Kamu kurumlarının üst düzey yöneticileri tarafından kurulan Uluslararası Yöneticiler Derneği`nin (YÖNETDER) bu haftaki konuğu ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir oldu.
ÖSYM`nin iş yükünün ağır olduğunu belirten Demir, katılımcılara hitabından 2012 yılında 464 milyon sayfa soru kitapçığı bastıklarını, soruların hazırlanıp basım işinde çalışan bazı personelin aynı dönemde 215 gün kapalı mekanda kaldığını belirtti.
Demir, sınav güvenliğine çok önem verdiklerini, bu yıl saklama merkezlerinde ve nakil araçlarında kullanılmak üzere elektro-mekanik kitlilerin kullanılmaya başladığını kaydetti.
BAZI PERSONEL 215 GÜN KAPALI ALANDA KALDI
`ÖSYM`nin Misyonu ve Vizyonu` adlı bir sunum yapan Prof. Dr. Ali Demir, 2010 yılından bu yana ÖSYM`deki gelişmeleri örnekleriyle anlattı. Demir, sınav güvenliğinden kurumun geleceğine kadar birçok konuda önemli bilgiler verdi.
Sunumuna ÖSYM`nin sosyal adalet sağlayan bir kurum olduğunu vurgulayarak başlayan Prof. Dr. Demir, kurumun Türkiye`nin göz bebeği olması gerektiğini ve yıpratılmamasının önemli olduğunun altını çizdi. Göreve geldiklerinde öncelikli olarak misyon ve vizyonu belirlediklerini, hemen arkasından da stratejik plan yayınladıklarını ifade eden ÖSYM Başkanı, "Her yıl, 167 sınav merkezinde (Türkiye, KKTC ve Kırgızistan) 40`tan fazla sınav yapmaktayız. Bu sınavlarda yaklaşık 9 milyon adayı 120 bin salonda sınava alıyoruz. 2012`de bir günde 2 milyon 850 bin adayın sınavını yaptık. 464 milyon sayfa soru kitapçığı basmışız.
215 gün kapalı mekanda hapis kalmışız. Aynı şekilde 1 milyon 600 bin kişi bizim sınavlarda görev yapmış. Bu organizasyonu bir gayeniz olmazsa yönetemezsiniz. Bizim de gayemiz, herkese hak ettiğini vermek. Herkesin adil yarışacağı bir sınav sistemini Türkiye`ye kazandırmak. Bir yarış düşünün ve birileri bitiş noktasına bir şekilde taşınmışlar. Start noktasından başlayan ile adil yarışmaları düşünülebilir mi? İşte biz herkesin aynı noktadan yarışa başlamalarını ve aynı şartlarda yarışmalarını istiyoruz." dedi.
ÖSYM`DE SON 2 YILDA BÜYÜK DEĞİŞİM YAŞANDI
Türkiye`ye 1974 yılından bu yana hizmet veren kurumun, esas ve köklü dönüşümünü son 2 yılda yaptığını ifade eden Demir, kurumun misyonunda `şeffaf olmak` ilkesine yer verdiklerini hatırlattı. ÖSYM Başkanı konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Şeffaflık, mevzuatın müsaade ettiği ölçüde gerçekleştirdiğimiz bir hedef. Bugün şeffaflık denilince akla gelen kuşkusuz adayın sınavda ne yaptığını görebilmesi ve hatta sonucunu kendinin değerlendirme olanağına sahip olmasıdır. Bizim yaptığımız sınavlara giren tüm adaylar kendi bireysel şifreleriyle sınavda kullandıkları soru kitapçıklarını ve cevap kağıtlarını sınavdan hemen sonra görebilmektedirler. Aynı şekilde yaptığımız her işe ettikleri itiraz ayrıntılı biçimde incelenebilmekte; detaylı biçimde kendilerine geri dönüşler yapılmaktadır.
Bunların yanı sıra vizyonumuzda yer alan `Yurt içinde ve yurt dışında yüzde 100 güvenli ve güvenilir, kriptolu ve e-imza ile çalışan, sınav oluşturma aşamasından değerlendirme aşamasına kadar sürecin tamamını otomatik olarak gerçekleştirilmesi` ortaya koyduğumuz ya da eriştiğimiz noktalardan bir tanesidir. ÖSYM`nin bugün yaptığı tüm iş ve işlemlerin silinemez ve geri alınamaz biçimde kaydı tutulmaktadır. Aynı şekilde bireylerin sistem üzerindeki inisiyatifleri sıfır noktasına yakındır. Yapılan her işi bir sürecin parçasıdır ve bir sonraki adımda yapılacak işlem otomatize edilmiştir. Tüm süreci otomasyona bağlamak temel gayemizdir. Bu yönde çalışmalarımız aralıksız olarak devam etmektedir. Yenilen sistemler sırası geldikçe tek tek kullanıma alınacak ve insan müdahalesi mümkün olduğunca minimum düzeye çekilecektir."
YURTDIŞINDA SINAV YAPMAK İÇİN TEKLİF ALIYORUZ
Uluslararası bazda sınav yapmak arzusunda olduklarını vurgulayan Demir, bazı ülkelerin ÖSYM`yi örnek alır hale geldiklerini ve birkaç ülkeden sınav yapılması için teklif aldıklarını söyledi. "Planladığımız tüm işleri hayata geçirdiğimizde en temel hedeflerimizden olan ulusal ve uluslar arası toplum nezdinde itibarı yüksek bir Ölçme Seçme ve Yerleştirme Merkezi`ni oluşturmuş olacağız." diyen Prof. Dr. Demir, ÖSYM`nin gerçek kimliği ve toplumsal algısının son dönemde yeniden oluştuğunu kaydetti.
Bazı kötü niyetli çevrelerin kurumları üzerinde sanal algı oluşturma çabası içinde olduğunu belirten Demir, "Kötü niyetlilerin görüş ve dile getirdikleri dışarıda bırakılırsa sistemin güvenli ve adil bir sınav sistemi oluşturduğumuz algısı toplumda yeniden yeşermektedir. Bu bizi mutlu etmektedir. Bizi asıl mutlu eden ise sistemin gerçekten her geçen gün daha güvenilir ve adil bir sınav sistemine dönüşmesidir. Sizler gibi dostlarımızın desteği ile çalışmalarımız daha güçlenecektir." şeklinde konuştu.
30 BİN SALONDA KAMERA İLE KAYIT YAPILDI
Konuşmasında sınav güvenliğini özellikle vurgulayan ÖSYM Başkanı, bu amaçla pek çok düzenleme yaptıklarını, adaylar gibi görevlileri de bazı yasaklar kapsamına aldıklarını, mevzuat çalışmalarında sona geldiklerini, daha önce teşkilat kanunu olmayan bir kurumun bugün 6114 sayılı kendi yasasının olduğunu da ifade etti. Geçen yıl yaklaşık 30 bin salonda kamera ile kayıt yaptıklarını, bu yıl tüm salonda çekim yapabilecek yeteneğe de sahip olduklarını vurgulayan Demir, yine bu yıl saklama merkezlerinde ve nakil araçlarında kullanılmak üzere elektro-mekanik kitlerin kullanılmaya başladığını sözlerine ekledi.