BİTLİS - Hatemül Enbiya Fahri Kainat Hz. Muhammed Mustafa`nın (sav) mübarek veladetinin 1442. yıl dönümü münasebetiyle düzenlenen etkinlik binlerce kişinin katılımıyla gerçekleşti.
 
Eski Sanayi Sitesi Miting alanında bu yıl ilk kez meydanlarda düzenlenen etkinlikte Bitlisliler Hz. Peygambere aşklarını ve muhabbetlerini haykırdılar.
 
Peygamber Sevdalıları Platformuna üye derneklerden BEST-DER`in organizesinde düzenlenen etkinlikte alanda toplanan kalabalığın yanı başına asılan 30 metre uzunluğundaki ve 2 metre genişliğindeki dev afiş işte "Bitlis`in kimliği bu" dedirtti. Etkinliğe konuşmacı olarak katılan İlahiyatçı Ömer Çelik ile Best Der Başkanı Cengiz Karakaya Hz Peygamberin evrensel mesajının anlaşılmasının önemine vurgu yaptılar.
Etkinliğe saatler kala Peygamber âşıkları etkinlik alanına akın etmeye başladılar. Etkinliğin çevresinde polis tarafından yoğun bir güvenlik önlemleri alındı. Etkinlik alanına akın eden Peygamber âşıkları, girişte polis kontrol noktasından geçtikten sonra alana alındı.
 
Gül ve başörtü hediye edildi
"Kutlu Doğum" etkinliğinde görev alan Peygamber sevdalısı bayanlar, programa iştirak eden bayanları güllerle karşıladı ve onlara İslam`ın şiarı başörtüsü hediye ettiler.
 
Saat 13.15`te Murat Oran`nın sunduğu etkinlik, kelamların en güzelli olan Kur`an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Kürtçe okunan mevlidi şerifle devam eden program, Özlem Ajans sanatçılarının seslendirdiği ve Hz. Peygamberi metheden birbirinden güzel ilahi ve ezgilerle devam etti. Etkinlikte okunan mevlit sırasında halk hep bir ağızdan Hz Peygambere salavatlar getirdi.
 
Konuşma esnasında alanda onlarca güvercin havaya uçurularak, üstadın memleketinden tüm dünyaya mesaj verildi.
Etkinliğe katılan Peygamber aşıkları, etkinlik bitene kadar hep bir ağızdan tekbir ve salavatlar getirerek Peygambere olan sadakatlerini ispatladılar. "Lebbeyk Ya Resulallah" diyen Bitlisli Peygamber sevdalıları, açtıkları pankartlarla ve dalgalandırdıkları tevhid bayraklarıyla Peygambere olan sevgilerini ve sünnete olan bağlılıklarını bir kez daha gösterdiler.
 
Bizler Resulullahı görmeden sevdik
Etkinlikte konuşan BEST-Der Başkanı Cengiz Karakaya, Hz Peygamberin hayatının örnek alınması gerektiğine vurgu yaptı. Karakaya şöyle konuştu: "Asrısaadet`te Resulullah (s.a.v) insanlara rahmet ve hidayet rehberiydi. Yaşadığımız bu zamanda O`nun yaşantısını kendimize örnek alırsak ve yalnız onu kendimize önder yapar isek, O`nun şahsı manevisi bizleri asrın fitne, fesat ve kötülüklerden muhafaza edecektir. Bu meydanlar şahittir ki; bizler Allah`ı ve Resulünü çok seviyoruz. Bizler Resulullah`ı görmeden sevdik. Rabbim Havz-ı Kevserde O`nun sancağı altında buluşmayı bizlere nasip etsin" dedi.
 
Yıllardır O`nun sayesinde bu coğrafyada değişik milletler kardeşçe yaşadı
Kur`an ve Hz Peygamberin sünneti sayesinde değişik milletlerin yıllardan beri bu topraklarda kardeşçe yaşadığını söyledi. Karakaya, "O`nunla gelen Kur`an ve O`nun sünneti sayesinde yıllardır değişik milletler bu coğrafyada kardeş oldular ve kardeşçe yaşadılar. Ne zaman ki bu iki değer aramızda zayıfladı veya zayıflatıldı, işte o zaman belalar ve musibetler üzerimizden eksik olmadı. Ama hamdolsun! Üzerinde gezdiğimiz topraklarda yatan Evliya ve Enbiyaların yüzü suyu hürmetine, Allah (cc)bizlere merhamet etti, kurtuluşun Kur`an-ı Kerim ve Resulünün sünnetine sarılmakla olacağını fehmettirdi" şeklinde konuştu.
Dünya ve ahret hayatının kurtuluşunun iki cihan güneşi Hz. Muhammed Mustafa`nın yolunu takip etmekte geçtiğini belirten Ömer Çelik Hoca ise yaptığı konuşmada "Hz. Peygamber, hayatı boyunca insanların dünya ve ahret kurtuluşu için çalışarak mücadele etti. Bu uğurda akıllara hayretlik verecek derecede işkencelere maruz kaldı. Bunun tek sebebi insanlar yeryüzünde Allah`a kulluk etsinler ve Allah`ın emirlerini yerine getirsinler diye." İfadelerini kullandı.
 
Peygamber Efendimiz çok acılar çekti
Hz Peygamberin Mekke`de amcası başta olmak üzere cahil bir toplumun işkencelerine maruz kaldığını belirten Çelik, " Mekke de işkencelere maruz kaldığı gibi Taifte de ayak takımının hakaret ve işkencelerine maruz kalmıştır. Buna rağmen Efendimiz kendisine bu eziyetleri yapan insanların kalplerini fethederek onları İslam`a davet etmekten biran bile geri kalmamıştır.
 
"Peygamber efendimiz bizlere din güvenliğini getirmiştir"
Efendimiz yeryüzünde insanların özgürce yaşaması için, fitne ve fesadın kalkması için, Müslüman ve gayri Müslimlerin dünyada rahat etmesi için beş temel düstur getirmiştir. Peygamber aleyhisselam Kur`an nassıyla bizlere din güvenliğini getirmiştir. Bu din güvenliğinde dinde zorlama yoktur düsturunu koymuştur. Çünkü kötüyle iyilik, akıl ile akılsızlık, hidayet ile dalalet birbirinden ayrılmıştır.
 
Efendimiz asla İslam`ı kimseye dayatmamıştır, asla bir kimsenin zorla bir dine girmesini istememiştir. Bilakis efendimiz gönülleri ve kalpleri fethetmiştir. Yıllarca kendisine ve ashabına hakaret eden, zulüm eden ve işkence eden Mekke halkına, Mekke fethi sırasında göstermiş olduğu davranış ve onları affetmesi Mekkeli müşriklerin kalbini fethetmiştir.
Peygamber efendimizin sevgi ve merhameti sadece insanlar için değildi aynı zamanda bu sevgisini hayvanlar için de yapmıştır. Hayvanlara hakaret eden hayvan sahiplerini de uyarmış ve hayvanlara acı çektirilmemesi gerektiğini vurgulamıştır" dedi.
 
"O`nun öğretilerine kulak verseydik bugün bu hallere düşmezdik"
"Bizler Hz. Peygamberin öğretilerine kulak verseydik bu gün bu hallere gelmeyecektik. Bizler onun öğretilerine kulak verseydik, bugün çocuklarımız ve toplumumuz içki, faiz, kumar, hırsızlık, fuhuş ve her türlü gayri İslami ahlaksızlıkların bataklığına düşmezdi." diyen Çelik,
"Efendimizin mal güvenliği düsturunu kaybettiğimiz için; esnafımızın, memurumuzun, çalışanımızın ve halkımızın faiz bataklığına saplanarak iflas etmesine, yuvalarının yıkılmasını, bu neticeyle intihar etmesine ve geride gözü yaşlı evlatları ve eşleri bırakmalarının önüne geçememekteyiz.
Bu gün akıl güvenliği sağlayamadığımız için, insan aklını başında alan içki toplumu felakete sürüklemektedir. Bakınız yapılan kazaların çoğu sarhoş olmaktan kaynaklanıyor. Bütün kötülüklerin anası olan alkol artık toplumun aklını başında almış durumdadır. Alkol yüzünde nice yuvalarımız dağıldı, nice gözü yaşlı kadınlarımız dul kaldı ve çocuklarımız yetim kaldı. İki cihan güneşi Kur`an nassiyle içkiyi ve sarhoşluğun her türlüsünü yasaklayarak akıl güvenliğimizi teminat altına almıştır." İfadelerini kullandı.
 
Televizyon dizileri Siyonist İsrail`den daha tehlikelidir
Çelik konuşmasına şöyle devam etti. "Bugün öyle bir hale gelmişiz ki, ilkokulda, lisede ve üniversite de okuyan pırlanta gençlerimiz bu sarhoşluğun bataklığına düşmüşlerdir. Her yerde içki içen, esrar çeken, uyuşturucu kullanan, bira içen gençlerimize rastlıyoruz.
Körpecik gençlerimiz çocuklarımız, tertemiz bir şekilde teslim ettiğimiz okullarda, beyinleri yıkanmış birer içkici, kumarcı, esrarcı bir şekilde bizlere geri verilmektedir. Böyle bir ülkede, şu kadar askerinin, şu kadar polisinin, şu kadar istihbaratının, şu kadar tankının ve topunun olduğu bir yerde nasıl olurda hâkimiyet alanında olan bu okullarda esrar ve uyuşturucu maddesi satılır bunu anlamak mümkün değildir. Bunun için akılımızı teminat altına alan Hz. Peygamberin getirdiği kanunlara, sünneti saniyesine, Kur`anı Kerime ihtida etmemiz gerekir ki, tertemiz gençlerimizi uyuşturucu tüccarlarının ve kötü niyetli insanların tuzağında koruyalım.
Peygamberiz zinayı yasaklayarak, harama bakmayı yasaklayarak, bakış ve nazarı yasaklayarak, yasak ilişkilerin her türlüsünü yasaklayarak insanın neslini teminat altına almıştır. Bizler bu düsturlara uymadığımız için gencecik kızlarımız ve çocuklarımız art niyetli insanların tuzağına düşmektedirler. İnanız ki, bugün televizyon kanallarında gösterilen diziler toplumumuz için, Yahudi İsrail den daha tehlikelidir. Televizyon program ve dizilerinde servis edilen rezillik, ahlaksızlık ve alçaklık İsrail`in verdiği zarardan çok daha tehlikelidir. Dünyada yapılan istatistikler gösteriyor ki, boşanmaların son on yıl içerisinde artığıdır. Bunu sebebi de televizyon kanallarındaki ahlaksız dizilerdir. Bu gün ülkemizdeki aile yapıları bozarak aileleri parçalandığı yetmezmiş gibi bu ahlaksız diziler tercüme edilerek Ortadoğu Müslüman ülkelerinde ahlakını bozmaktadır.
 
Peygamberimizin medreselerinde yetişmiş, onun eteğine yapışmış onun ahlakını almış, şeyh Abdurrahmani Taği`nin, Üstad Bediüzzaman`ın, Şeyh Fetullahi Verkansi`nin, Gavsi Hizan` inin ve Abdulbaki Kasrik`inin düsturlarına, ahlak ve edeplerine uysaydık bu hallere düşmezdik"
 
Etkinlik okunan ilahilerin ardından yapılan dua ile sona erdi. Mevlid programının bitmesinden sonra etkinliğin organizatörleri alanı çöplerden temizleyerek örnek bir davranış sergilediler.
(Şükrü Tontaş/Menderes Beysülen-İLKHA)