BATMAN - Memur-Sen Batman il Temsilcisi Mehmet Şafi Özperk, yaptığı yazılı basın açıklamasında Devlet ile PKK arasındaki şiddet sorununun çözüm sürecine değinerek, sürecin olumlu ve sağlıklı ilerleyebilmesi için hükümetin herkesi kapsayacak yeni bir anayasa çıkarması gerektiğini belirtti.

 

Özperk yaptığı açıklamada, “Memur-Sen Konfederasyonu olarak, çözüm sürecinin olumlu sonuçlanması, kan ve gözyaşının durması, ülkemizin küresel aktör hedefinin önündeki bir engelin daha kalkması için Antalya’da Başkanlar kurulumuzun aldığı kararlar doğrultusunda milletimizle buluşma programlarının sayısını ve içeriğini zenginleştirerek devam ettirmekte kararlıyız” dedi.

 

Memur-Sen olarak, Türkiye’nin 30 yıldır yaşadığı sorundan yerli bir dille ve birlikle kurulacak tarihi ve kültürel birikime sahip olduğuna inandıklarını ifade eden Özperk, “Toplumda, sorunun bitmesi noktasında ortak iradenin çözüme ulaşacak şekilde mevcut olduğunu biliyoruz. Çözüm sürecinin milletimizin beklentisi doğrultusunda sonuçlanması halinde Türkiye, bölgesinde lider ve küresel aktör olarak dünya demokrasi ve ekonomi süper liginde hak ettiği sıraya yükselecektir. Süreci destekleyenler yanında, sayıları ve güçleri sınırlı olsa da içerde ve dışarıda süreci akamete uğratmak ve sabote etmek isteyenler olacağını görüyoruz. Bu çerçevede çözüm sürecini destekleyen kişi, kuruluş, aydınlarımız ve aziz milletimizin sabırlı ve sağduyulu tavrını sürdürmesinin çözüm sürecinin hızla tekemmülü yanında kardeşlik ikliminin sağlam bir çerçeveyle yeniden kurulmasına da katkı sağlayacağını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

 

“Benim anayasam” hayata geçirilmeli

Açıklamasının devamında Özperk, şu ifadelere yer verdi: “Türkiye’nin yeniden inşası ve millet iradesinin hakim olması, insanı, insan onurunu, insan hak ve özgürlüklerini esas alan, farklılıkları zenginlik olarak gören, hiçbir etnik kimliği öteki ya da asli kimlik ilan etmeyen yeni anayasanın yapım ve yazım süreci daha fazla gecikmeden tamamlanmalıdır. Çözüm süreci ve bu kapsamda yürütülen çalışmalar, yeni anayasa süreci için engel haline getirilmemeli aksine kalıcı çözüm için yeni anayasa ivedilikle hayata geçirilmeli ve her bireyin “benim anayasam” diyebileceği bir metin bir an önce milletin onayına sunulmalıdır. Çözüm sürecinin lehinde olmak kadar aleyhinde olmak da demokratik bir tercihtir. Lehinde ve aleyhinde olan tüm bireylerin, örgütlerin, siyasi partilerin, liderlerin dikkat etmesi gereken önemli bir husus; çatışmanın dilini değil çözümün dilini kullanmaları, terörün bitmesine yönelik önerilerini raporlarla, açıklamalarla kamuoyuyla şiddet ve hakaret içermeyen bir dille paylaşmalarıdır.” (M. Fatih Akgül - İLKHA)