Elazığ’da 7. kattan ölüme atlayan Enes Kara’nın babası Mehmet Kara, “evladı üzerinden yürütülen İslâm düşmanlığının acılarını ikiye katladığını” belirterek, “Evladımı ölüme sürükleyen cemaat değil, etrafındaki ateist arkadaşları oldu” dedi.

Enes Kara’nın babası Mehmet Kara, bazı medya kuruluşlarının intihar eden 20 yaşındaki evladı üzerinden yürüttükleri İslam düşmanlığına tepki göstererek, “Her anne-baba evladının vefatına üzülür ama bu üzüntünün yanında aile değerlerimize ve inançlarımıza saldırının olması bizi daha da perişan etti. Evladım Enes’i manevi boşluğa sürükleyen cemaat değil, ateist arkadaşları oldu” dedi.

Elazığ’da Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Enes, bir binanın 7. katından atlayarak intihar etti. Enes Kara’nın intiharı Türkiye’nin gündemine yerleşirken; yaşanan münferit bir olay üzerinden malum çevreler yine İslam’i Cemaatleri hedef aldı.

Ben 28 yıldır Risale-i Nur okuyorum!

Akit’e konuşan Enes’in babası Mehmet Kara, evladının ölümü üzerinden yürütülen cemaat ve tarikat düşmanlığına tepki gösterdi. “Ben 28 yıldır Risale-i Nur okuyorum” diyen acılı baba, şunları dile getirdi: “Çevremde hiç böyle bir olay görmedim. Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin kitaplarında intihara teşvik edici, insanı hayattan soğutan, yaşama şevkini kıran tek bir cümleyle karşılaşamazsınız. Biz bu tefsir kitaplarından ‘her şeyi güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayattan lezzet alır’ sözü ile hayatı güzel yaşamayı öğrendik.” Enes’i manevi boşluğa sürükleyenlerin cemaat değil, ateist arkadaşları ve çevresi olduğunu belirten Mehmet Kara, “Çocuğumun iman zayıflığını fark ediyordum ama ateist olduğunu çektiği video ile öğrendim. Evladım Enes’i manevi boşluğa sürükleyen cemaat değil, ateist arkadaşları oldu” ifadelerini kullandı.

Benim Cemaatten hiçbir şikayetim yok!

Her Müslüman anne-baba gibi Enes’e İslam’ı öğretmek istediklerini vurgulayan Mehmet Kara, şöyle devam etti: “Ben çocuğumun 20 yaşına kadar her türlü ihtiyacını karşılayarak ona hizmet ettim. Hiçbir zaman baskıcı olmadık ama tavsiyelerimiz oldu. Ona namaz kılmasını tavsiye etmek bir baskı değildir. Bir Müslüman çocuğunun her iki alemde de mutlu olmasını ister. Hem dünyada iyi bir mesleği olsun, rahat yaşasın, hem ahiretini kazansın istemiştik.” “Benim cemaatten hiçbir şikayetim yok” diyen acılı baba, şunları kaydetti: “Keşke çocuğum cemaatçi olsaydı. İslamiyet'i kalben kabul etseydi, zaten bizim dinimiz intiharı yasaklamıştır. Çocuğum maalesef bunu kalben kabul etmemiş. Ateist arkadaşlarından etkilenmiş. Telefon bağımlılığı da vardı. Bu, şu anda maalesef bütün gençlerin sorunu.”

Söylenenler acımızı ikiye katlıyor!

Tarikat ve cemaat düşmanı medya kuruluşları ile kişilerin, Enes hakkında yazıp-çizdiklerine de değinen Mehmet Kara, sözlerini şöyle tamamladı: “Biz şu anda evladımızın acısını yaşıyoruz. Bazı medya kuruluşlarının yazıp çizdikleri de acımızı ikiye katlıyor. Her anne-baba evladının vefatına üzülür ama bu üzüntünün yanında aile değerlerimize ve inançlarımıza saldırının olması bizi daha da perişan etti.”