Sayim Yüksek / Haber Merkezi

Şehadetinin 2. Yılında Ubeydullah Durna

“Eğer benim ölümüm cemaat fertlerinin davaya daha sıkı bağlanması için hayırlıysa ve davaya bir katkı sağlayacaksa bu canımı feda etmeye hazırım. Ben bütün işimi-gücümü, maddi sıkıntılarımı bir kenara bırakacağım ve derneğin çatısını yapacağım. Allah’ın izni ile İslam düşmanlarının derneğimizi bu halde görmelerine müsaade etmeyeceğim”
(Şehid Ubeydullah Durna)


BDP/PKK yandaşları 5 Mayıs 2011’de yine bir kepenk kapatma eylemi sırasında her zaman olduğu gibi bölgede İslami hizmetleriyle tanınan Mustazaf-Der’i hedef aldı. Molotof ve taşlarla saldıran saldırganlar çatı üzerine çıkarak dernek binasını ateşe vermeye çalıştı. Bunu fark eden ve o sırada dernekte bulunan Ubeydullah Durna, çatıya çıkarak saldırganların bu girişimini sonuçsuz bıraktı. Durna henüz çatıdayken saldırganlar arasından silahla ateş edildi ve Ubeydullah Durna başkan yardımcılığı yaptığı derneğin çatısında şehid edildi. Kamera kayıtlarına da yansıyan olay polislerin gözleri önünde cereyan etti ve polis saldırganlara hiçbir müdahalede bulunmadı. Ubeydullah’ın hunharca katledilişinden bu yana iki yıl geçti. Polisin gözleri önünde şehid edilen Ubeydullah’ın katilleri ise hâlâ yakalan(a)madı.

CİDDİ BİR SORUŞTURMA YOK
Konuyla ilgili Doğruhaber’e konuşan dava avukatı Mehmet Mehdi Oğuz, “Şu anda ciddi anlamda yürütülen herhangi bir soruşturma yok. Dosyada, geniş çaplı bir soruşturma aksine rutin bir soruşturma olmuş. Rutin bir soruşturma mevcut olduğundan dosyada bu haliyle kesin bir sonuca varılması mümkün değil. Cumhuriyet Savcıları da dosyanın bu haliyle fail-i meçhul kalabileceğini belirtmişlerdi” dedi. Dosyanın rafa kaldırıldığını söyleyen Oğuz, “Dosya şu an bekletiliyor. Belki ileride yeni bir gelişme, bir bulgu ortaya çıkarsa dosya ondan sonra işleme tabii tutulabilir” dedi.

SİYASİ İRADE ŞART
Ortada siyasi bir cinayetin olduğunu belirten avukat M. Mehdi Oğuz, olayın siyasi bir irade tarafından takip edilmesi gerektiğini belirterek, “İçişleri Bakanlığı’nın bu konu üzerinde durması, savcılara bu konuda talimat vermesi, emniyet yetkililerine bu cinayetle ilgili detaylı bir soruşturma yapmaları için talimat vermesi lazım. Bu cinayetin çözülebilmesi için ortada siyasi bir irade olması lazım” ifadelerini kullandı.

TEK İSTEĞİMİZ KATİLLERİN BULUNMASI
Şehidin babası Behçet Durna geçen iki sene için, “Bu zamana kadar oğlumun katillerinin bulunamaması bizi derinden üzüyor. Artık yeter, oğlumun katilleri bulunsun. Hiç kimse ‘oğlun neden öldürüldü, kim öldürdü’ diye sormuyor. Biz sorduğumuzda bize hiçbir bilgi verilmiyor. Oğlumun katillerini örtbas eden, onların bulunması için herhangi bir çalışma yapmayan yetkilileri Allah’a havale ediyorum” şeklinde konuştu.

ŞEHADETİYLE İFTİHAR EDİYORUM
Acısı ilk günkü gibi taze olan şehidin annesi Hafsat teyze ise, “Oğlum bazıları gibi memleketine, insanına zarar veren biri değildi. Onun şahadeti ile iftihar ediyorum. Yetkililerden tek isteğimiz oğlumun katillerinin bulunmasıdır” dedi.

ÇOCUKLARIMI BABALARINA YARAŞIR BİR ŞEKİLDE YETİŞTİRİYORUM

Şehidin hanımı Ayşe Durna da, “Eşimin katilleri geçen iki seneye rağmen hâlâ rahatça geziyorlar. Yetkililerin bu noktada bir şey yaptıklarını duymadık. Birçok olayın aydınlatıldığı, fail-i meçhullerin çözüldüğü bir dönemde eşimin katillerinin bulunamaması bizi derinden üzüyor. Bu acıyı artık içimize gömdük. Bir şehit hanımı olarak şükrediyorum. Bu noktada en büyük uğraşım, Allah’ın izni ile çocuklarımı babalarına yaraşır birer evlat olarak yetiştirmek olacaktır inşallah” ifadelerini kullandı.

ŞEHİD UBEYDULLAH DURNA (1981 - 2011)
Ubeydullah Durna, 1981 yılında Yüksekova’nın Aksu Köyü’nde doğdu. Ailenin en büyük çocuğu olan Şehid Ubeydullah askerliğini yaptıktan sonra evlendi. Geçimini sağlamak için inşaatlarda çalışmaya başlayan şehid, iş hayatında sahip olduğu ahlak ile her zaman işini sağlam yapan ve sözünün arkasında duran biri olarak tanındı. Şehidin biri 8 yaşında Şehadet isimli, diğeri de 6 yaşında Hattab isimli iki çocuğu var. Yüksekova Mustazaf-Der Temsilciliği’nin şubeye dönüşmesi sonrası dernek başkan yardımcılığı yapan Şehid Ubeydullah, bu alandaki çalışmalarını daha da yoğunlaştırdı. Gençlere Kur’an dersi veren şehid, köylerinde birçok İslami programın gerçekleşmesine de öncülük etti. Yüksekova Mustazaf-Der’e yapılan her saldırı sonrası işini gücünü bırakan Şehid Ubeydullah, derneğin yeniden hizmete girmesi için elinden gelen gayreti gösterdi. Derneğin boya, sıva, çatı ve temizlik işlerinde kendini en çok gösteren isimlerden biri olan şehid, en sonunda kendi eliyle yaptığı dernek çatısı üzerinde 5 Mayıs 2011 Perşembe günü PKK/KCK tarafından yapılan silahlı saldırıda şehadete ulaştı.