Bilimsel bir değerlendirme yaptıklarını ve değerlendirmeleri tamamen şeffaflaştırdıklarını kaydeden Demir, "Hiçbir olay ÖSYM`de karanlıkta gerçekleşmiyor. Tamamen şeffaf bir yapıda gerçekleştiriliyor. Bu misyon ile varmak istediğimiz yer, yurt içi ve dışında yüzde yüz güvenli, kripto ve e-imzayla çalışan, uluslararası bir bilgi güvenliğine sahip, toplum nezdinde bir kurum oluşturmak." diye konuştu.
-YDS eleştirileri-
Katılımcıların sorularını da yanıtlayan Demir, son yapılan YDS`ye dair eleştirilerin hatırlatılması üzerine nisanda yapılan YDS`ye 330 bin adayın katıldığını belirtti.
Demir, şöyle konuştu:
"KPDS`nin hiçbir zaman üyesi 150 bini geçmemiştir. ÜDS`nin yıllar içerisindeki aday kitlesi hiçbir 60-70 bini geçmemiştir. Geri kalan kitle KPDS`deki İngilizce testini alanlar. Dün itibariyle bunu da araştırdık. YDS`ye girmiş ve daha önce KPDS`ye girmiş 60 bin aday var. Bu 60 bin adayın 55 bininin başarı aralığı 0 ile 49 puan arasında. ÜDS`ye girmiş veya akademisyen olanların puan ortalaması 46`dır. Bir zorluk söz konusu değil. Kitlenin başarı seviyesinin düşük olması, genel başarı seviyesini çok aşağıya çektiği için böyledir. Her sınavımızda, cevapları değerlendirerek nasıl bir iyileştirme yapacağımızı düşünüyoruz. YDS de böyle olacaktır."
YDS`de sorulan 80 soru için matbaaya 800 soruyla gittiklerini anlatan Demir, "Hiçbir öğretim görevlisinin, bu sınav kolay veya zor olsun diye bir gayreti yoktur. Tamamen rastgele ve belli kurallar içerisinde oluşturulmuş bir sınavdır. O yüzden de YDS`nin KPDS ve ÜDS ile eş değerde olduğuna inanıyoruz. Tabii ki yabancı dil açısından konuşma ve dinleme becerilerinin de ölçülmesi gerekir. Kağıt üzerinde bunu gerçekleştirmemiz mümkün değil. Elektronik sınav çalışmalarımız başladı. Gelecek sene ve sonrasında konuşma ve dinleme becerilerini de ölçen bir elektronik sınav hedefliyoruz. Bunu da yapabileceğimize inanıyoruz" dedi.
AA