Cumhurbaşkanı Erdoğan, Süleymaniye Camisi avlusunda düzenlenen "Çerçeve İçi-Çerçeve Dışı" temalı 2. Yeditepe Bienali'nin açılışında bir konuşma yaptı.
Özellikle medya mecraları üzerinden tüm dünyaya adeta boca edilen batı menşeili kültür sanat eserlerinin içine özenle yerleştirilen ve insanın esfeli safilin tarafını öne çıkaran mesajların elbette bir amacı olduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
Bu amacın masum ve hayırlı olmadığı da açıktır. Her türlü sapkınlığı, her türlü ahlaksızlığı, her türlü marjinalliği sanat adı altında normalleştirme, hayatımızın tabi bir parçası haline getirme gayesi taşıyan bu sinsi saldırıya karşı kendi imkânlarımızı daha güçlü şekilde devreye almamız şarttır. Yeditepe Bienali başta olmak üzere Türk ve İslam sanatlarının güzelliklerini milletimizin önüne getiren etkinlikleri bu bakımdan takdire şayan girişimler olarak değerlendiriyorum. Ülkemizde kültür sanat adına icra edilen faaliyetlerin pek çoğunun böyle bir niyet ve içerik taşımaması bizi asri sorumluluklarımızdan alıkoyamaz. Tam tersine daha çok çalışarak, daha çok üreterek, daha çok insanın kalbine ve zihnine ulaşarak aradaki farkı kapatmakla mükellefiz. İşte bunun için biz, verdiğimiz mücadelenin gayesini hep, kadim medeniyet mirasımızın ihyası ve günümüz imkanlarıyla daha güçlü şekilde yeniden inşası olarak ifade ediyoruz. İyi olan, güzel olan, faydalı olan, değerli olan her şeyi nerede bulursak bulalım, almak, kullanmak, geliştirmek daha iyisini yapmak, ecdadımızdan bize kalan en önemli miraslardan biridir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, inancımızda insanın yaratıcısının, yani Rabbinin eseri olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:
Öyle olduğu için de diğer varlıklara göre eşsiz kabiliyetlerle ve elbette ağır sorumluluklarla teçhiz edilmiştir. Sanat kavramına yaklaşımdaki bu derin farkın tezahürlerini Endülüs'ten Büyük Sahra'ya, Orta Asya'dan Güneydoğu Asya'ya kadar geniş bir alana yayılan eserlerde ve yaşayışlarda görmek mümkündür. Sanat, 'Allah'ı aramakmış meğer' der üstat. Şimdi burayı yakalamak çok önemli. Fiziki olarak ne kadar uzak olursa olsun bu coğrafyaların hepsinde de İslam'ın varlık ve hayat kavrayışının ortak yansımaları, yerel birikimleri ve teknik kapasiteleriyle bezenmiş bir tutarlılıkla karşımıza çıkmaktır. Hiç şüphesiz bu tablonun konumuz bakımından en önemli özelliği estetiğin ahlakla bütünleştirilmiş biçimleriyle ortaya konan ve süreklilikten asla kopmayan sanat eserlerinin üretimini sağlamış olmasıdır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, uzağa gitmeye gerek olmadığını, inancımızdaki "Allah güzeldir, güzel olanı sever" yaklaşımının sanata yansımış halinin şu an içinde bulunulan Süleymaniye Külliyesine bakarak da görülebileceğini ifade ederek, buraya gelen bir yabancının "İslam nedir?" diye sorduğunda kendisine lafzi anlatımın ötesinde işaret edilecek somut örneğin elbette Süleymaniye Camisi, Sultanahmet Camisi olacağını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim medeniyetimizdeki, dolayısıyla sanatımızdaki iyilik ve güzellik anlayışının kaynağı hiç şüphesiz kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim ve alemlere rahmet olan Peygamber Efendimiz Aleyhissalatu Vesselam'dır. Güneşin tüm evreni ışıttığı gibi bu temel kaynaklar da bize hayatımızın her alanında ve sanatımızda yol göstermekte, ilham vermekte, motivasyon sağlamaktadır. Bu kaynaklara ne kadar yaklaşırsak o derece sanat, yani yapmak eyleminde de başarılı olur, ne kadar uzaklaşırsak da o derece özümüzden koparız." diye konuştu. (İLKHA)