Kudüs ve Mescidi Aksa Eğitim Gönüllüleri sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği kurucusu olduğunu ve 3 yıldan bu yana dernek faaliyetlerinin aktif bir şekilde devam ettiğini söyleyen Aynur Işık, Dünya Kudüs Haftası nedeniyle İLKHA’ya açıklamalarda bulunarak şunları söyledi:

“Dernek faaliyetleri içerisinde, eğitim faaliyetleri yapıyoruz daha çok hanımların aktif olduğu bir dernek, çalışmalarımızın çoğunluğu Kudüs bilincini uyandırmak, halkımızda Kudüs davasının tanımını yapmak, aslında alışılmışın dışında birazcık daha bilinç uyandırmak için çalışmalarımızın geneli bu şekilde.”

“Kudüs hayatımıza girerse aslında hayatımız kurtulur, ümmet kurtulur, insanlık kurtulur”

Kudüs haftasının yeni kutlanmaya başladığını söyleyen Işık, “Miraç peygamber efendimizden beri var, insanlarımızın, Müslümanlarımızın Miraç Kandilini aslında kutlayıp da Miracın ne manaya geldiğini bilmediğimiz veyahut da Miraç bize ne anlatmak istedi, Miraç'ın özelliği nedir? Bunu anlayamadık kavrayamadık bir geceye sığdırdık. Aslında ömrümüze yaymak, bunu 24 saat 7 gün 24 saat 365 güne yaymak için gayret ediyoruz, Kudüs haftasının özelliği de bundan dolayı. Kudüs hayatımıza girerse aslında hayatımız kurtulur, ümmet kurtulur, insanlık kurtulur, bunu yapabilmek için çalışmalarımız, gayretimiz bunun için. Kudüs haftasının özelliği de zaten bu maksatla kutlanmaya başlandı ülkemizde ve tüm İslam aleminde, inşallah bizler de bu haftaya katkı sunmak için çalışmalarımız, eğitimlerimiz bu hafta için biraz daha farkındalık oluşturacak çalışmalar yapıyoruz, yapmaya gayret ediyoruz.” ifadelerine yer verdi.

“Kudüs, her şeyden öte insanın imanını ilgilendirir”

Kudüs ve Mescidi Aksa Derneği Başkanı Aynur Işık

Kudüs’ün öneminin sadece Müslümanlar açısından değil, insanlık açısından önemli olduğunu vurgulayan Işık, “Kudüs dediğimiz zaman sadece Müslümanları ilgilendiren bir konudan bahsetmiyoruz biz, insani duygularını, vicdani duygularını kaybetmemiş, bütün insanlık için önemli fakat, tabii ki bütün insanlık için önemli olan bir davanın Müslümanlar için hassasiyet noktası çok daha farklı, imani bir dava Kudüs, her şeyden öte insanın imanını ilgilendirir, nasıl ki namazdan bir Müslüman sorumluysa, veyahut da tesettürden sorumluysa ve üç ayların içerisindeyiz Ramazan ayından nasıl sorumluysa, aslında Kudüs davasından da bir Müslüman böyle sorumludur. Ne oldu bize ki bu davayı unuttuk, bize ne oldu ki İslamiyet’i, dini sadece belli başlı ibadetlerin içerisine sıkıştırdık ve cihat ruhunu kaybettik. Aslında Kudüs insanı tam da bu noktada kendine getiren, o kaybettiğimizi bulduran bir noktada duruyor. Kudüs’ü bulmak, Kudüs'e çalışmak, hani bir sloganik bir söz vardır, ‘herkese nasip olmaz’ diye ama bu sloganik bir söz değil, gerçekten yaşanmış ve bambaşka bir duygu mu diyelim, bambaşka bir hissiyat mı diyelim? Kudüs davasına insan daldığı zaman, anladığı zaman olayın ehemmiyetini anlıyor, sadece imani açıdan da değil, bunun yanı sıra tarihi açıdan gerçekten peygamber efendimizin Miraç ile sahibi olmuş olduğu bu topraklardan 1200 yıl boyunca biz bu topraklardaydık. Bugün zaman zaman biz Müslümanların içerisinde bu konuyla alakalı bilinçsizliklerinden dolayı Arap toprağı olarak bakılıyor, ‘bana ne Araplardan, bize ne Filistinlilerden, onlar bizi sattı’, bu şekilde o kadar yanlış bilgilerle dolu ki maalesef beynimiz, biz işte bu yanlışları gidermek hususunda çalışmalarımızı, gayretlerimizi yürütüyoruz.” dedi.

“Müslüman bir ailenin içerisine ben bu davayı nasıl tanıyamadım?”

Dindar bir ailenin içerisinde yetiştiğini ve bunun için şükrettiğini ifade eden Işık, “Elhamdülillah, bu konuda her zaman şükür ederim. Fakat ailemin içerisinde bir Kudüs davası yoktu, bir Mescidi Aksa yoktu ve ben Mescidi Aksa ile ilk tanıştığım zaman dedim ki Müslüman bir ailenin içerisine ben bu davayı nasıl tanıyamadım? O zaman insanlık hiç bilmiyor, Müslümanlar bilmiyor, Kayseri halkı Mescidi Aksa’yı tanımıyor, o halde ben ne yapabilirim? Öncelikle ben Mescidi Aksa'yı tanıtmakla başlamalıyım, o bilinci uyandırmalıyım. Mescidi Aksa benim için nedir, bizim için neden önemlidir? Bu konuları anlatmalıyım ki insanlar bu davaya sahip çıksınlar, yediden yetmişe, gücüm neye yeterse, kadınıyla erkeğiyle, genciyle ihtiyarıyla bu davada olmam gerekiyor bilincini uyandırmak için çalışmalarımıza başladık. Bu anlamda çalışmalarımız tamamen eğitim üzerine yürütülüyor, bilinçlendirme. Çünkü bilgi olmadan bilinç olmaz, bilinç olmadan harekete geçilmez. Biz de bu anlamda harekete geçecek nesillerin yetişmesi için gayret ediyoruz, yediden yetmişe Kudüs sevdasını aşılamak için çalışmalarımızı bu anlamda yürütüyoruz ve Allah bize güç ve kuvvet verdiği sürece, bu can bu tende olduğu müddetçe biz bu davada çalışacağız, yeni insanları, yeni neslimizin bu davaya daha çok sahip çıkacak şekilde yetişmesi için gayret edeceğiz.” diye belirtti.

“Kudüs bizim geçmişimiz olduğu kadar geleceğimiz de”

İslam tarihi boyunca Kudüs’ün bu kadar uzun süre boyunca işgal altında kalmadığını hatırlatan Işık, “100 yılı aşkındır işgal altındaysa bu, bugünün, bu zamanın yani bu son yüzyılın Müslümanlarının suçu olduğunu düşünüyorum ve burada kendimi de suçlu görüyorum. Demek ki biz Müslümanlar tam manasıyla kutsalımıza sahip çıkamadık ki, 100 yılı aşkındır 104 yıldan beri Kudüs işgal altındaysa bunda benim de bir suçum olmalı ve ben bugün, bu devirde bu zamanın, bu asrın Müslümanıysam, üzerime düşen görevi en iyi şekilde yerine getirmekle sorumluyum. Allah’u Teala benden geçmişi sormayacak, Filistin toprakları Müslümanların elinden, Osmanlı elinden çıktığı dönemde ben yoktum, ondan sorumlu değildim ama bugün ben varım ve ben bugün bu dava için ne yapıyorum? Allah katında sorumlu olduğumu hissediyorum ve bu sorumluluğun sadece benim değil, bütün Müslümanların üzerinde olduğunun farkındayım ve bu anlamda çalışmalarımızı yürütüyoruz. Kudüs bizim geçmişimiz olduğu kadar geleceğimizde. Bugün Kudüs’e sahip çıkmazsak emin olun bugünlerimizi dahi ararız. Bundan dolayı ben diyorum ki bütün İslam alemine, bütün insanlığa demiyorum, çünkü sadece İslam aleminin sorumluluğunda bu topraklar ve bütün İslam alemine diyorum ki, bizim geçmişimiz olduğu kadar geleceğiniz olduğunu da bilelim ve Kudüs'e bu anlamda sahip çıkalım, biz sahip çıkmazsak, sahip çıkanlar olacaktır daima.” şeklinde konuştu. (İLKHA)