Eyyübiye İlçe Sağlık Müdürlüğü bünyesinde 9 yıldır görev yapan Diyetisyen Eda Melik, Ramazan ayında sağlıklı ve düzenli beslemenin püf noktaları ile ilgili İLKHA'ya konuştu.

Ramazanda sağlıklı beslenmek için sahur ve iftar beslenmelerinin önemli olduğuna dikkat çeken Diyetisyen Melik, Ramazan ayında şeker ihtiyacının sütlü tatlılar ve meyve kompostoları ile karşılanabileceğini belirtti.

Ramazan ayında beslenme alışkanlığının değişmesinden dolayı "kabızlık" yaşanabileceğini belirten Melik, bu süreçte besin tercihinde lifli besinlerin tercih edilmesini ve su tüketimine de çok dikkat edilmesi gerektiğini ifade etti.

Tip 2 diyabet (Şeker) hastalarının doktor kontrolünde oruç tutabileceklerini ifade eden Melik, iftarda da tüketilecek olan porsiyonların iki ara öğün şeklinde yayılması gerektiğini vurguladı.

 

"Sahur öğünü kesinlikle atlanmamalıdır"

Ramazan ayından iftar ve sahurun önemine vurgu yapan Melik, "Yeterli ve dengeli beslenmenin gerçekleşebilmesi için oruç tutulmayan zaman diliminde en az 2 öğün yapılması gerekir. Bu yüzden sahur öğünü kesinlikle atlanmamalıdır. Doygunluk hissinin olabilmesi ve gün içerisinde iyi kalabilmemiz için sahurda proteinden zengin hafif bir kahvaltı tercih edilmelidir. Bu kahvaltının içerisinde; süt, yoğurt,  peynir,  söğüş,  yumurta, tuzsuz kuruyemişler ve tam tahıl ekmekleri bulunmalıdır. İftar bölümünde ise iftar iki bölüme ayrılıyoruz. Birinci bölümde çorba gibi hafif bir yiyecek;  ikinci bölümde ise etli, zeytinyağlı kuru baklagiller, az yağlı besinler tercih edilmelidir. Yine kan şekerini hızlı yükselten pirinç, kızarmış patates, beyaz ekmek yerine; bulgur ve tam tahıllı ürünler tercih edilmelidir. Bu süreçte sindirim sisteminin görevini yerine getirebilmesi için yavaş yemek ve iyi çiğnemek çok kıymetlidir." diye konuştu.

"Şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar ve meyve kompostoları tercih edilmeli"

Ramazan ayında kan şekerinin düşmesine bağlı olarak tatlı isteğinin olabileceğine değinen Melik, "Ramazan ayında olduğu gibi diğer aylarda da şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar ve meyve kompostoları tercih edilmelidir. İftardan sahura kadar susama hissini beklemeden gün içerisinde alınması gereken su miktarı (2 litre) sahura kadar karşılanmalıdır. İftardan 1-2 saat sonra yapılacak olan hafif bir spor, sindirim sistemini rahatlatacaktır. Beslenme düzenimizin değişmesine bağlı olarak 'kabızlık' gelişti ise bu süreçte besin tercihinde lifli besinler tercih edilmeli, ayrıca da su tüketimine de çok dikkat edilmelidir. Lifli besinler; meyve ve sebzeler, kuru baklagiller ve yulaf bizim en çok sevdiğimiz lifli besinlerdir." şeklinde konuştu.

"Diyabet hastaları iftarı 2 ara öğün olarak yapmalı"

Doktor kontrolünde Tip 2 diyabet hastalarının oruç tutabileceğine dikkat çeken Melik, "Tip 2 diyabette eğer hekim hastanın oruç tutmasına izin verdiyse kesinlikle sahur öğününe çok dikkat edilmeli, iftarda da tüketilecek olan porsiyonlar iki ara öğün şeklinde yayılarak, bir anda mideye yüklenme yapılmamalıdır." ifadelerini kullandı. (İLKHA)