Cizre'de dengbejlik geleneğinden sonra kasidevanlık geleneğini de sürdürmesi yönüyle ozanlık ve kasidevanlığa çok büyük katkılar sunarak Cizre'nin edebiyat geleneğinin sürdürülmesine ve bu geleneğin yaşatılmasında katkıları olan Âşık Selim Ciziri’nin hayatı, tanık ve akrabaların diliyle belgesele dönüştürüldü.
Belgesel yapımcısı Abdulaziz Bilge, Dengbejlikten kasidevanlığa dönüşen Âşık Selim’in hayatını belgesel haline dönüştürdüklerini belirterek, amaçlarının böyle zengin hayat hikâyesi olan değerleri tekrar gün yüzüne çıkarmak olduğunu belirtti.
“Dengbejlikten Kasidevanlığa”
Abdulaziz Bilge
Âşık Selim Ciziri’nin Tasavvuf tövbesinden sonra Kasidevanlığa yöneldiğini belirten belgesel yapımcısı Bilge, “Bu ikinci uzun metrajlı belgesel çalışmam olacak. Şimdi son sahnesini çekmiş olduğumuz Âşık Selim Ciziri belgeseli olmuş oldu. Kendisinin küçüklüğünden beri asıl mesleği Kalaycılık olduğundan dolayı şehir şehir, diyar diyar, köy köy, dağ kasaba dolaşmış. Bu vesile ile birçok insanın hayat hikâyesine tanıklık etmiştir. Tanık olduğu insanların bu acıklı ve dram yönlerini kendisi yazarak, besleyerek hem sazlı hem sözlü bir şekilde dile getirmiştir. Çok yönlü bir dengbej olan Âşık Selim Ciziri’nin(Sevimli), hayatının ortalarından sonra da farklı bir dönüm noktasına geldiğini görmekteyiz. Burada da tasavvuf tövbesini yaparak farklı bir merhaleye geçiyor. Tasavvufa yönelen Âşık Selim’in, burada da kasidevanlık yönü ön plana çıkıyor ve bu ikinci devresinde de okumuş olduğu kasideleriyle gerçekten büyük bir önem arz etmektedir. Özellikle kendi eserlerinde Mem u Zin’i uzun uzun anlatılmaktadır. Hikâyesi bittikten sonra şiirsel hikâyesi bittikten sonra bu sefer de müzikal olarak sazıyla birlikte bu hikâyeleri anlatması yönüyle Âşık Selime Ciziri’nin bir benzeriyle karşılaşmadık. Bu yönüyle Cizre’de çok önemli bir yer tutmaktadır. Çok yönlü olmasının da bize özellikle belgesel noktasında büyük bir zenginlik katmış olduğunu ifade etmek isterim. Dengbej, kasidevan Âşık Selim Ciziri ‘ye baktığınızda bölgede tanınan âlimlerin kasidelerini yakıcı ve yanık sesiyle okuduğu görmekteyiz. Bu yönüyle de kasidevanlık geleneğini devam ettirmiştir. Âşık selim Ciziri’nin belgeselini yapma amacımız, böyle zengin insan tekrar gün yüzüne çıkarmak ve değerlerimizin kaybolmasının önüne geçmektir.” dedi.
Dedesinin belgesel çekiminde olan Sidar Sevimli, “Dedemin hayatının belgesel olması ve bu belgeselde rol almam benim için gurur oldu. Dedemin kasidevanlık geleneğini sürdürmek bizlere kaldı. Onun gibi olmak ve yolunda gitmek için çabalayacağım.” ifadelerini kullandı.
Sidar Sevimli
Kısaca Hayatı
“Âşık Selim” lakabıyla meşhur olan Selim Sevimli 1938 yılında Cizre’de dünyaya gelmiştir. Mesleğinin icrası çerçevesinde köy köy dolaşıp kalaycılık yapmıştır. Daha sonra Karayolları Genel Müdürlüğü Cizre şubesinde işçi olarak işe başlamıştır ve bu kurumdan emekli olmuştur.
Hobi olarak saz çalmayı ve denbejlik yapmayı çok seven Selim’in bununla ilgili sayısız Kürtçe türkü ve kaside kasetleri vardır. Aynı zamanda Kürt kültür ve tarih hakkında bilgi sahibi olan Selim, yeri geldikçe bunları da anlatırdı. Bu nedenle Âşık Selim Ciziri’ye çoğu kez kültür bakanlığından mektuplar gelirdi. (İLKHA)