İSTANBUL - Peygamber Sevdalıları Platformu Marmara Koordinatörlüğü tarafından haftalar öncesinden hummalı bir çalışmayla hazırlıkları yapılan mevlit etkinliği büyük bir coşkuyla gerçekleşti. Yüzbinlerce kişinin katıldığı etkinlikte inanan gönüller adeta yeniden Hz. Peygambere biat etti. Yapılan konuşmalarda vahdet mesajları verilirken Hz. Peygambersiz bir hayatın beyhude olduğuna dikkat çekildi.
 
64 noktadan yüzlerce araç halkı alana taşıdı

Etkinlik için Anadolu yakasında 18 Avrupa yakasında ise 46 olmak üzere toplam 64 noktadan araçlar halkı alana taşıdı. Etkinlik alanında acil durumlara müdahale edebilecek donanımda sağlık çadırları kuruldu. Miting alanında halkın ihtiyaçları için kermes alanı ve portatif lavabolar kuruldu. Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından belirlenen yaklaşık 2 bin görevli güvenliği sağlamak için alanda hazır bulundu.
 
Türkiye`nin birçok ilinden ve yurt dışından da davetlilerin iştirak ettiği programın sunuculuğunu İlahiyatçı Yunus Emiroğlu yaptı. Etkinlik saat 14.00`te Abdullah Asilsoy`un Kur`an tilavetiyle başladı. Mevlidin ardından Grup Özlem sanatçıları ilahi ve ezgiler seslendirdi.
 
"Vahdetten başka seçeneğimiz yok"
Etkinlikte konuşan  Araştırmacı Yazar Şefik Temel, İslam ümmetinin içindeki derin ve derinleştirilmeye çalışılan ayrılıklara dikkat çekerek Ümmetin vahdetinin önemine vurgu yaptı. Peygamber Sevdalısı yüzbinlerin bu meydandan Peygambere selam gönderdiğini dile getirerek konuşmasına başlayan Temel, "Bugün buradan Kazlıçeşme meydanından İstanbul`dan bütün İslam düşmanlarına sesleniyoruz. Ey Ebu Cehiller, Ey Ümeyyeler şu Muhammedin aşıklarına bakın. Şu sevdaya bakın ki kimin soyu kesik. Şeref peygamber sevdalılarınındır. Biz buradan Allah-u telayı sevdamıza şahit kılıyoruz. Peygambere olan sevgimize şahit ol ya Rabbi! bunu bizden uzak görme Ya Rab! ya Habiballah! Eyüp el Ensari`nin diyarından sesleniyoruz ya Resulallah. Velilerin şehit düştüğü topraklardan sana sesleniyoruz. Şu şehitler diyarından sana sesleniyoruz ya Resulallah! Sevdan var oldukça biz var olacağız ya Resulallah! Söz veriyoruz bizler var oldukça senin sevdan da var olacak. Tarih şahit olmuştur senden yana olanlar şeref bulmuş senden uzak olanlar esfele düşmüşlerdir. Yaklaşık dokuz yıl önceydi İslam düşmanlarından biri Hz. Peygambere hakaret etmişti ve peygamber sevdalıları bunlara verilecek en makul cevap Hz peygambere sahip çıkmaktır demişlerdi. Bugün milyonlarca insan meydanları dolduruyorlar. Şundan hiç şüpheniz olmasın o İslam düşmanlarının yaptığı hakaretleri iadeli taahhütlü olarak iade ettik iade edeceğiz. Tarihte Hz. Peygambere düşmanlık yapanların sonu bellidir. İslam`a ve Müslümanlara düşmanlık edenlere diyoruz ki düşmanlık yapmak hiç kimseye fayda vermedi gelin Hz. peygambere tabi olun ve kurtuluşa erin." dedi.
 
"Ümmetin en büyük sorunu tefrikadır"
Konuşmasında İslami kurum ve kuruluşlara da seslenen Temel, "Bir çağrımız da İslam adına çalışan bütün kurum ve kuruluşlardır. Bu gün ümmetin en büyük sorunu tefrikadır. Bugün Müslümanların bir araya gelmesinden başka çare yoktur. Eğer bu ümmet vahdet halinde olsaydı bugünkü zulümler gerçekleşmezdi. Suriye`de katliamlar olmaz, Arakan`da Müslüman kardeşlerimiz diri diri yakılmazdı. Bizim vahdetten başka hiçbir çaremiz yoktur. Gelin hep beraber kardeşler olalım bu vesile ile Kudüs de kurtulsun" şeklinde konuştu.
 
"Bizim kimliğimiz İslam`dır"
Peygamber sevdasını görmek ve göstermek istemeyenlere bu tutumlarından vazgeçmeleri çağrısında bulunan Temel, "Bir sözümüzde bu aşk ateşini bu milyonları görmeyen engel olmak isteyenler var. Dün Ebu Cehillerdi. Bu gün başkaları… Bu güneş üflemeyle sönmez varsın şu milyonları görmesinler varsın bu sevdayı görmesinler bizler de basın mensuplarına söylüyoruz ki gelin Allah aşkına bu sevda ateşini görmezlikten gelmeyin" dedi.
 
Bugün bir üst kimlik tartışmasının da yapıldığını dile getiren araştırmacı yazar M. Şefik Temel, "Kimiz biz, diyorlar. Biz üst kimliğimizi Peygamber sevdalıları olarak ilan ediyoruz. Bizler Müslümanlar olarak peygamber ümmetiyiz. Bizim kimliğimiz İslam`dır ve bu halk başka kimlik kabul etmez. Türk bir alim olan Esad Efendi ile Kürt bir alim olan Şeyh Said`in davası bir idi. Müslümanlar arasında tefrika oluşturmaya çalışanlar kaybedecektir. Gelecek İslam`ındır. Üstadımızın dediği gibi istikbalde en gür seda İslam`ın sedası olacaktır diyoruz" şeklinde konuşarak, asıl kimliğin İslam olduğunu söyledi.
Basına da seslenen Temel, konuşmasını şu şekilde bitirdi: "Gelin kelamınızı ve kaleminizi O`nu anarak güzelleştirin. O zaten şereflidir. O`nu anarak şeref bulun."
 
Hz. Peygamber bütün mazlumlara rahmet oldu
M. Şefik Temel`in konuşmasının ardından Doğruhaber Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Göktaş sahneye çıktı. Bu yılki kutlu doğum etkinliklerinin ana temasının özgürlük peygamberi olarak belirlendiğini hatırlatan Göktaş, özellikle bu temanın neden seçildiğini şöyle anlattı: "Allah bütün peygamberlerine özellikler seçti. Allah-u Teala Hz. Peygamberi gönderirken ne özellikler verdi. Madde bir, önce yetim olacak, babasızlığın ne olduğunu bilecekti. Madde iki, annesizliğin ne olduğunu bilecek. Bir başka madde, fakir olacak. Yokluğu ve eksikliği bilecek ve yaşayacaktı" diye konuştu.
 
Hz. Peygamberin yaşadığı sıkıntı ve zorlukların onu rahmet Peygamberi yaptığı belirten Göktaş, "Allah-u Teala, biz seni köleleri kurtarman için esirleri ve yoksulları kurtarman için gönderiyoruz. Bunun için önce sen bunun ne olduğunu bilmelisin. Garipleri köleleri toprağa gömülen çocukları göreceksin. Zalimleri, tefecileri tanıyacaksın. Bunları görecek ve bileceksin ki böylece kurtuluş peygamberi olacaksın, diyerek onu bütün mazlumlara ve bütün insanlığa kurtuluş ve rahmet peygamberi yaptı" ifadelerini kullandı.
 
Cahili Arapların kadınlara değer vermediği, kız çocuklarını diri diri gömdüğü bir zamanda Hz. Peygamberin kızı Fatıma`yı bağrına bastığını, sevip okşadığını, cahili Arapların ise buna tahammül edemediğini söyleyen Göktaş, diri diri toprağa gömülen bir kızın hikayesini anlattı.
 
Hz Peygamber özellikle kadınlara rahmet olmuştur

Hz. Peygamberin özellikle kadınlara rahmet olarak gönderildiğini anlatan Göktaş, "Seyredin ey dünya, Hz. Peygamber kızlara nasıl baba, eşlere nasıl koca olur. Öncelikle onun rahmeti kadınlar üzerinde tecelli etti. O eşlere, analara, kız çocuklarına rahmettir. Ey insanlık yol mu arıyorsun kendine. İşte bu yol anların ayağının altından geçiyor. Eğer cennete girmek istiyorsanız analarınızın ayaklarının altını öpeceksiniz. Sizin en hayırlınız eşlerinize en hayırlı olanınızdır. Biz böyle bir Peygamberi seviyoruz. Bugün zalim Avrupa bize öyle bir hayat dikta etmiş ki, ana yok, baba yok. Anayı babayı atmışlar. Bu peygamberi iyi anlayalım, kızlara ne verdi, kölelere ne verdi, esirlere ne verdi? Hz. Peygamberin elinden eteğinden tutalım. Cahili Araplar ona sahip çıkarak nasıl kurtulduysa bizler de öyle kurtulalım."
 
"Hayatınızda Peygamber yoksa sıfırsınız"
Irkçılığın, kavmiyetçiliğin insanı kurtarmayacağını, tek kurtuluşun Hz. Peygamberi tanımak olduğunu söyleyen Göktaş, sözlerine şöyle devam etti: "Ey Türk milleti, eğer Hz. Muhammed olmazsa siz sıfırsınız. Ey Kürtler, Ey Araplar eğer Hz. Muhammed yoksa hayatınızda sıfırsınız."
Mehmet Göktaş`ın konuşmasının ardından etkinlik Molla Nizamettin Yaçin`in okuduğu dua ile son buldu.(İLKHA)