Gaziantep İl Müftülüğü öncülüğünde Şahinbey İlçe Müftülüğüne bağlı Hoşgör Fatih Kur’an Kursu’nda görme engelli öğrenciler için açılan kursta kendisi gibi görme engelli olan 5 arkadaşı ile birlikte Kur'an-ı Kerim'i parmaklarıyla ezberleyerek hafızlık eğitimi alan Arslan, büyük bir gayretle 2 yılda hafızlığını tamamladı.

GAP Görme Engelliler Ortaokulu öğrencisi iken okul eğitimi ile birlikte hafızlık eğitimi için Diyanet İşleri Başkanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğinde yürütülen imam hatip okulları hafız yetiştirme ve ders başarısını destekleme programına başvuran Arslan, Hoşgör Fatih Kur’an Kursu’na kayıt oldu.

 

12 yaşında hafızlık eğitimine başlayan Arslan, hem okuluna hem de hafızlık eğitimine devam etti. 2 yıl gibi bir sürede hafızlık eğitimini tamamlayarak büyük başarı elde eden Arslan, ailesinin ve hocalarının desteği ile birlikte kendisinin de gösterdiği üstün gayretle hafızlık eğitimini tamamladı.

Hafız olmanın büyük bir mutluluğunu ve heyecanını yaşayan Arslan, büyük bir heyecanla icazetini ve sertifikasını alacağı günü bekliyor.

Görme engeline rağmen karamsarlığa kapılmadan, büyük bir azim ve gayretle Kuran'ı Kerim'i baştan sona ezberleyen Arslan, bu azim ve gayreti ile herkese örnek oldu.

Braille alfabesiyle öğrendiği Kur’an-ı Kerim’i başta imam hatip olan babası Mustafa Arslan olmak üzere kurstaki hocalarının desteğiyle 2 yılda ezberleyerek hafızlık hayalini gerçekleştiren Arslan, hafızlık için gösterdiği azmiyle hiçbir engelin başarının önüne geçmeyeceğini gösterdi.

Kur’an-ı Kerim’i öğrenmek ve ezberlemek için hiçbir “engel” tanımayan Arslan’ın hayali ise babası gibi imam hatip olmak.

Kur'an-ı Kerim'i ezberlemenin ve hafız olmanın sevincini yaşadığını söyleyen Arslan, çocuk iken sürekli camiye ve yaz Kur'an kurslarına gittiğini, Kur'an-ı Kerim okumayı hiç bırakmadığını ve en büyük hayali olan Kur'an-ı Kerim'i ezberlediği için çok mutlu olduğunu söyledi.

“Eğitimimi 2 yılda tamamlayarak hafız oldum”

Kur'an-ı Kerim'i 8 yaşında öğrendiğini anlatan Arslan, “İlkokulda din kültürü öğretmenim Muammer hocam bana Kur’an-ı Kerim öğrenmemi ve hafızlık eğitimi almamı tavsiye etti. Bende Hoşgör Fatih Kur'an Kursu'nda hafızlık eğitimi almaya başladım. Eğitimimi 2 yılda tamamlayarak hafız oldum.” dedi.

“Hafız olmak çok güzel bir duygu”

Hafız olmayı çok istediğini belirten Arslan, “Kur'an-ı Kerim'i öğrenmek, ezberlemek ve hafız olmak güzel bir duygu. Kur'an-ı Kerim'i ezberlediğim için mutluyum. İnşallah ailemizden 70 kişiye şefaatçi olacağız. Hafız olduğumuz için Cennette annemize, babamıza da taç giydirilecek. Bundan dolayı hafız olmak çok güzel bir duygu. Kur'an-ı Kerim'i Allah'ın rızasını kazanmak için ezberledim. Kur’an-ı Kerim'i hayatıma geçirmek için öğrendim ve ezberledim.” ifadelerini kullandı.

“Görme engelli olmamız Kur’an-ı Kerim’i ezberlememize engel değildir”

2020’de hafızlık eğitimine başladığını ve Kur'an-ı Kerim'i 2 yılda ezberlediğini belirten Arslan, Kur'an-ı Kerim'i öğrenmek, ezberlemek ve hafız olmak için hiçbir engelin olmadığını vurgulayarak, şunları ifade etti:

“Görme engelli olmamız Kur’an-ı Kerim’i ezberlememize engel değildir. Hafız olmak güzel bir duygu ve görme engelli olmak Kur’an-ı Kerim'i ezberlemeyeceğimiz, öğrenemeyeceğimiz anlamına gelmez. O yüzden herkese Kur’an-ı Kerim'i öğrenmeyi ve hafızlık eğitimi almalarını tavsiye ediyorum. Engel kendimizle sınırlıdır. ‘Ben yapamam’ dersek işte o zaman bu sözümüz bize engel olur.”

Gaziantep İl Müftülüğü Engelliler Koordinatörü ve Hoşgör Fatih Kur’an Kursu hocası Ahmet Mansur, Musab Arslan’ın Kur’an-ı Kerim’i öğrenmeyi ve ezberlemeyi çok istediğini ifade etti.

“Musab ezberlerini ve çalışmalarını hiçbir şekilde aksatmadı”

Arslan’ın Kur'an-ı Kerim'i öğrenmek ve ezberlemek için büyük bir gayret gösterdiğini anlatan Mansur, “Musab'ı öncelikle tebrik ediyorum. Gerçekten pandemi sürecinin o zor şartlarında Musab ezberlerini ve çalışmalarını hiçbir şekilde aksatmayarak, derslerini vermişti. Bundan sonra Musab’ın daha başarılı olacağına inanıyorum. Musab'ın hafızlık süreci biraz süreç olarak uzun oldu ama sağlam oldu. Musab, sağlam bir şekilde hafızlık yaptı. Bazen haliyle zorlandı ve haliyle zorluk olacaktır. Görme engellilerin normal gören çocuklardan bir avantajı yok. Toplumda, ‘görme engelliler çabuk hafız olur ve görme engellilerin Kur’an-ı Kerim'i ezberlemesi kolay’ şeklinde bir düşünce var. Ben asla bu düşünceye katılmıyorum. Bu çocuklarımız gerçekten gayret ettiler, azmettiler, çalıştılar. Bu çocuklarımız diğer görme engelli veya gören çocuklarımıza inşallah örnek olur.” şeklinde konuştu.

“Hafızlık en büyük şereftir”

Hafızlığın önemine değinen Mansur, “Hafızlık sabır ister. Hafızlık öncelikle Cenab-ı Hakk'ın bir lütfu ve ihsanıdır. Hafızlık en büyük şereftir. Dünyadaki ve ahretteki en büyük şereflerden birisidir. Tabi ki bu şerefe nail olabilmek için biraz gayret etmek, azim göstermek lazım. Zorlanmadan da nimet elde edilmez. Evet, hafızlık zor; sabır, gayret ve çalışma ister. Bu sabır, çalışma ve gayret günlük olarak tekrar ister. Hafız olan bir kişi hafız olduktan sonra da hayatının sonuna kadar Kur’an-ı Kerim ile meşgul olması ve ezberini tekrar etmesi lazım. Hafız oldu, Kur’an-ı Kerim'i kapatamaz. Kendisine ölüm gelene kadar hafızlığını tekrar edecek, okuyacak ve anlamak için gayret edecek. Sadece Kur’an-ı Kerim'in lafzını öğrenmek yeterli değil, Kur’an-ı Kerim'in ahlakı ile ahlaklanmak daha önemli. Kur'an-ı Kerim'i ahkamını hayata yansıtmak, yansıtabilmek esas olandır.” diye konuştu.

“Rabbime şükürler olsun bize bu nimeti tattırdı”

Oğlu hafız olduğu için çok mutlu olduklarını belirten baba Mustafa Arslan, “Musab, bizim en büyük oğlumuz. Musab, 7 aylıkken gözlerinin görmediğini fark ettik. Okul dönemine geldiğinde Musab'ın normal okulda okuyamayacağını anladık. Gaziantep'te görme engelliler için bir okulun olduğunu öğrendik. Musab, aynı zamanda ben imam hatip olduğum için camide çocukların yanına gelirdi ve Kur’an-ı Kerim’e bir merakı vardı. Musab, meraklı olduğu için sürekli araştırma yapardı. Önce büyük yazılarla Kur’an-ı Kerim’i öğrendi, daha sonra ise Braille alfabesi ile tanıştı ve işi daha da kolaylaştı. Musab’ı Braille alfabesi ile Kur’an-ı Kerim eğitim veren hocalarımıza yönelttik, önünü açmaya çalıştık ve Musab ilerledi. Musab, hafız olmak istedi. Bizde yine önündeki engelleri kaldırmak için kendisine önderlik yapmaya çalıştık. Musab, çok şükür gayretleriyle, bizim de desteklerimizle inşallah hafızlığını bitirdi. Kendisini tebrik ediyoruz inşallah başarılarının devamını diliyoruz Rabbime şükürler olsun bize bu nimeti tattırdı.” diyerek mutluluğunu dile getirdi. (İLKHA)