İşin uzmanından çarpıcı açıklamalar geldi. Osman Müftüoğlu dikkat etmemiz gerekenler hastalıkları anlattı.
Bazı sağlık sorunlarımız daha doğrusu sağlıksızlık meselelerimiz var ki onları ya saklar ya da görmezden geliriz. Bunların ilk sırasında da zihinsel/ruhsal sorunlarımız yer alır. Ama gelin hep birlikte itiraf edelim, bugünlerde çoğumuzun psikolojisi sağlam, kafası yerinde değil. Aklımız/beyinlerimiz sadece “düşünce zincirlerimiz” bakımından değil “odaklanma, öğrenme ve anımsama” yeteneklerini de bana göre sinsice kaybediyor. Bu olumsuz gidişin pek çok sebebi olsa da ilk sırayı “kaygı/endişe meselesi” alıyor diyen Müftüoğlu sözlerine şöyle devam etti.
Kaygı/endişe problemi öncelikle de çocuklar ve yaşlılarımızı tehdit ediyor. Kısacası daha önce de sık sık gündeme getirmeye çalıştığım “beyin arızası salgını”, önümüzdeki dönemin öncelikli sağlık probleminden biri haline gelecek gibi görünüyor.
Müftüoğluna göre, depresyon, anksiyete ve benzeri psikiyatrik bozukluklar ülkemizde de hızla yaygınlaşıyor. Yetişkinlerimizde depresyon, uyku bozuklukları yaşlılarımızda bellek kaybı (demans ve Alzheimer meseleleri), çocuklarımızda dikkat eksikliği/hiperaktivite bozukluğu gibi meseleler neredeyse tavan yapmış durumda. Geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanı’mız da açıkladı: Sinirsel bozuklukların tedavisinde kullanılan ilaçların satışında muazzam bir artış var. Bu bilgiyi ilaç endüstrisinin açıkladığı rakamlar da doğruluyor. Geçtiğimiz 2 yılda antidepresan ilaçların satışında inanılmaz bir patlama yaşanmış.
Dikkat! Beyin arızası yaygınlaşıyor!
Kısacası çoluk, çocuk, yaşlı, genç, yetişkin çoğumuz muazzam bir tehditle “serotonin açlığı meselesi” ile karşı karşıyayız ve bu açlık bizi toplumsal bir mutsuzluğa doğru sürüklüyor. “Serotonin açlığı” meselesini başka bir yazımda detaylandıracak, bugün giderek yaşlanan nüfusumuz için de önemli bir sorun haline geldi” diyen Osman Müftüoğlunun açıklamaları ilgi gördü.