Eşref Gani,15 Ağustos sabahı uyandığında Afganistan’daki son günü olacağını asla tahmin etmediğini söyledi. Taliban mensuplarının  Kabil'e girmemeyi kabul ettiğini söyleyen  Gani, şunları ifade etti:

"Ancak iki saat sonra durum böyle olmadı. Taliban'ın iki farklı bölüğü, iki farklı yönden yaklaşıyordu. Ve aralarında 5 milyonluk şehri yok edecek ve insanlara kaos getirecek büyük bir çatışma olasılığı çok büyüktü."

Ulusal güvenlik danışmanının ve eşinin Kabil'den ayrılmasına izin verdiğini, ardından bir arabanın da kendisini Savunma Bakanlığı'na götürmesini beklediğini söyleyen Gani, şöyle devam etti:

"Araba hiç gelmedi. Bunun yerine güvenlik şefim, Taliban'a karşı tavır almam halinde hepimizin öldürüleceğini söylemek için geldi. Bana en fazla 2 dakika verdiler. Khost şehrine gitmek için hazırlanma talimatı verdim. Bana Khost'un düştüğünü ve Celalabad'ın da düşmek üzere olduğu söylendi. Havaalanına gittiğimizde nereye gideceğimizi bilmiyordum. Uçak kalktığında Afganistan'dan ayrılacağımız belli oldu. Yani bu gerçekten çok ani oldu."

YANIMA PARA ALMADIM!

Gani, "Şunu belirtmek isterim ki, kesinlikle yanıma para almadım. Yaşam tarzım herkes tarafından biliniyor. Parayı ne yapabilirdim ki?" ifadelerini kullandı.

GÜVENMEKLE HATA ETTİM!

Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Taliban’la yaptığı anlaşmayı da eleştiren Gani, “uluslararası ortaklara güvenmekle hata yaptığını” söyledi ve “Beni günah keçisi haline getirdiler” dedi.