ELAZIĞ - Elazığ’da hayvan işletmeciliğini besicilerin kredi mağdurları her geçen gün artıyor. Bunlardan biri de hayvan işletme sektörüne yatırım yapan hayvan besicisi İsmet Elitok.
Teşvik projesinin kabul edilmesinden sonra inşaata başladığını söyleyen Elitok, “4-5 aylık zaman zarfında inşaatı bitirdim. İnşaatı bitirdikten sonra teşvik durduruldu. Ben başvurduğunda teşvikte hem faizsiz kredi hem de hibe desteği sözü verilmişti. Daha sonra teşvik durduruldu. Arkasında faizsiz kredi ve hibe desteğinden birini şart koştular. Asıl darbeyi buradan yedik” şeklinde konuştu
Projesinin 5 milyon lira olduğunun belirten Elitok, “Talep ettiğim para 4 milyon. Bu parayı almış olsaydık, bugün bu sıkıntıları yaşamazdık. Bana 2 milyon 300 bin ödendi. Çiftlik yolunu asfalt yaptım. Enerji hatları, dağda su deposu, bakıcı evleri, idari binalar, çalışan maaşları ve sigorta primlerini kendi imkânlarımla karşıladım. Buraya kadar getirebildim, artık bitme noktasındayım. Devlet 2 milyon 300 bin para verdi, 4 milyon teminat aldı. Bu teminatı alırken bana ait olan tüm işyerlerimi ipotek etti. İpotekler kaldırılsa, malımızı satıp izzetimizle, şerefimizle bu işi devam ettirebiliriz” dedi.
Bir ay içerisinde 2.5 tır yem tüketildiğini vurgulayan Elitok, “Yaklaşık 70 bin TL sadece yem fiyatı tutuyor. İşçilerin maaşı ve saman ödemeleriyle 120 bin TL ödemem oluyor.10-15 gün önce 38-40 bin TL süt satılıyordu. Şuan 18-20 bin TL satıyor. Çiftliğin aylık 120 bin TL gideri 20 bin TL geliri var” ifadelerini kullandı.
Borçlarını ödeyebilmek için bankadan faizli kredi çekmek zorunda kaldığını söyleyen Elitok, “Öz kaynağım vardı. Maddi durumum da gayet iyiydi. Hayvan sektörü için vaat edilenler de cazipti. Bu sektörde de yer almak istedik” şeklinde konuştu.
Hayvanlarına hastalık bulaştığını belirten Elitok, “Bankadan eksper gönderildi. ‘Hayvanlarında hastalık var sigorta yapamayız. Hastalık tamamen biterse veteriner raporu getirirsin hayvanlarını gelip sigortalatalım’ dediler. Hasta hayvanların 70 tanesi öldü. Sigorta olmadığı için zarar ödeneği alamadım” dedi. (Yasin kavaklı – İLKHA)