Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, 24 Kasım'da TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, sendikal uyuşmazlıklar için ihtisas mahkemeleri kurulacağını açıklamıştı. Bunun ardından HSK Birinci Dairesinin, Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nda düzenlenen davalara bakmak üzere bazı mahkemeleri ihtisas mahkemesi olarak belirlemesine ilişkin kararı, 30 Kasım'da Resmi Gazete'de yayımlanmıştı.
Türkiye İşçi Sendikaları (Türk-İş) Konfederasyonu Genel Başkanı Ergün Atalay, Memur Sendikaları (Memur-Sen) Konfederasyonu Genel Başkanı Ali Yalçın ve Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları (Türkiye Kamu-Sen) Konfederasyonu Genel Başkanı Önder Kahveci, HSK'nin kararını AA muhabirine değerlendirdi.
"Çalışmaya hayatına olumlu etki edeceğini değerlendiriyoruz"
Türk-İş Genel Başkanı Atalay, kararla, 6356 sayılı Kanun'dan kaynaklanan uyuşmazlıkların, ihtisaslaşmış iş mahkemelerinde çözülmesi için adım atıldığını ve iş mahkemelerinin iş bölümünün düzenlendiğini söyledi.
Düzenlemeyle, sendika ve toplu iş hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklara bu ihtisas mahkemelerinin bakacağını kaydeden Atalay, "Alınan kararın çalışmaya hayatına olumlu etki edeceğini değerlendiriyoruz. Bu karar, ihtisas mahkemelerinde görev yapacak değerli yargıçlarımızın, toplu iş hukuku yönünden mevcut donanımlarının artırılmasına, uyuşmazlıkların daha hızlı çözüme kavuşturulmasına olumlu katkı sağlayacaktır." dedi.
"Oldukça önemli bir adım"
Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın ise ihtisas mahkemelerine ve uzmanlaşmaya yönelik uygulamaların artırılmasına ilişkin hedeflerin, Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı'nda ortaya konulduğunu anımsattı.
HSK kararıyla yeni ihtisas mahkemelerinin belirlenmesi sayesinde, objektif kararlara, yargılamalarda makul süreler aşılmadan, konusunda uzman hakimlerle ulaşılacağını belirten Yalçın, bunun bağımsız yargı erki kadar hukuk ve demokrasi için de oldukça önemli bir adım olduğunu söyledi.
Ali Yalçın, şunları kaydetti:
"Bugüne kadar sendikal uyuşmazlıklar konusunda görevli mahkemelerin bakmakta oldukları farklı birçok davanın olması, makul sürede yargılamayı geciktirmekteydi. Yine sendikal mevzuat konusundaki ulusal ve uluslararası gelişmeler nedeniyle uyuşmazlıkların çözümü noktasında ihtisas sahibi olmayan yargı mercilerinde farklı kararlar ortaya çıkabilmekteydi. Her ne kadar kamu görevlileri sendikal işleyişinde, uyuşmazlıklara ilişkin hususlarda yargıya taşınan çok fazla dava olmasa da sendikal konularda çekişmeli süreçleri, sıkıntıları ortadan kaldıracak, adaletin tecellisini ivedilikle sağlayacak, sendikal mücadeleyi güçlendirecek sendika ihtisas mahkemelerinin kurulmasını doğru bir adım olarak görüyor ve destekliyoruz."
"Sadece işçi sendikalarını ilgilendiren sendikal hususlar kapsam dahilinde"
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Kahveci de Türkiye'de, işçi sendikalarının yanı sıra kamu görevlileri sendikalarının olduğunu dile getirdi. Kahveci, kamu görevlilerinin, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'na göre örgütlü yapılarını sürdürdüğünü anımsattı.
Memurların sendikal davalar bakımından sadece adli değil idari yargıyı da içeren hukuksal davalarla karşı karşıya kalabildiğine işaret eden Kahveci, adli ve idari yargı bağlamında 4688 sayılı Kanun'u ilgilendiren binlerce dava bulunduğunu bildirdi.
HSK Birinci Dairesinin ilgili kararında, sadece işçi sendikalarını doğrudan ilgilendiren sendikal hususların kapsam dahilinde yer aldığını ifade eden Kahveci, "Sendikalarla ilgili hukuk alanında ihtisaslaşmayı, yerinde ve süratli karar almayı sağlayacak bu karara genel olarak olumlu bakıyoruz." diye konuştu.
Ancak Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu hükümlerindeki hususların göz ardı edilmesi nedeniyle, düzenlemenin eksiklikler taşıdığını ifade eden Kahveci, "Bu haliyle mahkemelerin iş yükünden kurtulamayacağı, hak müessesesinin uzun süreçlerde sonuçlanarak mağduriyete neden olacağı riskini de barındırıyor." dedi. (AA)