Medya mensuplarıyla iftar programında bir araya gelen Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Ramazan ayının iyiliğe, güzelliğe, bolluk ve berekete vesile olmasını diledi.
Erbaş, Suudi Arabistan'ın bu yıl hac ibadeti için ülke içinden ve dışından toplam bir milyon ziyaretçiyi kabul edeceğini, ancak Türkiye’ye ayrılacak kontenjanla ilgili detayların gelecek haftalarda açıklanacağını söyledi.
Ramazan’ın bir ibadet mevsimi olduğunu ifade eden Erbaş, “Varoluşumuzu değerli ve anlamlı kılan ibadetlerimizin önemli bir kısmı, bu aya mahsus olarak emredilmiştir. Ayrıca oruçlarımız, zekâtlarımız, fitrelerimiz, namazlarımız, sadakalarımız ve tüm iyiliklerimizle bu ay, ruhumuzu dirilten ve kulluk bilincimizi güçlendiren bir bereket iklimidir.” dedi.
Erbaş, Ramazan ayının müminlere yiyip içtiklerinden, konuşup yazdıklarına, beşeri ihtiyaçlardan sosyal ilişkilere kadar bütün hayatlarını Allah’a kulluk ve sorumluluk ekseninde sürdürme iradesi kazandırdığını söyledi.
Ramazan’ın bir Kur’an mektebi olduğunu dile getiren Erbaş, “Bizlere her türlü iyiliğin ve güzelliğin yollarını öğreten ve insanlığın ufkunu aydınlatan Kur’an-ı Kerim, bu ayda nazil olmuştur. Kur’an, bize kim olduğumuzu, dünyaya niçin geldiğimizi, buradaki sorumluluklarımızı ve nereye gideceğimizi öğreten bir hayat rehberidir. Getirdiği hakikatler ve ilkelerle bizleri, en doğru olana yöneltir. Rabbimizle, kendimizle ve çevremizle ilişkilerimizde samimiyete, itidale ve doğruluğa davet eder. İyiliğin, güzelliğin, merhametin, yardımlaşmanın ve bir arada yaşamanın yollarını öğretir.” diye konuştu.
“Toplumumuzu sahih bilgi ile aydınlatma konusunda daha yoğun çalışmalar yapıyoruz”
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş
Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak insanları Kur’an ve sünnetin rehberliğiyle buluşturmak için Kur’an ayı Ramazan’ı önemli bir imkân olarak gördüklerini belirterek şöyle devam etti:
“Duyguların daha yoğun, zihinlerin daha berrak, gönüllerin daha hassas olduğu bu mevsimi, kendimizle yüzleşmek, Rabbimize yönelmek ve kitabımıza sarılmak için yeni bir fırsat olarak görüyoruz. İstiyoruz ki bu ayda yüce kitabımızın hayat veren ilkeleriyle ve sevgili Peygamberimizin eşsiz örnekliğiyle daha fazla hemhal olalım. Bunun için başta camilerimiz olmak üzere yazılı, görsel ve dijital yayın imkânlarını kullanarak toplumumuzu sahih bilgi ile aydınlatma konusunda daha yoğun çalışmalar ve etkinlikler yapıyoruz. İki yıldır salgın tedbirleri sebebiyle yaşadığımız mahrumiyetin ardından bu yıl irşat faaliyetlerimizi büyük oranda yüz yüze gerçekleştiriyoruz. Camilerimizde ve Kur'an kurslarımızda mukabeleler, vaazlar, sohbetler ve irşat programları icra ediyoruz. Süreli dini yayınlarımızın yanı sıra görsel, işitsel ve dijital medya organlarında çeşitli programlar ve etkinlikler yapıyoruz. Bu meyanda Diyanet TV, Diyanet Radyo, Diyanet Kur’an Radyo ve Diyanet Risalet Radyolarımızı birer eğitim aracı, birer mektep olarak değerlendiriyoruz.”
“Medya araçlarından mümkün olduğu ölçüde istifade etmeye çalışıyoruz”
Diyanet İşleri Başkanlığı olarak toplumun her kesimine ulaşma hususunda medyanın işlevini ve gücünü önemsediklerini ifade eden Erbaş, “Esasen medya, bir taraftan hayata projeksiyon tutma imkânına sahipken, diğer taraftan da bir toplumsal bilinç inşa etme ve kitleleri etkileme potansiyeline haizdir. Bu bakımdan milletimizi doğru bilgiyle buluşturma gayesi taşıyan irşat faaliyetlerimizin duyurulması, tanıtılması ve insanımıza ulaştırılması noktasında medya araçlarından mümkün olduğu ölçüde istifade etmeye çalışıyoruz. Bu hususta bizlere destek olan ulusal ve yerel medya mensuplarımıza sizlerin aracılığıyla teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.
“Medyanın iyilikleri, güzellikleri yaygınlaştıracak yayınlar yapması en büyük arzumuzdur”
Toplumu bir arada tutan değerlerin korunması ve millet varlığını tehdit eden kötülüklerin bertaraf edilmesi için çalışmanın, milletin her bir ferdinin ortak sorumluluğu olduğuna vurgu yapan Erbaş, “İyiliğin yaygınlaşması ve kötülüğün ortadan kaldırılmasına yönelik faaliyetlerde bulunmak, tarihimizin ve medeniyetimizin bizlere yüklediği onurlu bir görevdir. Dolayısıyla elinde medya imkânı bulunan veya bu alanda aktif görev üstlenen herkesin bu bilinçle hareket etmesi ve topluma fayda sağlayacak, değer katacak ve umut verecek, kötülükleri ortadan kaldıracak, iyilikleri, güzellikleri yaygınlaştıracak yayınlar yapması en büyük arzumuzdur.” ifadelerini kullandı.
“İnanç, ibadet, ahlak gibi alanları ilgilendiren yayınlara özel bir hassasiyet gösterilmeli”
Başkan Erbaş, medyanın duruşunun daima iyilikten ve güzellikten yana olması gerektiğine işaret ederek, şunları söyledi:
“Dilimiz ve üslubumuz, yapıcı, birleştirici, kuşatıcı ve barışçı bir nitelik taşımalıdır. Bilhassa çocuk, genç, aile gibi hususları ve inanç, ibadet, ahlak gibi alanları ilgilendiren yayınlara özel bir hassasiyet göstermemiz gerektiğini düşünüyorum. Zira bu konuda yapılacak hatalar, insanların zihin ve gönül dünyalarında derin yaralar açmakta; toplumun huzurunu, selametini ve geleceğini tehdit eden sorunlara zemin hazırlamaktadır. Özellikle dini alanda yapılan faaliyetlerde sahih bilginin, doğru yöntemin ve nazik üslubun önemi izahtan varestedir. Bu noktada gerek İslam’ın ilkeleri ve ölçüleriyle alakalı gerekse Başkanlığımızın faaliyet ve hizmetleriyle ilgili bilgi almak için bize her zaman ulaşabileceğinizi vurgulamak isterim.”
“Başkanlığımız, özellikle sosyal yardım alanında hizmet yelpazesini ülkemiz sınırlarını aşan bir boyuta taşımıştır”
“Diyanet İşleri Başkanlığımızın varlık sebebi ve anayasal görevi, İslam’ın evrensel mesajları, ilkeleri ve ölçüleri hususunda toplumu aydınlatmak ve insanımıza rehberlik etmektir.” diyen Erbaş şöyle konuştu:
“Bugün Başkanlığımız, özellikle sosyal yardım alanında hizmet yelpazesini ülkemiz sınırlarını aşan bir boyuta taşımıştır. Başta gönül coğrafyamız olmak üzere dünyanın her yerine milletimizin yardım elini ulaştırarak insanlığın vicdanı olmaya gayret etmektedir. İyiliği yeryüzüne egemen kılma ülküsüyle yola çıkan Türkiye Diyanet Vakfımızla birlikte ‘Kardeşliğimiz Zekâtla Bereketlensin Beklenen Sensin’ temasıyla bir proje yürütüyoruz. Duası ve umudu Türkiye olan kardeşlerimizle kucaklaşıp gönül köprüleri kuruyoruz. Milletimizin desteği ve hamiyetperverliğiyle bu yıl Ramazan ayı boyunca yurt içinde 81 il ve tüm ilçelerde, yurt dışında ise 83 ülke 273 bölgede Ramazan’ın manevi iklimini yaşatmanın gayreti içerisindeyiz. Alışveriş kartından kumanyaya, gıda paketinden kıyafete, su kuyusundan sığınma evine varıncaya kadar birçok alanda ihtiyaç sahiplerine yardım eli uzatıyoruz. Bu çalışmalarımız artarak devam edecektir. Milletimizin şefkat ve merhamet elini, büyük bir sorumluluk, hassasiyet ve şeffaflıkla, yurt içi ve yurt dışında ihtiyacı olan insanlara buluşturmaya devam edeceğiz.”
Konuşmasının ardından Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını cevapladı. (İLKHA)