Genel Kurul'da konuşan UHKİB Yönetim Kurulu Başkanı Nüvit Gündemir, “Son 4 yılın çok hızlı geçtiğini, ekonomide sorunlar, Covid-19, ham madde sorunları derken şimdi de Rusya-Ukrayna savaşının etkilerini yaşadıklarını söyledi.

Günlük sorunların yanında yeni problemlerle de karşılaştıklarını belirten Gündemir, “Tüm bu sorunlara rağmen UHKİB olarak çevik yapımızı koruduk ve pazara uyum sağladık. Gerek pandemi dönemi, maske vb. kişisel koruyucu ekipman, sağlık malzemeleri tedarikindeki hızlı reaksiyonumuz gerekse pandemi sonrası pazardaki ürün darlığına karşı çözümlerimiz sayesinde geçmiş 4 yılı artışlarla tamamladık” dedi.

 2021 yılında 1 Milyar Dolar ihracat

Gündemir, “Türkiye Hazır Giyim ve Konfeksiyon sektörü ihracatının 2021 yılında yüzde 18,3 artışla 20 milyar 250 milyon dolar, aynı dönemde dış ticaret fazlası katkısının da 18 milyar dolar olduğunu söyledi. “UHKİB olarak bu dönemdeki ihracatımızı yüzde 32 artışla 970 milyon dolara yükselttik. Böylece Birliğimiz, 2021 yılını 1 milyar dolara yaklaşan ihracat ile tamamlarken, tüm zamanların rekorunu da kırmış olduk. Birlik olarak 2021 yılında en fazla ihracatı sırasıyla İspanya, Hollanda, Almanya, Birleşik Krallık ve Fransa’ya yaptık.” diye konuştu.

Gündemir, “Bu süreçte Birliğin ihracatında ortalama kilogram değeri ise 17 dolar oldu. Son 4 yıla bakarsak; 2018 yılında % 15, 2019 yılında % 8, 2020 yılında % 8, 2021 yılında % 31 artışa; 2021 yılı 2018 yılına göre değerlendirildiğinde toplamda % 53 artışa ulaştık. Sektörün ana pazarlarına yapılan ihracatta elde edilen kilogram başına birim değerler de sektörümüzün yüksek katma değerli üretim ve pazarlama gücünün göstergesidir. Aynı zamanda Ar-Ge, inovasyon, marka ve moda konusundaki yapılan yatırımların bir sonucudur. Örnek olarak bu dönemde birliğimizin suni sentetik kadın dış giyim ihracatında kg birim değeri 39 Dolara yükseldi.” diye belirtti.

 Türkiye için Tekstilde ve Konfeksiyonda büyük fırsatlar var

Pandemi döneminin krizler kadar fırsatları da beraberinde getirdiğine işaret eden Gündemir, “Salgın, tahminlerimizin ötesinde yeni imkânlar ortaya çıkardı. Hızlı moda akımı değişimleri, stokların değersizleşmesi, Covid sonrası uzak doğudaki üretimlerin kesintili ve plansız hale dönmesi, TL’nin devalüasyon sonrası maliyet makasının daralması, yaşanan lojistik sorunları Uzak-Doğu ihracatlarında daha da hissedildi. Ayrıca taşınan malların gemi ile ulaşımının 20 hafta kadar sürmesi, zaman ve maliyet açısından sorunlar ortaya çıkardı. Bu da Uzak Doğu’nun yerine Türkiye’nin tercih edilmesini sağladı. Önümüzdeki yıllarda Türkiye için tekstilde ve konfeksiyonda büyük fırsatlar var. Tedarik zincirindeki değişimler sonucu siparişler daha da artacaktır. Bizlerin bu durumu fırsata çevirmesi için tasarıma ve üretimde dijitalleşmeye önem vermemiz gerekiyor” diye konuştu. (İLKHA)