Kaymakamlıktan yapılan açıklamada, İBB tarafından ''Birlikte Başaracağız'' adı altında, 2860 sayılı Yardım Toplama Kanununa aykırı olarak 30 Mart ile 18 Haziran 2020 tarihleri arasında çeşitli bankalarda Türk lirası ve döviz hesapları açmak suretiyle, yasal prosedürler tamamlanmadan yardım toplandığının İstanbul Valiliğince yapılan denetim sonucunda tespit edildiği vurgulandı.

Açıklamada, denetim raporu neticesinde, İBB'den yasal prosedürleri tamamlanmadan toplanan bu yardımların bağışçılarına iadesinin istendiği ancak verilen süre içerisinde bu talebin karşılanmadığının anlaşıldığı aktarılarak, "Gerekli yasal prosedürlerin tamamlanmaması ve devamında toplanan yardımların bağışçılarına iadesinin de sağlanmaması sebebiyle, 2860 sayılı Yardım Toplama Kanunu uyarınca, izinsiz toplanan 6 milyon 212 bin 511 lira ile 100 İsviçre frangı ve 40 avro yardım miktarının kamuya geçirilmesine Kaymakamlığımızca karar verilmiştir." denildi.

Bu kararlar aleyhine İBB tarafından İstanbul İdare Mahkemelerinde açılan 8 davanın tümünde İBB'nin yürütmeyi durdurma taleplerinin reddedildiği kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Mahkemenin ret kararına rağmen İBB tarafından, 'Toplanan yardım paralarına Bakanlık ve dolayısıyla Hükümet tarafından el konulduğu' şeklinde yanlış ve taraflı bir algı oluşturulmaya çalışıldığı, bu doğrultuda farklı mecralarda paylaşımlar yapıldığı görülmektedir. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti olup, kişilerin olduğu gibi kurumların da tabi olduğu hukuk kuralları ve yasal düzenlemeler mevcuttur. Özellikle idari iş ve işlemlerde bu kurallara uyulması zorunlu olup, hiçbir kurum bundan istisna değildir. Ülkemizde organize edilen tüm yardım toplama faaliyetleri, 2860 sayılı Yardım Toplama Kanununa uygun olarak gerçekleştirilmektedir. Kanuna uygun şekilde yapılan yardım faaliyetlerinin önünde herhangi bir engel olmayıp, kanuna aykırı, izinsiz yardım faaliyetlerine ise müsaade edilmeyecektir. Yardım toplamayla ilgili usul ve esaslara uymayan, bunun neticesinde verilen kararlara da uymayı reddeden İBB'nin, meseleyi bağlamından çıkaran tutum ve açıklamaları, hiçbir şekilde gerçeği yansıtmamaktadır ve kabul edilebilir değildir." AA