Yaklaşık iki yıl büyük emeklerle yetiştirilen ve çeşitli evrelerden geçtikten sonra istenilen ürüne dönüşen şeker pancarının ekim ayında başlanan hasadı için İLKHA ekibi olarak kasım ayı itibari ile çekimlerimize başladık. 165 ile 220 gün arasında yetişen şeker pancarının sofraların ve tatlıların vazgeçilmezi şekere dönüşene dek hangi evlerde geçtiğini kaydettik.

 

Bugün modern tarımla ekimi ve hasadı yapılan, yüzde 75'i su ve geri kalanının ise katı maddeden oluştuğu şeker pancarının hasattan sonra 1984 yılından beri hizmet veren Ağrı Şeker Fabrikasına taşınmasını ve fabrikada aşama aşama hangi evlerde geçtiğine şahitlik ettik.

İlk olarak bizi misafir eden ve pancarın hasadını gerçekleştiren Ağrı merkeze bağlı Aşkale (Aşqele) köyü sakinlerinden Halis Akman, hasat öncesi pancar için yapılan işlemlerin neler olduğunu bizler ile paylaştı.

Şeker pancarı hasat öncesi yapılan işlemler

Pancarın ekimi ve hasadı için Ağrı İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Ağrı Şeker Fabrikası'nın ayrı ayrı destekler ve teşvikler verdiklerini belirten Halis Akman, tohum ekiminden hasadına kadar bütün işlemleri şu şekilde anlattı:

Yer düzeltmesi yapıyoruz. Sonra fabrikamız bize tohum veriyor. Ekim makinasını veriyor, biz ekiyoruz. Ondan sonra gübresini, her şeyini yapıyoruz. Sonra çapası, çapasını yapıyoruz. Teklemesini yapıyoruz, sulamasını yapıyoruz. Sadece hasat zamanı sökümünü yapıyoruz. Traktörlere yükleyip fabrikaya götürüyoruz. Ben 40 dönüm ekmişim. İnşallah bire beş, altı verir. Bu sene bereketli geçti pancar hasadı. Hasattan 210-220 ton bekliyorum. Tohumlamaya 11 kilo harcadım. Ve hasat zamanına geldik, hasada başladık. Hasat sırasında Ağrı Tarım ve Orman Müdürlüğü imdadımıza yetişti bize ekip desteği sağladı. Benim hasat için makinem yok, bunun için kuruma müracaat ettik sağ olsunlar pancar söküm makinesini verdiler. Makine biz çiftçilere dönümü 30 liradan kiraya veriliyor. Ama dışardan kiralarsak 200 liradan kiraya veriyoruz. Buda bizim için büyük külfet olur.

"Bölgenin önemli tarımsal üretim yapan illerinden biriyiz"

Kentte ne kadar çiftçinin şeker pancarı ile ilgilendiğini, kente ne tür olumlu dönüşlerinin olduğunu anlatan Ağrı İl Tarım ve Orman Müdürü Kenan Engin, kurum olarak yürüttükleri çalışmaları şu şekilde paylaştı:

Ağrı, küçükbaş ve büyükbaş hayvan varlığı ve hem sahip olduğu tarımsal alan ile hem de sahip olduğu mera varlığı ile çok önemli illerden biri. Türkiye’de tarım ve hayvancılık alanında önemli illerimizden biri. 410 bin büyükbaş hayvanımız, 1 milyon 400 bin küçükbaş hayvanımız, yine 542 bin hektar mera varlığımızla bölgenin önemli tarımsal üretim yapan illerinden biriyiz. Yaklaşık olarak 50 bin civarında çiftçimiz var. Hem hayvancılık yapan yetiştiricimiz, hem de tarımla ilgilenen çiftçimiz var. Tabi toplam 3,5 milyon dekar işlenen tarım arazimiz var. Bu 3,5 milyon dekarın içerisinde de özelikle pancar üretimi noktasında önemli illerden biriyiz. 2021 yılı itibarı ile 71 bin dekar alanda toplamda 300 bin ton pancar üretimimiz oldu.  Cumhurbaşkanımızın pancar ile ilgili ton başına verilen ücreti 2020’den 2021’e yüzde 25 civarında artışla çiftçiye duyurması ve devamında bu bölge için de yüzde 10 pirim şeklinde bir desteğin verilmesi özelikle bölgemizde, ilimizde pancar ekiliş alanlarının artmasına sebep oldu.

"Pancar üretiminde sadece üretici çiftçi değil, beraberinde nakliyecisi, aracısı bununla birlikte birçok sektör de kazanıyor"

Pancar üretimi ile birlikte birçok sektörün olumlu etkilendiğinin altını çizen Engin, "Pancar üretiminden bahsederken birkaç tane önemli hususa değinmek gerekir. Birincisi pancar üreten çiftçimize bu sene hakikaten ton başına verilen yüzde 25’lik artış, yani 420 TL’yi bulan pancarın tonuna verilen fiyat. Hem bölgemizde artı yüzde 10 pirim ve yine bölgemizde soğuk ve sıcak hava farkının, ısı farkının oluşmasından kaynaklı özelikle polar oranının, şeker oranının yüksek olmasından kaynaklı yaklaşık çiftçimiz tona 500 TL gelir elde etti ortalama.  Dolayısıyla bizim bölgemizde pancar ekilişi yapan çiftçimiz diğer illere, diğer bölgelere oranla daha avantajlı, daha şanslı, pancardan gelir elde etti. Diğer bir önemi de özelikle ifade ettiğim gibi hayvancılığın fazla yapıldığı, 2 milyon civarında büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlığına sahip bir ilde hayvanların girdisini azaltmasıyla, özelikle pancarın posası biliyorsunuz, malumunuz bizim bölgemizde hayvanların girdisini azaltmak amacıyla çok kullanılıyor. Yine pancar üretiminde sadece üretici çiftçi değil, beraberinde nakliyecisi, aracısı bununla birlikte birçok sektör de kazanıyor." ifadelerini kullandı.

Tarım Park projesi…

Yürütülen 'Tarım Park' projesi ile çiftçinin ekipman noktasındaki eksiğini giderdiklerini belirten Engin, "Tarım Park diye bir proje yaptık. Bu kapsamda özelikle çiftçimizin ihtiyaç duyacağı makine ekipmanları tedarik ettik. Bu makine ekipmanları çiftçimizin hizmetine sunduk. Normalde vatandaş bu makinayı dışardan tedarik etse, örneğin söküm makinasını kiralasa günde dönüm başına 200-250 lira kendisine bir maliyeti var. Biz sadece amortisman giderini karşılamak amacıyla günde 20-30 liraya, olur ki makinalarda bir arıza olur bunun giderilmesi amacıyla aldığımız ücretle yetiştiricimizin hizmetine sunduk." şeklinde konuştu.

Şeker pancarı, tarladan gerçekleştirilen ve hasat ile son bulan işlemlerinin ardından Ağrı Şeker Fabrikası'na, yüklendikleri traktör römorkları veya kamyon, tırlarla götürülüyor. Şeker Fabrikasında kayıt ve tartı işlemi sonrası pancarın kalitesinin ortaya çıkarılabilmesi için araçtan numuneler alınarak analiz yapılıyor. Sonra her araçtan alınan numuneler kalite ve kontrol laboratuvarında çeşitli işlemlere tabi tutuluyor.

Şeker pancarına laboratuvarda yapılan işlemler

Ağrı Şeker Fabrikası Kalite ve Kontrol Mühendisi Derya Arasanabay gerçekleştirilen işlemleri şöyle sıraladı:

Ağrı Şeker Fabrikası Kalite ve Kontrol Laboratuvarında ham maddemiz olan pancarın içeri alınışından itibaren bütün analizlerini yapıyoruz ve aşama aşama takip ediyoruz. Bütün şerbetlerimizi, lapalarımızı, üretim aşamalarımızı takip ediyoruz. Ürünümüz olan şekere kadar ve yan ürünümüz olan küspe, melas bunlarında bütün işletme koşullarını takip ediyoruz ve işletme bize göre çalışmakta burada. İşletme koşullarımız çok önemli ve işletme koşullarının oluşabilmesi için burada yapılan analizlerin çok büyük etkisi var. Yaptığımız kontroller içerisinde şekerin kalitesi, ara aşamalarda şerbetlerin birikslerini, pH'ları bu şekilde polar yani şeker oranına biz bakıyoruz ve işletme bizim verdiğimiz değerlere göre çalışmakta.

Şeker pancarı, laboratuvarda kalite ve kontrol işlemlerinin bitmesinin ardından sofralara ulaştırılmak üzere fabrikaya teslim edilmekte.

Ağrı Şeker Fabrikası Müdürü Metin Arslan, pancar üretiminin Ağrı ili için çok önemli olduğunu ve kente yıllık 200 milyon TL civarında katma değer sağladığını ve dolaylı olarak birçok sektörde istihdam sağladığını kaydetti.

Konuşmasına fabrikanın tarihi hakkında bilgi vererek başlayan Arslan, Ağrı Şeker Fabrikasının 1977 yılında merhum Başbakan Necmettin Erbakan'ın temelini attığı ve 85 ayda tamamlandığını söyledi. Arslan fabrikanın 1984 yılında hizmete açıldığını ve ham madde olan pancarın olmayışı nedeni ile üretimin durduğu 2014, 2015 ve 2016 yılları hariç 34 yıldır sürekli olarak üretim yaptığını hatırlattı.

"Biz çiftçilerimize yetiştirme sözleşmesi yapmak sureti ile tarım yaptırıyoruz"

Metin Arslan şeker pancarının yetişmesi ve çiftçiye bu konuda sundukları katkılar ile ilgili şunları söyledi:

Ağrı Şeker Fabrikası sadece Ağrı'ya değil Muş'un Malazgirt ilçesine de önemli katkı sağlıyor. Özellikle hayvancılığa katkı sağlaması açısından Iğdır ilimize de yaş pancar posası dediğimiz küspe, bunu da hayvancılığa katkı sağlaması amacı ile üretimini ve satışını yapıyoruz. Şeker pancarı iki yıllık bir bitki. İlk yıl yaprak, gövde, dal oluşuyor. İkinci yılda tohuma kalkıyor. Biz birinci yıldaki şeker pancarından faydalanıyoruz. Bunun yetiştirilmesi yaklaşık 165 gün ile 220 gün arasında oluyor. Bölgemizde mevsim şartları olumsuz olduğu için en fazla 170, 180 güne tekabül eden yetişme süresi var. Biz çiftçilerimize yetiştirme sözleşmesi yapmak sureti ile tarım yaptırıyoruz. Bunlar için gerekli olan gübredir, tohumdur yani ayni ve nakdi avanslar çiftçiye vererek üretimde destekte bulunuyoruz.

Şeker pancarının fabrikada geçirdiği aşamalar

Arslan, "Fabrikamız, 71 köyde toplam 71 bin 200 dekar ekim yaptık, bunun karşılığında da 300 bin ton fileli pancar aşağı yukarı 275 bin bedelini ödeyeceğimiz pancar 260 bin tonda işlenen pancar değerlendireceğiz. Ayrıca diğer 33 fabrikanın yanında bizim Doğu'daki 3 fabrikamızın yine sayın genel müdürümüzün katkıları ve Cumhurbaşkanımızın olur demesi üzerine yüzde 10 doğu teşvik primi veriliyor çiftçiye. Pancar kökünde yüzde 75 su, yüzde 25 de katı madde var. Şekerin elde edilmesi tamamen bu yüzde 25'lik kısımdaki şekerin saf hale gelinceye kadar ki geçen evrelerden oluşuyor. Kantarımız ve fabrika merkezimizde çiftçilerimiz ve nakliye müteahhitlerimizin getirdiği pancarı teslim alıyoruz. Burada siloladıktan sonra suda yüzdürüyoruz. Ot, taş toplayıcı yani fabrika tesisimize zarar verecek yabancı maddelerden arındırdıktan sonra yıkama teknesinde yıkanıyor. Şeker pancarını bıçaklardan geçirip kıyım elde ediyoruz, bu kıyımı da haşlama ve difüzyondan geçiriyoruz. Difüzyonda ters akım prensibine göre küspe yukarı çıkarken şerbet aşağı iniyor. Bunu haşlamalardan vakum büridelere veriyoruz, kireçlemelere tabi tutuyoruz. Daha sonra kireçlediğimiz bu ham şerbeti de biz karbondioksit vasıtası ile çökeltiyoruz. Belli bir orana ulaştıktan sonra yani yüzde 50-65 oranında katılaşıyor biriks elde ediliyor ham şerbet. Bunu da biz vakumlarımıza gönderiyoruz. Basınç altında, yüksek sıcaklıkta yanmadan biz bunu işliyoruz, santrifüjlerden geçirdikten sonra yapılan birkaç işlemin ardından melas elde ediliyor." şeklinde şeker pancarının geçtiği aşamaları anlattı.

Fabrikanın bu yıl kente 200 milyon TL katma değer sağlaması bekleniyor

Şeker pancarı ile modern sanayiye geçildiğini hatırlatan Arslan, "Difüzyonlarda ters kademe vasıtası ile küspeyi helezonlardan ters kademe vasıtası ile dışarı gönderiyoruz. Küspe çukurunda gerek dökme olarak bir kısmı da paket olarak vatandaşımızın hizmetine veriliyor. Oluşan şekeri de biz paketleme sureti ile ambarlarımıza gönderiyoruz. Ambarlarımızdan da vatandaşlarımızın sofrasına gönderiyoruz. Şeker pancarının birkaç katkısı var. Şeker pancarı sanayisi ile modern tarıma geçilmiş. Ayrıca hayvancılığın gelişmesine katkıda bulunmuş, sanayi sektörünün gelişmesine katkıda bulunmuş. Biz geçen yıl Türk Şeker olarak 193 milyon TL gibi bir katma değer sağlamışız. Nasip olursa bu yıl 200 milyon TL'nin üstüne çıkacak." ifadelerini kullandı. (İLKHA)