Doç. Dr. Uyanık, Trakya Üniversitesi Doğal Afet Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezince çevrim içi düzenlenen "Zemin Sıvılaşması ve Afet Oluşumuna Etkisi" başlıklı toplantıda, sıvılaşan zeminlerin yapılar için çok tehlikeli olduğunu belirtti.

Zeminin sıvı gibi davranması halinin sıvılaşma olarak tanımlanabileceğini anlatan Uyanık, "Deprem, sarsıntı veya benzeri hızlı yükselmeler sonucunda, yer dayanımının ve sertliğinin azalması durumunda sıvılaşma oluşur." dedi.

“Binalarda hasarlar gözlemleyebiliyoruz”

Uyanık, sıvılaşan ortamlarda yapılaşmanın afetlere yol açtığına dikkati çekti. Sıvılaşma yaşandığında ortamdaki taşıma gücünün kaybolduğunu anlatan Uyanık, şunları kaydetti: "Sıvılaşan zeminlerde yapılaşma kesinlikle bir afetle yüzleşmek durumundadır. Sıvılaşan zemine farkında olmadan bir yapı inşa edildiğinde o yapılar kesinlikle hasara uğruyorlar. Sıvılaşan zeminlerin farkında dahi olsak, onu önleyecek çalışmalar dahi yapılsa yine binalarda hasarlar gözlemleyebiliyoruz.

“Dağlık alanları yerleşim alanı olarak kullanabiliriz”

Doğrusu şu ki bizim Japonya gibi her toprağa ihtiyacımız yok. Biz dağlarla kuşatılmış bir ülkeyiz, hem toprak alanlarımız hem dağlık alanlarımız var. Dağlık alanları yerleşim alanı olarak kullanıp, toprak alanları başka amaçlar için kullanabiliriz. Eğer toprak alanlarda yapılaşma yapacaksak kısa katlı yani tek veya iki katlı yapılar olabilir. 

Zemin sıvılaşması nedir?

Zemin sıvılaşması ya da zeminde sıvılaşma yeraltı su seviyesi altındaki tabakaların geçici olarak mukavemetlerini kaybederek, katı yerine viskoz sıvı gibi davranmalarıdır. Sıvılaşma, deprem gibi dinamik yüklemeler altında, gevşek daneli zeminlerde (kumlu-siltli zeminler) görülen bir olaydır.