan okumamak, bizim neyi doğru neyi yanlış yaptığımızı bilemediğimiz anlamına gelir çünkü her iş için bir modele, ustaya ihtiyaç vardır. Eğer biz bu dini hakkıyla yaşamak istiyorsak, hayatımızı Allah Resul'ünün hayatına, benzetmek zorundayız. Sahabeyi sahabe yapan buydu.
"Sahabe, hayatının tamamını, Ramazan günleri gibi geçiyor"
Resulullah'ın, Allah ile bağının tek bir an bile kopmadığını vurgulayan Konuk, "Peygamber efendimizin, Sallallahu Aleyhi Vesellem her şeyle alakalı yapmış olduğu bir duası vardır. Sonuç olarak şunu anlıyorsunuz; Peygamber efendimiz, Sallallahu Aleyhi Vesellem sürekli Allah ile irtibat halinde, onun gözetiminde bir hayat yaşıyor. Dolayısıyla Ramazan ayı geldiğinde de hayatında hiçbir değişiklik olmuyor bu minvalde. Fakat kulluk ibadet noktasında efendimizin zirvelere çıktığını görüyoruz." dedi.
Ramazan ayı geldiğinde, Allah Resul'ünün cömertliğinin zirveye taşındığını, O'nun elinde yetişen sahabe neslinin de ömrünün tamamını bir Ramazan gibi geçirdiğini söyleyen Konuk, "Biz ibadetlerimizi, kulluğumuzu bazı zamanlara ve mekanlara hapsediyoruz, fakat sahabenin dünyasında böyle bir anlayış yoktur. Ramazan ayında; ibadet, kuran okuma, hatim, mukabele, cömertlik, infak ve sadaka noktasında bunların artırılması gerekiyor. Fakat bir ay bunları yapayım, diğer 11 ay normal hayatına devam edeyim anlayışının sahabenin hayatında olmadığını görüyoruz. Sahabe, ömrünün tamamını bir Ramazan günleri gibi geçiyor." ifadelerini kullandı.
Allah Resulünün, sahabenin önünde rehber olduğunu ifade eden Konuk, şu ifadeleri kullandı: "O'nun elinde yetişen, onun gösterdiği istikamette bir hayat yaşıyor. Dolayısıyla şunu diyebiliriz, biz Ramazan Müslümanı değiliz; bütün zamanlarda ve mekanlarda Müslümanız. Müslüman şahsiyetimizi ortaya koymamız gerekiyor. Rabbim, ömrümüzün tamamını Ramazan gibi geçirebilmeyi, Kadir'le Kader gecesinde de Rabbimizin affettiği kullar listesinde olmayı, hepimize nasip eylesin." (İLKHA)