İbrahim Toprak / Doğruhaber

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz hafta Yeşilay’ın ‘Global Alkol Politikaları Sempozyumu’nda alkol teşvikini eleştirerek, alkol konusunda birçok adım atacaklarını söyledi. “Uygarlaşacağız diye alkol tüketimini teşvik ettiler” diyen Başbakan Erdoğan, “Şu anda sigara paketlerinin üzerinde bulunan yasaklayıcı resimler alkol şişelerinin üzerinde de yer alacak. Çok yakın zamanda gazetelerden alkollü içki reklamlarını da yasaklıyoruz. Arkadaşlarımız üzerinde çalışıyorlar. Çünkü bu reklamlar aldatıcıdır, yanıltıcıdır. Ayrıca alkoldeki vergi artışları da var. Kusura bakmayın, başka şansımız yok. Bunu yapmak zorundayız. Bizim petrol kuyularımız yok” dedi. Alkol konusunda alınacak önlemlere laiklik gerekçesiyle karşı çıkanları da eleştiren Erdoğan, bu tür eleştirileri cehalet olarak niteledi.

Başbakan’ın alkolle ilgili bu çıkışı basında geniş yankı bulurken birçok sivil toplum kuruluşu da başbakanın bu açıklamalarını destekledi.

YÖNETMELİK VAR UYGULAMA YOK
Sağlık Mensupları Dayanışma Toplum Sağlığını ve Çevreyi Koruma Derneği (Sağlık-Der) Genel Başkanı Dr. Kasım Sezen, alkolle ilgili esas sorunun denetleme olduğunu belirterek yeni herhangi bir yönetmeliğe ihtiyaç olmadığını söyledi. Tütün Alkol Üst Kurulu’nun kuruluşuyla beraber yönetmelik çıkarıldığını belirten Sezer, bu yönetmeliğe göre alkol reklamlarının yasak olduğunu ifade etti. Uygulamada Tütün Alkol Üst Kurulu’na kolluk kuvveti verilmediğine dikkat çeken Sezer, “Yani yönetmelikte ceza var ama kim cezasını verecek? Bu belirtilmedi. Bu durumla ilgili problemler var. Yönetmeliğin uygulanmasında sorunlar yaşanıyordu. Başbakan da alkolün denetimiyle ilgili ya yeni bir ekip kuracak ya da sigara yasağını denetleyenlere bu görevi de verecek. Yeni bir ek düzenlemeye ihtiyaç yok. Önemli olan, var olan yönetmeliği uygulamaktır” dedi.

ALKOL REKLAMLARI KALDIRILMALI
Alkolle ilgili önlemlerin bir an önce alınması gerektiğini belirten Sezer, “Toplum olarak bu kötü alışkanlığa bulaşmamamız lazım. Özellikle bu hususta gençlerin uyarılması gerekiyor. Çünkü bu tür kötü alışkanlıklar arkadaş vesilesiyle kazanılıyor. Ayrıca alkol reklamlarının bir an önce kaldırılması lazım. Öte yandan dizilerdeki, Amerikan filmlerindeki içkili sahnelerin de sansürlenmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

İNSAN SAĞLIĞINI HİÇE SAYIYORLAR
Alkolle ilgili eleştirileri de değerlendiren Dr. Kasım Sezen, “Laikliğin zorunlu ders olduğu Fransa’da bile alkol ile mücadele konusunda ödün verilmeden çalışmalar yürütülürken, Türkiye’de alkol gündeme geldiğinde olaya ‘laiklik elden gidiyor’ şeklinde bakmak, ideoloji bataklığına batarak insan sağlığını hiçe saymaktır” dedi.

AÇIKLAMANIN GEREĞİ ACİLEN YAPILMALI
Alkol tartışmalarını Doğru- haber’e değerlendiren Haramlarla Mücadele Derneği Başkanı Surur Çelebi, Türkiye’nin Müslüman bir ülke olmasına rağmen alkol tüketimi konusunda bir Avrupa ülkesi standardına yükselmiş olmasının vahim olduğunu söyledi. “Alkol tüketim oranları, toplumun manevi olarak ne kadar dejenere olduğunun bir göstergesidir” diyen Çelebi, hükümetin bugüne kadar alkol konusundaki duyarsızlığının dikkatlerden kaçmadığını belirtti. Başbakanın açıklamalarının önemli olduğunu vurgulayan Çelebi, “Başbakan’ın Yeşilay Cemiyeti’nin programında özellikle ‘alkol ile mücadele anayasal bir görevdir’ demesini biz önemli buluyoruz. Biz haramlarla mücadele eden bir sivil toplum kuruluşu olarak bu açıklamayı çok önemsedik. Bunun gereğini de acilen yapmalarını arzu ediyoruz ve umutla bekliyoruz” dedi.

ALKOLE SIKI DENETİM GETİRİLMELİ
Alkolün zararlarına da dikkat çeken Surur Çelebi, alınması gereken önlemlerle ilgili de şunları söyledi: “Alkolle toplum yozlaşıyor, aileler yıkılıyor, ocaklar sönüyor, aile içi şiddet olayları artıyor. Bu, sadece birkaç sivil toplum kuruluşunun yapacağı çalışmayla önüne geçilebilecek bir sorun değil. Hükümetin alkole karşı aktif bir rol alması gerekiyor. Alkolün zararlarıyla ilgili anayasal güvence getirilmeli. Rehabilitasyon merkezleri arttırılmalı. Alkolün zararları yoğun bir şekilde başta gençler olmak üzere toplumun geneline anlatılmalı. Toplu alanlarda ve meskenlere yakın yerlerde içki satışının yasaklanması gerekiyor. Bugün belli bir yaşın altındaki çocuklar bile çok rahat bir şekilde içkiye ulaşabilmekteler. Bu ciddi bir sorun. Bundan dolayı içki satan yerlere ruhsatın çokça incelenerek verilmesi gerekiyor.”

ZARARLI NEŞRİYATLARA DA İZİN VERİLMEMELİ
Alkolün zararlarıyla beraber zararlı neşriyatlara da dikkat çeken Haramlarla Mücadele Derneği Başkanı Surur Çelebi, özellikle otobüs duraklarının yakınında bulunan gazete bayilerinde ve büfelerin önünde sergilenen zararlı neşriyatların suç olduğunu hatırlattı. Çelebi, “Zararlı neşriyat olarak tabir ettiğimiz neşriyatların ahlaktan yoksun içeriklerine rağmen nasıl oluyor da basımına izin veriliyor anlamış değiliz. Yani ahlakı bozucu içerikli yayınların satışından ziyade basılmasına izin verilmemesi gerekiyor. Kaldı ki insanların yoğun bir şekilde bulunduğu duraklarda, marketlerde, AVM’lerde, büfelerde bu tür neşriyatların sergilenmesi bir suçtur. Bununla ilgili de acil bir şekilde tedbirler alınmalı” diyerek yetkilileri zararlı neşriyatlar konusunda da uyardı.